Yazmamış Kalbe Kalem

105 80 14
                                    


Bu kutlu dava, ulu divânda gönlümden
Daha bi murâdım yok mekan-ı faniden
Can minnet etmez hüsnü cemâl'inden 
Senden özge olmamış kalbe dâr-ı elem

Faslı baharda ne ister "gül" bülbülden
Leyla ne söyler şu Mecnun'un dilinden
Bir lahza kan olur şair; sızar"şiir" den 
Senden özge yazmamış kalbe kalem

Dilim lâl olur, ahvâlimi lisâna döksem
Sözlerim sukuda uğrar derdimi bölsem
Gözüme melek indi seni güllere versem
Senden özge açmamış kalbe çiğdem

Bilmem son bulur mu bu zaman-ı elim
Olmazmı bir lahza,rahat garib yetimin
Bir elim-sine ile bu devrandan göçerim
Senden özge kazmamış kalbe mahzen


Vuslat Tuna



Kutlu;  yüce
Divân;  mahkeme
Murâd;  arzu, istek

Mekan-ı fani;  Fani, yalan, devamlılığı olmayan. Mekan: yer, dünya, meydan

Minnet: zorluk
Hüsn-i cemâl' :  Güzellik. Yüz güzelliği

Özge; daha iyi, candan, içten
Dâr-ı elem ; Acı yeri
Fasl-ı bahar;  Bahar mevsimi
Lahza; azıcık, damla,
Lâl: tutulur, konuşamaz
Ahvâl: Hal, haller, halimi
Lisan; kelime  söz
Sukud: suskunluk, konuşamama susmak
Çiğdem: bir çiçek türü.
Zaman-ı elim; acı veren zaman
Devran: ömür, dünya
Elim sinè; Elim; elem, çok vahim, acıklı
Sine: kalp, yürek. Elim sinè; acılı kalp
Mahzen: ( şiirde mezar anlamında  kullanıldı.)


Bi hatam olursa, affınıza sığınarak..

GÜLCE Vuslat Tuna Şiirleri 23. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin