VIII ~

145 14 69
                                    

"Hiç ilerleme kaydedememiz ne yazık."

Kerpetenin iki ucu arasındaki orta parmağa zevk ile baktı. Karşısındaki mahkum ise ter ve gözyaşı ile beraber nefes nefese kalmıştı.

"Gerçekten birileri için çalışıyordun ama bunu söylememek için üç parmağından oldun öyle mi?"

Hanma şuan cevap verebilecek durumda değildi anlaşılan. Üç parmağı gözlerinin önünde sökülmüştü sonuçta. Büyü gücü de emildiği için haliyle acıyı iliklerine kadar hissetmişti.

"Bugünlük burada bırakıyorum seni. Yarın işkencene devam ederim."

Sanzu elindeki kerpeteni tahta masaya bıraktı. Hanma'ya son bir bakış attı. "Bana söylemek istediğin faydalı bir şey var mı?"

Hanma başını kaldırdı. Az önceki acıdan hâlâ gözünden yaşlar akıyordu. Nefesler arasında zordan "Yarını dört gözle bekliyorum♡." diyebildi sadece.

Sanzu, neredeyse orada olduğunu unutmuş Emma'ya baktı. Emma yaslandığı duvardan ayrıldı ve Hanma'yı orada, sandalyede bağlı bir şekilde bırakıp çıktılar. Mahkumların bulunduğu hücrelerin aralarındaki koridorlardan yürümeye başladılar. Emma Sanzu'ya bakıp dalga geçer bir şekilde "Kralın ikinci oğlunun daha ikinci parmakta her haltı söylettirdiğine dair söylentiler gelmişti sanki kulağıma." dedi.

Sanzu yalandan meraklı gözlerle yanındaki muhafıza baktı. "Kim çıkarmış o söylentileri öyle?"

"Bizzat kralın ikinci oğlu çıkarmış galiba. Yapamayacağın şeyler hakkında neden övünüyorsun?" Ardından şaka amaçlı Sanzu'nun koluna hafif bir yumruk attı.

"Hey! Yapamadığım bir şey değildi, sadece ağzı çok sıkı bu mazoşist piçin. Normalde ikinci parmakta ağızlarına sıçarım mahkumların!"

"Peki peki kabul. Doğru, bunun ağzı o iki soru karşısında çok sıkıydı, o kadar acıya rağmen."

"Burdan Inui-san'ı onların öldürdüğü ve başka birisi için çalıştıkları sonucunu çıkarmalıyım galiba."

"Hemen bir sonuç çıkarmak ne kadar mantıklı? Belki başka şeyler vardır bunun arka yüzünde."

Sonunda sarayın yeraltı katından çıkmayı başarıp gün ışığına kavuştular. Sanzu derin düşünceler arasından tek bir cümle çıkardı ağzından. "Bu da ihtimal tabi."

_________________________________

"AMA BU DEDİĞİNİ NASIL YAPCAZ ABİ"

"Kafanızda imkansız şeyler kuruyorsunuz efendim."

"Siz ikiniz... yoruyorsunuz. Bu elfi nasıl sarayın dışına çıkartacağımız konusunda sizin de fikirlerinizi alabilirim."

Bir süre sessizlik oldu. Ardından Kakucho'nun "Çıkarmayalım o zaman!" diye atılması ile abisi ve koruması ona dik dik baktı. Kokonoi kardeşinin karşısına gelip bir elini omzuna koydu.

"Kakucho... Şurda, tam arkamda duran yaratığın ne olduğunun farkındasın dimi?"

Kakucho tedirgince başını eğdi. "Bir ışık elfi abi."

"Peki ışık elfleri hangi halktan yandaş?"

"Vanirden yandaş abi."

"Vanir ile biz, Aesir, arasındaki ilişki nasıl?"

"Çok kötü abi."

"Güzel, neyin ne olduğunun farkındasın. Şu elf bir kötülük yapmadan Asgard sınırları dışına çıkarmanın bir yolunu arıyoruz, tamam mı?"

{-} 𝑻𝒉𝒆 𝑺𝒖𝒄𝒄𝒆𝒔𝒔𝒐𝒓 𝒐𝒇 𝑨𝒔𝒈𝒂𝒓𝒅 | KokonuiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin