9.Bölüm

189 17 59
                                    

X : Anladın dimi beni 

Savaş : Bakın karıştırmayın beni bu konuya 

X : Eğer abin senin ne yaptığını bilsin istemiyorsan yapıcaksın dediklerimi 

Savaş : Tamam dediğinizi yapıcam 

Deyip kalkıp gider derin derin nefes alır abisine ihanet etmişti ve etmeyede devam ediyordu 

- Kurtuluş'ların Evi - 

Karaca evin bir ucunda Azer'de bir ucunda sessiz sessiz oturuyordu. Ama Azer bu sessizliğe daha fazla dayanamamıştı 

Azer : Annenler neden taşındı Çukur'dan 

Karaca : Öyle olması gerekiyordu öyle oldu 

Azer : Kötü bir niyetle sormuyorum. Sadece tanımak istiyorum 

Karaca : Neden 

Azer : İstemediğimiz bir evlilik yaptık ama bu evde hayalet gibi yaşamıycaz Karaca 

Karaca : Babam hapise girdikten sonra babannem ve dedem annem hayatı zehir etti. Annem bizim için sabır etti  ama artık bir yere kadar

Azer : Ne yaptılar 

Karaca : Özel sebebepler belki daha sonra anlatırım. Ama anneme hayatı zehir ettiler bunu bizzat gördüm büyürken 

Azer : Ben kötü biri değilim Karaca. Analtamadığım şeyler var bu evliliği bu yüzden istedim senide bu yüzden mecbur ettim özür dilerim 

Karaca : Sen özür dilemeyi biliyormuydun ya 

Azer : Sende beni çok hafife alıyorsun Karaca hanım 

Karaca gülmeye başladığında Azer'de gülmeye başlamıştı ve fark etmişti ki bu kıza gülmek gerçekten çok yakışıyordu  

- Çukur - 

İdris ve Sultan çalışma odasında kafa kafaya vermiş konuşuyorlardı torunlarının bu eve geri dönmesi gerekiyordu 

Sultan : Akın çok oldu İdris başka eve gittikleri yetmiyormuş gibi şimdi mahalleden gittiler 

İdris : Bu eve dönücekler. Ama Ayşe bir daha asla 

Sultan : Geri kalan yaşlarında da Nedret anneleri olur. Zaten uzun zamandır da istiyordu bunu 

Cumali : Başka bir konu daha var 

İdris : Neymiş o 

Cumali : Kahraman'ın katili Savaş Kurtuluş 

Sultan : Eee 

Cumali : E si Karaca o adamın abisi ile evlenmiş 

Sultan : NE 

İdris : Hemen adamları topla 

İşte buna asla tahamül edemezdi torunu bir uyuşturucu baronu ile hemde oğlunun katilinin abisi ile evlenemezdi 

- Çukur'un dışı - 

Saadet yıllarca gelmekten bıkmadığı duvara gelmiş uzunca geçmişi düşünmüştü. İlk aşkı Salih ile beraber burada çok oyunlar oynamışlardı 

Saadet : Neredesin Salih. En azından hayatta olup olmadığını bilsem 

Bir süre daha orada oyalandıktan sonra yavaş adımlarla eve gelir. Yol boyunca takip edildiğini anlamıştı. Göz yaşları ile karanlıkta uzun uzun eve bakar 

Vartolu : Geldim Saadişim geldim gülüm 

- Saatler sonra - 

Azer ve Karaca ayrı ayrı odalarında uyurken duydukları seslerle ikiside yataklarında  fırlayıp aşağı inerler. Kapıyı açtıklarında Çukur halkını görürler 

Azer : Sonunda ya bende nerede kaldı bunlar diyordum kaç gün oldu sonuçta 

İdris : Torunumu hemen bırak 

Azer : Başka derdin 

Cumali : Genç bizi daha fazla zorlama 

Karaca : Ben neden sizinle geliyormuşum 

İdris : Ailemizsin de ondan 

Azer : Hehe aile 

Karaca : Benim ailem siz değilsiniz. Anneme yaptıklarınızı unutmadım ben 

Cumali  :KAdın kısmı odasında oturacak susacak. Senin anan bunu yapmadı 

Karaca : Kadınlar bi eşya değil hele sen ve baban gibileri kölesi hiç değil. Benim annem haklı yere konuştu ama siz eziyetten başka bir şey yapmadınız ona 

İdris : Yapmam gerekeni yaptım ben 

Ayşe : Öyle mi 

Arkasını dönüp baktığında abisini ve annesini görünce kendini daha kendini daha da güvende his etmişti 

Azer : Benim evimde karıma racon kesemezsiniz hele ailesine asla 

İdris : Kardeşin oğlumun katili 

Azer : Savaş istiyorsanız sonuna kadar savaşırım ama karıma dil uzatamazsını 

Akın : Ve şimdi defolup gitmezseniz burasını size mezar yaparım 

Cumali : Yapma ya nasıl olucak mış o 

Akın parmağını şıklattığında bütün Çukur halkının üstünde kırmızı lazerler belirir 

Azer : Bence bir daha düşünün 

Akın : Haydi güle güle 

Çukur halkı gittiğide Azer ve Akın karşı karşıya gelip birbirlerine bakarlar. Aslında birbirlerini anlamaları gerekiyordu ikiside abiydi 

- Ertesi Sabah - 

Ayşe'ler Karaca'nın evine kahvaltıya gelicektir Karaca heycan ile ailesini bekliyordu. Yılmaz ve Vartolu'da Azer'in ısrarı ile kahvatıya gelmişlerdi 

Karaca : Hoşgeldiniz 

Vartolu : Hoşbulduk 

Yılmaz : Merhaba yenge tanışamadık Yılmaz ben 

Karaca : Merhabada yenge derken 

Yılmaz : Şey abimin karısısın ya 

Karaca : Abinin bir gün gerçek bir evlilik yaparsa ona yenge dersin bana deme 

Söylene söylene mutfağa geçer Vartolu ise bu duruma baya eğlenmişti 

Azer : Ne oldu lan hoşuna gitti bakıyorum da 

Vartolu : Valla bu kzı senin hakkından gelir ha 

Onlar böyle gülerken kapı çalmış Azer kapıyı açtığında Ayşe'ler gelmişti içeri geçtiklerinde Yılmaz ve Duygu şaşkınca birbirlerine bakar. Yılmaz bu kızı yengesinin arkadaşı olarak görmüştü ama kuzenlerdi Duygu'da onun kadar şaşkındı 

- Cezaevi - 

Selim havalandırmada aile fotoğrafına bakıyordu bu gün uzun zaman sonra çocukları ile görüşebilicekti. Tam içeri giriceği sırada 

Mahkum : Selim Koçovalı 

Selim : Evet 

MAhkum : Azer Kurtuluş'un selamı var 

Karnına yediği üst üste darbeler ile yavaşça yere doğru düşer son güçü ile elindeki fotoğrafı kaldırmış gülümsemişti. O sırada Ayşe'nin elindeki çay bardağı da biranda çatlamıştı 


Azer ve Karaca birbirlerine adım attılar 

Saadet ilk aşkını merak ediyor. Vartolu aslında Salih olduğunu ne zaman itiraf eder sizce 

Duygu ve Yılmaz birbirleri hakkında en önemli detayı öğrendi 

Selim yaşıycak mı sizce 

ANLAŞMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin