13.Bölüm

181 18 49
                                    

Ayşe ve Fadik tanışmış şimdiden baya iyi anlaşmışlardı. Aynıydı ikisininde genç yaşta kocaları hapise girmiş tek fark vardı. Selim hala hayattaydı

Fadik : Tekrar çok geçmiş olsun

Ayşe : Sağ olun

Fadik : Kusura bakmayın tekrar oğlum biraz aceleci davranmış

Ayşe : Yok canım ne kusuru

Bunu o kadar kinayeli söylemişti ki Azer rahatsızca yerinde kırdanmıştı

Duygu : Teyze benim abimi eve götürmem gerek

Ayşe : Tamam birtanem ama nasıl gidiceksiniz

Duygu : Gerek yok

Karaca : Duygu harbiden Yılmaz bıraksın sizi hem daha rahat gidersiniz

Daha fazla kârşı koyamıycağı için mecbur kabul etmişti. Azer ise kardeşinin yüzündeki şapşal sırıtmayı gördüğünde az çok ne olduğunu anlamıştı bile

Ayşe: Annem sizde gitseydiniz ya

Karaca : İyiyiz biz böyle anne merak etme 

Azer : İyicek bir şeyler almamı istermisiniz 

Ayşe : Yok sağ ol 

Ortamda rahatsız edici bir sessizlik olmultu Azer bundan gerçekten çok rahatsız olmuştu ama zaten zor bir gün geçirmişlerdi 

- Ev - 

O yolculuk Duygu'ya hiç geçmemişti neredeyse ama sonunda eve gelmişlerdi abisini odasına yerleştirdikten sonra hızla aşağı iner 

Duygu : Neden hala bekliyorsun sen 

Yılmaz : Konuşmak için 

Duygu : Konuşmamızı gerektiricek bir durum yok 

Yılmaz : Neden bana böyle davranıyorsun 

Duygu : Nasıl davranıyorum 

Yılmaz : Sankü düşmanmışım 

Duygu : Düşmanım değilsin ama Azer Kurtuluş'un kardeşisin 

Yılmaz : Sırf bu yüzden mi yani 

Duygu : Evet bu yüzden 

Yılmaz : Başka 

Duygu : Ne başka 

Yılmaz : Sana yaklaşmamdan bile korkuyorsun 

Duygu : Sen kimsinde ben sana özel hayatımı anlatıcam neymisin sen benim. Yerini ve haddini bil bir daha karlıma çıkma 

Yılmaz'ın daha fazla konuşmasına fırsat vermeden hızla odasına çıkmış kapının dibine çöküp ağlamay başlar annesinin resmini gördüğünde daha çok ağlamıştı 

''Dokunma çocuklarıma dokunma sakın''

- Hastane - 

Ayşe Akın ve Fadik beraber kafeteryaya inmşler Karaca'ya lavabodaydı. Azer gardiyanlarla anlaşıp Selim'in yanına girmişti 

Selim : Sanırım düşmanımız ortak 

Azer : Büyük ihtimalle yada bizi birbirimize düşürmek kim işine geliyorsa 

Selim : Bak sana daha öncede dediğim gibi. Bana ne olduğu umurumda bile değil ama aileme bir zarar gelmemeli 

Azer : Kerim Yükseloğlu hakkında bana bilgi verirmisin 

Selim : Adamı yüz yüze görmedim bile 

Azer : Nasıl ya 

Selim : Baya yüz yüze bile görüşmediğim adamı öldürmekten hapis yatıyorum resmen 

Azer : Ben bunu baya araştırıcam 

Selim : Azer ne olur karıma çocuklarıma zarar gelmesine izin verme 

Azer : Gözünüz arkada kalmasın 

Odadan çıktığında Karaca'nın kapının önünde uyuya kaldığını görmüş ceketini çıkarıp üstüne örtümüştü. Tahmin ettiğinden de daha çabuk alışmıştı bu kıza. Hayatında büyük bir yer kaplamıştı 

- Ertesi Sabah - 

Şevket erkenden Çukur'a gelmiş bilgiler almıştı yeni evin adresini aldığı gibi oraya gitmişti. Uzaktan izlemeye başlar 

Şevket : Bak sen bizim Akın beye ev almış anasına 

Uzaktan gördüğü Duygu ve Kağan ile sırtmaya başlamıştı bile 

Şevket : Benim çocuklarda burada. Ah be Elvan azıcık akıllı olsaydın şuan başka hayatımız vardı bizim be 

Elinde sigarası ile evi izlemeye başlamıştı bile aklından da planlar geçiriyordu 

- Hastane - 

Karaca uyandığında üstünde Azer'in paltosunu görünce kenara koyar diğerlerininde uyuduğunu görünce kenara koyup bahöeye çıkar. Azer'in bankta oturduğunu görünce yanına gider 

Karaca : Neden buradasın sen 

Azer : Anlamadım 

Karaca : Neden burada bekliyorsun hala. Anlaşmalı evlilik yaptık biz ailelik durum yok ortada 

Azer : Kızım sen hakikaten taş kafasın ha 

Karaca : Ne diyorsun be sen 

Azer : Herkese şüphe ile düşmanca yaklaşarak hayat geçmez diyorum. Böyle yaparak milleti sadece daraltırsın. Ama kendi hayatını kendine zindan edersin 

Karaca : Sen bana bu konuda ahkam kesicek son insan bile değilsin tamam mı

Azer : Sen harbiden körsün ha. Görmüyorsun 

Karaca : Neyi be 

Azer : AŞIK OLDUM LAN SANA AŞIK 

Karaca bunu duyduğu anda şok olmuştu resmen Azer ise gülümseyerek bakıyordu karşısındaki güzel karısına  

Azer : Ne zaman ne ara girdin kalbime bilmiyorum ne zaman gözümü kapatsam sen gülüşün bakışın. O güzel sesin hangi ara gönlüme girdin bilmiyorum ama iyiki sen be güzel kız 

Karaca : Yanlış kişiye aşıksın o zaman Azer Kurtuluş 

Azer : Olsun ben beklerim birgün beni sevmeni. Belki yıllar sürücek ama beklerim 

Tam gidicekkende 

Azer : Ha buda bende kaldı bu arada. Boynunda çok güzel duruyor 

Yılmaz Duygu'dan sert bir dille ret yedi 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yılmaz Duygu'dan sert bir dille ret yedi 

Şevket harekete geçti 

Azer aşk itirafı yaptı

ANLAŞMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin