Different Worlds ¦ Yoonmin ✔️

09

Taslaklarda o kadar güzel konulu ficler vardı ki. Özellikle yayınlamak için sabırsızlandığım zombili Yoonmin fici. Hepsine yazık oldu...

Neyse komikli bir bölümle geldim. Umarım yüzünüzde tebessüm oluşturur.

Remedy keyifli okumalar diler.

(⌐■_■)–︻╦╤─♥️

°
°
°

Hayal dünyamda var ettiğim sen. Gerçekliğini düşünüp gereckligimde boğulan ben

°
°
°

"Evet. Eve gelmedi. Kralın yemeğini götürdü birdaha da gelmedi. Ya Kral ona bir şey yaptıysa?" dediğinde Jungkook tebessüm etti. "Ağlama. Korkmada gördüm ben arkadaşınızı. Biliyorum nerede olduğunu" dedi. Taehyung başını kaldırıp Lord'a baktı. Seokjin'in bakışlarıda Lord Jungkookdaydı.

"Jimin Kralın odasında" dediğinde ağlayan ikili anlamaz gözlerle baktı tebessüm eden Lord'a. "Kral Min bugün ona iftira atıp yalan söyleyen askerin kellesini aldı. Arkadaşınız da ağlıyordu. Kralın onu odasına götürdüğünü gördüm. Gelmediyse hala oradadır." diye eklediğinde Seokjin ve Taehyung'un ağlayışları durmuştu. Çünkü şuan şaşkınlık daha ağır basıyordu.

....

30 Aralık 2087

"Buldum!" dedi genç kadın heyecanla sandalyesini geriye ittirdi. Tükenmez kalemi parmakları arasından kayıp yere düşerken ayağa kalkıp kapıyı açtığı gibi koşarak dışarıya çıktı . "Buldum! Bu defa buldum!" dedi yeniden. Tüm gözler koşarak merdivenden inen kadını bulduğunda kadın koşarak ön tutamları pembe saçlı kadının yanına geldiğinde öne atılıp sıkıca sarıldı. "Buldum Yeji buldum!" dedi heyecanla. Yeji ona sarılan kadın zıp zıp zıplarken ne olduğunu anlamayan gözlerle onlara bakan bilim insanlarına baktı.

En sonunda Lisa kızdan ayrılıp biraz daha yerinde zıplayarak duraksadığında derin bir nefes verdi. "Jimin'i geri getirmenin yolunu buldum." dediğindeyse Yeji'nin gözleri kocaman açıldı. "Ne demek buldum? Ne yani na-nasıl olacak?" diye heyecanla sorduğunda Lisa kızın elinden tutup peşinden çekiștirdi. Yeji tek kelime etmeden Lisa'ya ayak uydururken adımları az önce Lisa' nın koşarak geldiği odayı buldu. Odaya tamamen girdiklerinde içeriye bir kaç kişi daha girmişti. Lisa ellerini belinde sabitledi. "Zaman makinesini parçalarına ayırıp yeniden birleştirdim." dedi gururla.

Yeji bir kaç adım atıp arkadaşının mavi kağıt üzerine yaptığı çizimlere baktı. "Lisa" dedi derin bir nefes verdi. "Biz bu zaman makinesini yıllar sonra anca tamamladık. Yeni bir tanesi için yıllar harcamamız gerekecek. Hemde bunun işe yarayıp yaramayacağına emin olmadan. Kaldı ki Jimin olmadan biz bir şey yapmayız. Zaman makinesi onun icadıydı" diye eklediğinde Lisa'nın belindeki elleri kırgınlıkla iki yanına düştü. "Sende Yejin gibi vaz mı geçiyorsun Jimin'den?" diye sordu boğazında oluşan yumruya karşı yutkundu.

Yeji önce başını iki yana salladı. "Hayır vazgeçmiyorum" dedi parmaklarını şakaklarına bastırıp derin bir nefes çekti ciğerlerine. "Mantıklı düşünmüyorsun. Yıllardan bahsediyorum. Onca yıl sonra Jimin'in yașayacağına emin misin? Ben olamıyorum." diye ekledi arkadaşına doğru bir adım attı. "1455 diyoruz Lisa. En zalim Kralın olduğu yıllar. Kral Min onlarca insanı acımadan katletti. Jimin sağ kalamaz" diye eklediğinde Lisa'nın dolan gözleri bir bir bıraktı yaşlarını. "Kötüyü düşünüp durmayın! Ona bir şey olmadan geri getireceğim! Sizin gibi vazgeçmeyeceğim!" dedi ve sevinçle kalktığı koltuğuna sinirle geri oturdu. Yeji içinde hissettiği mahçuplukla arkadaşının omzuna dokundu. "Üzgünüm ama birazda gerçekçi düşünmek zorundayız." dedi.