"Evet gençler uyanın bakalım!"
Son derstelerdi ve herkes uyukluyordu bugün yeterince yorucu bir gündü ve bir dersi daha kimse kaldıramayacaktı.
Arkadan birisi isyan etmişti.
"Hocaaam, bugün çok yorulduk, bir ders daha işleyecek gücümüz yook!"
Eun hoca ellerini beline koymuştu.
"Dersi boş geçiremem."
Herkes isyanını arttırmıştı.
"Ama matematik de işlemeyeceğim."
"Peki ne yapacağız hocam?"
"Bugün sizin düşünceleriniz hakkında konuşacağız, hangi durumlarda nasıl davranacağınızı bizimle paylaşacaksınız."
"İlk sorumuz şu olsun; hoşlanmadığınız, arkadaş olarak gördüğünüz birisi size açılırsa, ne tepki verirdiniz? Kısa cümlelerle herkes fikrini belirtsin, sol ön sıradan başlayalım."
"Hocam benden hoşlanabilecek biri daha doğmadı."
Herkes kahkaha atmıştı.
"Ama sanırım kabul ederdim, o kadar yokluktayım."
Yine herkes gülmüştü, hoca da dahil.
"Ben sanırım kendimi açıklardım, ondan hoşlanmadığımı, arkadaş olarak gördüğümü falan."
"Ben özür dilerdim, onun mutlu olmasını istediğimi söylerdim ve yakın arkadaş kalmaya devam etmek istediğimi söylerdim."
"Bende onu üzmemek için kabul ederdim."
Herkes yavaş yavaş fikrini söylüyordu.
"Pekâlâ soruyu birazcık değiştirelim. Sizinde sevdiğiniz başka birisi var. Ama bu çocuk ona rağmen sizi rahatsız etmeden sevmeye devam ediyor. Ne yapardınız?"
Kalan yerden devam etmişti sınıftakilere sormaya.
"Sevdiğim varsa bunu ona kesin bir dille söyler ve reddederdim."
Sıra Jimin'e gelmişti.
Jimin yanındaki Taemin'e bakmıştı bir süre ve sonra hocaya geri dönmüştü.
"Ben.. eğer sevdiğim kişiyle sevgili değilsem ve o kişi beni gerçekten seviyorsa, değer veriyorsa, bunu denerdim. Ama sevdiğim kişiyle sevgiliysem..."
Bir süre durmuştu. Herkes pür dikkat onu izliyordu.
"Sevdiğim kişiyle sevgiliysem ve beni rahatsız etmeden sevmeye devam ediyorsa sorun etmem. Ama onun başka birisini sevip acı çekmemesini isterdim."
Hoca dudağını büzüp kafa sallamış ve düşünmüştü.
"Güzel, yapabileceğin en doğru hareket olabilir. Peki sen Taemin?"
Taemin iç çekmişti.
"Özür dilerdim ve reddederdim."
Eun hoca kafa sallamıştı.
"Güzel. Söylemeyen kaldı mı?"
Herkes söylemişti.
"İkinci soruya geçelim o zaman; bir arkadaşınız bir hata yaptı ve suçu sizin üstünüze yıktı. Sizde asıl hatanın onda olduğunu bilmiyorsunuz ve sonradan bunu öğrendiniz. Ama arkadaşınız sizin en yakın arkadaşınız ve tamamen korktuğu için yaptı. Ne tepki verirdiniz?"
"Ben döverdim."
"Süründürürdüm."
"Zorbalık yapardım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soulless Prince | Jikook
Fanfiction"Ee sen beni neye benzetiyorsun?" Yürümeyi bırakıp bütün bedenimle ona dönmüştüm. Yorulmuştum, bu soru bahane olmuştu durmak için. Jungkook da durup bana bakmıştı. "Ben seni bir şeye benzetemiyorum Jimin." Kaşlarımı çatmıştım. "Seni şu ana kadar g...