Bu bölümü Olivia Rodrigo traitor dinleyerek yazdım...
Uzun yazabilseydim aslında final olacaktı bu bölüm. Neyseee bol bol yorum yapıp oy verin ki bölümü çabuk atayım :) etkileşim kötü olunca bölüm atmak istemiyorum. Maksimum bin kişi okuyor bir bölümü ama oy ve yorumlar aşırı düşük. Belki çoğalır diye bekliyorum bu yüzden bölümler geç geliyor.
Remedy keyifli okumalar diler.
(⌐■_■)–︻╦╤─♥️
°
°
°Yalanlardan yapılan kumdan kale yıkıldı. Enkazın altında aşkımız kalırken kurtaramadım bizi. Çıkış yolları kapalı. Kaçacak yer yok. Kaçmaya hevesimiz yok. O halde ölelim sevgilim. Ebedi bir hayatta yeniden buluşmak üzere birbirimize ölelim.
~remedy
°
°
°En nihayetinde Jimin haykırarak kendini bıraktığında Kral eşinin ona sunduğu sıvısını yuttu. Jimin her şeyiyle çok güzeldi.
Jimin rahatlamanın verdiği hisle mayışırken Kral doğrulup bağladığı elleri çözdü. Jimin serbest kalan elleri ile derin bir nefes verirken Kral yatağa oturup iç çekti. "Bugün" dedi boğuk sesiyle. Daha sonra mayışmaya başlayan eşinin kolunu tutup kalkmasını ve kucağına oturmasını sağladı. "İstediğin gibi kucağımdan inmeyeceksin Min Jimin." diye ekledi. Mayışmıslık hissi ise çocuğun vücudunu adım adım terk edip arsızlığa teslim etti.
....
Yorgun geçen gecenin ardından ilk gözlerini açan Jimin oldu. Gün ışığı çıplak üst bedenine ve gözlerine vururken üstünden atamadığı yorgunluğu ile esnedi. Bilinci tamamen yerine gelip kalça arasında Kralın baskısını hissettiğinde alt dudağını dişleyip yutkundu. Dün gece kaç kez kral ile bedenleri bir olmuştu bilmiyordu zira üçüncüden sonra saymayı bırakmıştı.
Fakat buna rağmen gece ikisi içinde oldukça güzeldi. Güzel ve özeldi.
Jimin titrek bir nefes alıp ince beline sıkı sıkı dolanan kolun üstüne elini koyup usul usul okşadı. Yüzünde huzurlu bir tebessüm yer edinirken Kral'da göz kapaklarını usulca aralayıp derin bir iç çekti. Ardından hareketlenip eşinin çıplak omzuna sulu bir öpücük kondurdu.
"Günaydın" dedi boğuk ve yorgun sesiyle. Jimin'in omzunda hissetmeye devam ettiği öpücükle içi titrerken iç çekti. "Günaydın" dedi dün gece çığlıklar attığı için sesi kısık ve çatlak çıkmıştı.
Bu yüzden boğazını temizledi ve Kralın kolları arasında dönüp yüz yüze gelmelerini sağladı. Yeşil gözleri Kralın gözleri ile buluşurken Kral tebessüm etti. "Güzel eşim" dedi yüzünü eğip eşinin şişip morarmış dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu. Ardından gözleri dün gece pürüzsüz bedene bıraktığı ısırık ve morluklarda gezindi.
Gördüğü görüntü yüzünde keyifli bir gülümseme oluştururken iç çekti. "İzlerim" dedi alt dudağını ısırıp derin bir nefes verdi. "Çok yakışmış" diye eklediğinde Jimin tebessüm etti. Onun gözleri de Kralın çıplak bedenindeki tırnak izlerini bulduğunda yutkundu. "Benim izlerim acıtmış olmalı" dedi parmakları tırnak izlerine gezindi usul usul.
"Vereceğin her acı kabulüm. Canımı alsan sesim çıkmaz. Bedenim ruhum teslim sana. Sana aidim." diye fısıldadığında Jimin böylesine sevildiğini yeniden ve yeniden fark ettiği için gözleri doldu. "Bende" dedi boğazında hatırladığı yalanı yüzünden ağır bir yumru belirdi. "Bende sana aidim." diye zorda olsa eklediğinde Kral daha fazla dayanamayıp eşini kendine çekerek sıkıca sarıldı. Kolları arasından bir saniye bile çıksın istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Different Worlds ¦ Yoonmin ✔️
Historical FictionBilim insanı Park Jimin uzun uğraşlar sonucu icat ettikleri zaman makinesi ile geçmişe gitmek adına gönüllülerden oldu fakat zaman makinesine girilen yanlış tarih ve arıza sonucu Park Jimin 1400lü yıllarda en zalim kralın hüküm sürdüğü zaman gitti. ...