{-} 𝑻𝒉𝒆 𝑺𝒖𝒄𝒄𝒆𝒔𝒔𝒐𝒓 𝒐𝒇 𝑨𝒔𝒈𝒂𝒓𝒅 | Kokonui

XII ~

Midgard kralı ve Asgard kralı, ziyafet salonundaki masanın iki ucuna oturmuştu.

"Sizi Asgard'da görmek bir şereftir."

"Asıl sizi böyle karşımda görmek benim, bizim için bir onurdur, efendim."

Midgard kralının iki yanında Rindou ve Ran duruyordu. Asgard kralının ise Sanzu ve Kakucho.

Krallar tartışmaya başlamadan Sanzu, Kakucho'nun kulağına eğilip fısıldadı: "Bu kardeşine uçak alan sonra mal kardeşi uçakla oynarken cumburlop diye merdivenden düşüp bitkisel hayata girdi diye depresyona giren, kardeşi öldükten sonra zamanda sıçradığına inandığı evsiz adamı öldüren sonra da işe yaramadığını düşünüp intihar etmeye kalkışıp Sanzu isimli bir şahsın mental sağlığının içine eden sonra da zamanda geriye sıçrayıp geberen kardeşini kurtaran ardından yolda öylesine yürürken dayak yemiş rastgele bi çocuğa gücünü veren sonrasında o çocuğun hayatının ağzına sıçan elemanın adı ne?"

"hA?"

"Midgard kralının adı ne diyom."

"Hee, bilmiyorum ki. Kimse bilmiyor. Adını gizli tuttuğuna dair söylemler vardı. Sebebi bilinmiyor ama. Sadece Midgard'da yaşayanlar biliyormuş."

Sanzu bakışlarını Midgard kralına çevirdi. Gizemli birisi diye geçirdi aklından. Dirseklerini masaya koymuş, ellerinide birbirine bağlamış krala bakıyordu. Söze başladı: "İzninizle direkt konuya giriş yapmak istiyorum efendim. Gönderdiğin haberci ile sizi kibar bir dil ile Midgard'a davet etmiştim. Ama bu konuda şüpheleriniz oldu sanırsam."

"Aslında benim değil, daha çok oğlumun şüpheleri oldu. Ama daha sonrasında kendi aramızda hallettik, bir sıkıntımız yok." Kral, son sözlerini yüzünde bir gülümseme ve güven verici bir şekilde söylemişti. Sanzu dayanamayıp yine konuşmak istedi, ama kabalık etmek istemiyordu. Hissettiği, Kakucho'nun elini tuttuğu hissi ile yanına baktı. Kardeşinin yüzünde Sadece söyle der gibi bir ifade vardı. Anlaşılan duygularını istemsizce yüzüne de yansıtmıştı. Bununda birlikte, içinde bir özgüven hissi oluştu.

"Aslında," dedi. Bir anda sohbete dahil olması ile babası kafasını hızlıca ona çevirdi. "hâlâ devam eden şüphelerim var. Saraya gelirken, Heimdall'a abimin bu genç yaşında krallığı yönetip yönetemeyeceğini sormuştunuz. Aslında bununla beraber şuanki kralın yakın zamanda ölebileceğini ima etmek istediniz. Haksız mıyım? Neden babamızın yakın zamanda ölebileceğini düşünüyorsunuz?"

Asgardlı kral kaşlarını sinirle çattı. "Sanzu."

"Bu saraya gelirken geçen bir sohbetti baba."

Dikkatler Midgardlı krala yöneldi. Onun ağzından çıkan tek şey ise alaylı mı, yoksa umursamaz mı olduğu belli olmayan "Hıh." sesiydi. Devam etti: "Bir değeri olmayan korumalar ne zamandan beri yüksek rütbelilerin kendi aralarındaki konuşmalarını dinliyor?"

Bu sefer Kakucho: "Tam önümüzde olduğunuz için istemsizce de olsa ne konuştuğunuzu duyabiliyorduk majesteleri. Ayrıca biz koruma değil, bizzat kralın oğullarıyız. Bu detayı atlamamanızı rica ederim."

Midgard kralı birkaç saniye Kakucho'ya baktıktan sonra gözlerini kapatıp gülümsedi, bir elini yanağına koydu. "Ah, doğru. Özür dilerim. Ve şu Sanzu'nun dediği mesele, adın buydu değil mi? Tam olarak kralınızın ölebileceğini ifade etmek istememiştim aslında. Sadece... bilirsiniz, Asgard büyük ve yönetmesi zor bir krallık. Belki kralınız biraz dinlenmek isteyip-"

Sanzu sinirlenmeye başlayıp kralın sözünü kesti. "Kusura bakmayın ama yolda tam olarak açıkça kralın yakın zamanda öleceği ihtimalini ima etmeye çalıştınız. Majesteleri."