➣ t e n !

227 53 51
                                    

twice-hell in heaven

Felix ve Ryujin göz göze geldiklerinde ikisi de geri geri adımladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Felix ve Ryujin göz göze geldiklerinde ikisi de geri geri adımladı. Her yer yavaşça alev alıyordu. Gittikçe her yere yayılan alevler tavana uzanıyordu.

Yangın tüpü dolaplarını açıp içlerine baktı Ryujin. Dolaplar boştu. İkisi de öksürüyorken Felix Ryujin'i kolundan tuttu. Felix'in aklında bir plan vardı ama ikisinin de canını kurtarır mıydı, işte ondan emin değildi. Felix koşmaya başlarken Ryujin de onun peşinden koşturuyordu.

Gözleri dumandan dolayı buğulandığından önünü göremiyor, öksürüp duruyordu.

İkisi bir odaya girdiklerinde buraya henüz alevler ulaşmamıştı fakat dumanlar içerideydi. Felix camı açtı. Camın kenarına çıktığında Ryujin'i kendine doğru çekti. "Ölmek istemiyorsan sıkı tutun." dedi Felix. Ryujin ne olduğunu anlayamadan Felix ona sarıldı ve kendini geriye doğru bıraktı.

Elbette aptal bir çocuk değildi Felix. Her şeyi planlamıştı. Düştükleri yer çalılıktı. İkisine de bir şey olmamıştı. Bina çok yüksek değildi ve çalılıkların da fazla olması onları şanslı çıkarmıştı. Eğer biraz daha geç kalsalardı büyük ihtimalle alevler çalılıklara çoktan sıçrar, burada bir ölüm kapanına sıkışırlardı.

Ryujin de anın şokunu üzerinden atıp zor da olsa ayağa kalktıp çalılıktan kurtuldu. Felix önden yürümeye başladı. "Biz burada ölürken diğerleri ne halt ediyordu çok merak ediyorum doğrusu." diye homurdandı.

İkisi binadan uzaklaşarak koşmaya başladığında bina tamamen alevlere yuva olmuştu bile. Binanın önüne geldiklerinde sadece Chan oradaydı. Felix ve Ryujin'i görünce gülümsedi.

Felix gelip Chan'a sarıldı. "Çıkabileceğinizi biliyordum." Ardından Felix'den ayrılarak ikisine baktı. "İyi görünüyorsunuz, gelin gitmemiz gerek."

Ryujin göz devirdi. "Hah. İyi görünüyormuşuz. Binadan atladık, pardon?" Neyse ki bunları sadece içinden dile getirdi. Şimdi tartışmanın sırası kesinlikle değildi.

Chan'ı takip ettiklerinde siyah bir özel araç gördüler. Oldukça büyüktü. Pencerelerinden içi görünmüyordu. Ryujin ayrıca şunu fark etti; bu aracı ilk defa görüyordu. Plakaları aklında tutma gibi bir huyu vardı ve bu plakayı kesinlikle daha önceden görmediğine emindi.

Kapı açıldığında üçü de içeri girdiler ve sürgülü kapı kapandığı gibi araç hızlı bir şekilde harekete geçti. Aracın şoför koltuğundakilere baktığında Chaeryeong'u gördüğünde sevinçten havalara uçacaktı Ryujin. Bu seferki gördüğünün Chaeryeong olduğuna emindi çünkü direksiyonu tutan sağ elindeki yara izini görmüştü. Ama klonların hiçbirinde yoktu bu, en azından gördükleri kadarıyla.

"Chaer." dediğinde dikiz aynasında gözleri buluştu. Chaeryeong gözünü kırptı.

"Her şey bitti Ryujin. Hepimiz artık güvendeyiz."

RacerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin