my love, bro

15 yıllık arkadaş

yorum atarak okursanız çok sevinirim😙🫶🏻
-

"Eun teyze!"

Taehyung kapıyı çalarken tekme atmamak için kendini tutuyordu. Derin nefes aldı, on dakikadır kapıya bağırdığı için sinirliydi.

Ellerini cebine sokup beklerken kapıya küçük bir tekme attı. "Hepiniz aynı anda mı uyudunuz bu nedir a-... anana, koyayım..." diye söylendi. Küfür etmeyi sevmediği için mesaj yazarkende, konuşurkende sansür yapıyordu Taehyung. Küfürü sevmemesine rağmen aşırı sinirli biriydi ve ister istemez ağızından kaçıyordu, bazen.

"Keşke anahtarı da alsaydım... Ama yapmazsam içimde kalır. Geri gidip anahtarı alıp geleyim..."

Üzgün bir şekilde arkasını dönüp yürümeye başlayacağı sırada bekledi, gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı yeniden. "Son defa."

Kapıya koşup yeniden vurmaya başladığında çok geçmeden açılan kapıyla kendini orta yaşlı, yanakları tombul ve tatlı kadının kollarının arasında buldu.

"Taehyung? Hoş geldin, korku filmi izliyorduk gel sen de izle tatlım." deyip sımsıkı sarıldı Taehyung'a.

Taehyung nefessiz kaldığını hissettiğinde bir şekilde kendini Jimin'in annesinin kollarından kurtardığında telaşla "Yok, şimdi olmaz. Ben korkuyorum zaten... Jimin uyuyor mu?" dedi.

"Odasında uyuyordur herhalde." dedikten sonra şüpheli tavırlarından dolayı Taehyung'u dikkatlice baştan aşağı süzdü. Elindeki tavayı görünce kaşlarını çatarak "Tava?" diye sordu.

Taehyung utanarak gülümserken tavayı arkasına sakladı. "Şey.. Tava?"

"Umarım bizimkini beş kere kırdığın için yenisini getirmişsindir."

Taehyung hızla utangaç tavırlarını bırakırken "Ne! Hayır, bizimkilerde kırık zaten! Anneme söyle alır, bu benim!" dedi telaşla.

Orta yaşlı kadın üzgün bir ifadeyle "Oğlumun kafasında tava kırmayı bırakmadığın sürece yenisini alsa da sayende kullanamıyoruz zaten." dedi. Bu duruma o kadar alışmıştı ki artık tepkilerini şakaya karışık veriyordu.

"Hak ediyor ama."

Eun teyzesi gülerken "Tamam tamam hadi geç içeri. Ama film izlemeden göndermem haberin olsun." dedi Taehyung'un yanaklarını sıkarak.

Taehyung aynı anne şefkatine sahip 15 yıllık komşularını kendi ailesi kadar çok seviyordu. Jimin'in ailesi ve Taehyung'un ailesi aynı onlar gibi yakın arkadaşlardı, biri diğerinin evindeyken kendi evinde gibi hissediyordu. Evde gördüğü muameleyi Jimin'in evinde de gördüğünden asla yabancılık çekmiyordu.

Jimin'i tavayla dövmesine ailesinin karışmayacağı kadar yakınlardı.

"Hadi bakalım. Şimdi görürsün kucağı, bro." dedi sinsi ve sessizce. Taehyung yavaşça merdivenlerden çıkarken Jimin'in odasına doğru ilerledi. Tavayı arkasında saklıyordu.

Odanın karanlık ve sessiz olmasından dolayı uyuduğuna emindi ama bir şey eksikti. Gece lambası yanmıyordu. Küçüklüklerinden beri ikisi de uyurken gece lambasını açardı.

İçeri girdiğinde tavayı kolunun altına sıkıştırdı ve çekmecenin üstündeki ay şeklinde, oldukça tatlı görünen gece lambasını prize takıp açtı. Aynı gece lambasının yıldız şeklinde olanı Taehyung'da vardı.

Odadaki eksiklikten kurtulduğunda sırıtarak Jimin'e döndü. Ağızı açık kalmış, siyah saçları geriye doğru düşmüş şekilde uyuyordu ayrıca yatağına ters yatıyordu çünkü priz olan kısım yatağın uç yerindeydi, yatak başlığı diğer tarafta kaldığından sıklıkla kafasını vuruyordu.

Taehyung bu tür şeyleri en ince detayına kadar bildiğinden plan yapmakta zorlanmıştı. Üstüne atlayıp mı kafasını vurdursaydı yoksa onu korkutarak gizlice uyandırıp kalktığı anda tavayla mı vursaydı karar veremiyordu.

Düşünmeyi bırakıp elindeki tavayı sıkılaştırdıktan sonra yavaşça yatağa çıktı. Siyah tişörtü dağınık yattığından kıvrılıp karın kaslarını ortaya çıkarırken altına her zaman giydiği gri çizgili pijamasını giymişti.

Taehyung Jimin'i fazlasıyla yakışıklı buluyordu ama onlar 15 yıllık arkadaştı. Zaten ne zaman en yakın arkadaşlar birbirini yakışıklı/güzel bulduğunu itiraf eder ki? Onlar arkadaş bile değil, onlar bro. Yani imkansız.

"Jimbro." diye fısıldadı. Kendisi bile zor duymuştu sesini.

Fazla yaklaşmadan üstüne doğru eğilirken baş parmağıyla karnına dokundu. Göz devirerek elini çektiğinde sıkıldığını hissetti ve harekete geçti.

Ne yaptığını tam olarak kendisi de çözememişti ama komik olacağına emindi. Yatakta kalkıp dizlerinin üstüne dururken dikkatlice bacaklarını ayırıp Jimin'in bacaklarının üstüne oturdu. Kucağı orasıydı sonuçta, Jimin'in de bu şekilde söylediği belliydi. İkisi arasında başka bir kucağa oturma şekli olamazdı.

Sağ elindeki tavayı görünmeyecek şekilde yatakta tutarken bu seferki hedefini kafası değil de karnı olarak belirlemişti. Bakalım kafası mı daha sert, karın kasları mı?

"Jim-" dediği anda etrafın karanlık olmasıyla sözü yarım kalmıştı.

---

yorum gelmeyen fice bölüm atmama kararı aldığımdan umarım yorum atıyorsunuzdur😙

bu mükemmel ficin harcanmasını istemezsiniz değil mi🥰 haftada iki bölüm atmayı planladım ona göre :}