Şaşkınlıkla kala kalmıştı duyduğu şeyden sonra daha düne kadar aşık olduğunu söyleyen adam şimdi gelmiş boşanalım diyordu
Karaca : Ne
Azer : Boşanalım
Karaca : Sen daha düne kadar aşık olduğunu söylemiyor muydun ne oldu şimdi
Azer : Karaca zaten canım çok fazla yanıyor lütfen
Karaca : Kendin gibi aşkında yalan mış işte
Deyip hızla üst kata çıkmıştı Azer ise daha fazlaya dayanamamış göz yaşları tek tek akmaya başlamıştı bile. Savaş'a çok öfkeliydi ama en çok kendine öfkeliydi doğru dürüst bir şey öğrenmeden hareket etmiş bedelini şimdi çok ağır ödüyordu
- Ev -
Selim ve Ayşe bu soğuk havaya rağmen bahçede oturuyordu. Lafa girmesi gerekiyordu artık
Ayşe : Bana söz vericeksin Selim duyduklarına rağmen yanlış bir şey sakın yapma
Selim : Sen anlat bi öncede
- 19 Yıl Önce -
Selim'in mahkemesi onaylanmış müebbet hapis cezası almıştı. Ayşe bu duruma çok fazla şaşırmıştı kayınpederi kurtarıcam demişti
Ayşe : Müebbet dediler ya siz hala böyle oturuyorsunuz
Sultan : Gelin o sesini ayarla
Ayşe : Kendi oğlunuz senelerce hapis yatıcak çocuklarından ayır bunu nasıl içiniz rahat ediyor
İdris : Sen bizim işlerimize karışma gelin hanım
Ayşe : Yetti artık ben çocuklarımı daha fazla sizinle bir arada tutmam
Yukarı çıkıp hem kendi eşyalarını hemde çocuklarının eşyalarını toplamıltı tam çocuklarını alıp çıkıcakken. Sultan önünü keser
Sultan : O çocuklar buradan çıkamaz
Ayşe : Sizden izin alıcak değilim Sultan hanım
Sultan : Eğer çocukların Koçovalı soyadını taşıyorsa evet izin alıcaksın
Ayşe : Gidiyoruz
Sultan: Gitmek mi istiyorsun. Tabi
Ayşe'yi sürükleyerek dışarı çıkarmış kapının önüne fırlarmıştı
Sultan : Kendin nereye gidersen git ama çocuklar buradan kalıcak. Nedret'i anne bilirler
Deyip kapıyı kapatmıştı. Ayşe var gücüyle kapıyı yumrukluyordu içerden çocuklarının ağlamasını duyduğu anda tuttuğu göz yaşları tek tek akmaya başlamıştı
Ayşe : VER ÇOCUKLARIMI
Küçük kızının ağlama sesini duyunca daha da ağalama başlamıştı hava buz gibiydi ama yerinden asla kıpırdamıyordu. Çocuklarını asla bu canilerin eline bırakmıycaktı donarak ölse bile. Ertesi sabah Sultan kapıyı açtığında hemen içeri girip üst kata çıktığında iki kardeş koltukta birbirlerine sarılarak uyuyordu
İdris : Sen nereye gidersen git umurumda olmaz ama çocuklar bu evde kalıcak ona benim tek varislerim
Ayşe : Siz kendinize torun değil tetikçi arıyorsunuz
Sultan : Bana bak eğer daha fazla zorlarsan seni perişan ederim anladın mı
Ayşe : Ne yaparsınız
İdris : Çocuklarını anca kefenin içinde başka bir yere götürebilirsin
Ayşe : Ne
İdris : Eğer şansınız zorlarsan bu dediğimi yaparım
Bu insanların ne kadar acımasız olduğunu bildiği için başke çaresi yoktu çocuklarınıda asla bırakamazdı o yüzden mecbur bu evde yaşamaya devam edicekti. Ama asla ne kızının nede oğlunun bu insanlara benzemesine izin vermiycekti. Günler geçmiş ev işlerini yaparken birinin onu izlediğini his edince hemen arkasını dönmüştü
Ayşe : Ne var
Kahraman : Zor oluyordur ya
Ayşe : Ne
Kahraman : Diyorum ki senin ve çocukların yanında durucak biri lazım
Ayşe : O pis düşüncelerinide al defol git şuradan
Kahraman : Çocuklara baba lazım
Ona daha da yaklaştığını fark ettiği anda ufak bir çakı görmüş ve onu rast gele Kahraman'a saplamıştı. Hemen oradan koşarak çıkıp çocuklarının yanına gitmiş kapıyı kilitleyip arkasına bir kaç eşya yerleştirir çocuklar korkuyla annelerine sıkıca sarılmıştı
Karaca : Anne gidelim buradan ne olur
Ayşe : Size zarar gelmiyceğini bilsem dururmuydum
Kahraman namına zarar gelmesin diye mecburen susmuştu bir gün Karaca çocuk aklı ile İdris koçovalı nın şekerlerinden yemişti Sultan koçovalı bunu gördüğü anda
Sultan : Seni edepsiz seni
Sadece 3,5 yaşındaki küçücük çocuğa öyle sert tokat atmıştı kan gelmişti saçından sürükleyerek kilere kapatmıştı bunu gören Akın ne k kadar engellemey çalışsada başarılı olmamıştı. Ayşe de sesleri duyup geldiğinde küçük kızının kilere kapatıldığını anladığında hemen yedek anahtarı almış tam gidicekkende
Sultan : Orada kalıcak edepsizliğinin cezasını çekicek
Ayşe : Ne edepsizliği ya çocuk o daha da çocuk canı çekmiş almış ne olmuş yani
Sultan : Sen eğitemedin onları ama ben eğiticem
Ayşe : Anneyim ben Sultan hanım bekçi değilim cani hiç değilim
Suratına yediği sert tokatla yere düşmüş kafasını sehpaya vurmuştu üst üste yediği tekmelerle yerinde bir süre kala kalmıştı oğlunun kapının arkasından izlediğidiğini görünce daha dik durmaya çalışır. Sultan gittiğinde Akın koşarak annesine sarılır
Akın : anne iyimisin
Ayşe : İyiyim annem hadi gel kardeşini alalım oradan
Hızla aşağı indiğinde kızının bağırarak ağlaması daha da kalbini acıtmıştı hemen kapıyı açtığında küçük Karaca annesini gördüğünde hemen kucağına gidip başını boynuna gömmüştü
- Şimdiki Zaman -
Selim bu duyduklarından sonra kendine lanet etmeye başlamıştı babası tarafından kandırılmıştı karısı ve çocuklarının gördüğü eziyetin sadece yarısını dinlemiş olsa bile öyle öfkeliydi ki hemen arabaya binip Çukur'a doğru gider. Ayşe ise yanlış bir şey yapmasından korktuğu için hemen oğlunu aramıştı. Selim boş gözlerle Çukur'a bakarken gördüğü kişi ile gülümser
Selim : Aliço
Aliço : Selim iyiki geldin Ayşe ve çocuklar kurtuludu buradan kurtuldu iyiler artık iyiler
Selim : anlat bana Aliço neler oldu
Bakalım Aliço ne anlatıcak ben yazarken çok sinir oldum