Dolunay uzun bir aradan sonra en yakın arkadaşına bir kez daha sarıldı.
"Dolunay ölüyorum." dedi Beril en son o sıkı sarılıştan sonra.
"Sen nerdesin uzun zamandır?" dedi Dolunay hafif kaşlarını çatarak.
"İşim vardı birkaç gündür. Ben gideli baya olay olmuş." dedi Beril
"Evet. Hem de nasıl? Zor bir süreçti ve hala devam ediyor. Ne zaman biteceğini ben de bilmiyorum. Kısa bir sürede bu zor sürecin bitmesini umut ediyorum." dedi Dolunay.
"Dolunay gerçekten bu aralar çok yoruluyorsun. Bir tatil yapmaya ne dersin? Sen , ben , bizimkiler." dedi Beril.
"İyi hoş derim de ama daha ruh emiciler konusu bitmedi ki. Hatta şimdi de kurban meselesi çıktı." dedi Dolunay.
"Zaten çok uzun süre değil. Küçük bir kamp olur. Bence bu fikir çok iyi." dedi.
"Ama..."
Beril Dolunay'ın lafını keserek "Aması falan yok Dolunay , azıcık bizimde kafa dağıtmaya ihtiyacımız var." dedi Beril.
"Peki ne zaman?"
"Bu akşam"
"Bu akşam mı? Sence çok hızlı olmadı mı? Daha bir şeyler hazırlamamız falan gerekiyor ya."
"Dolunay taa öğlenin bir vaktindeyiz. Hazırlarız illaki." dedi Beril.
"E diğerlerinin bundan haberi yok."
"O iş bende. Hadi , hadi koş. Akşama kamp var." dedi Beril Dolunay'ı eliyle kovalayarak.
"Tamam , tamam" dedi.
********
Dolunay'ın telefonu çalmasıyla koca çantayı alması bir oldu. Telefonu açarak "Geliyorum." dedi ve hemen kapattı. Odasında dışarıya tam çıkarken Aylin'in odasından sesler duyuldu.
"Ben de hazırım." dedi.
Dolunay annesinden izin alırken Aylin o sırada yanlarındaydı. Ablasının bir yerlere hep onsuz gitmesi canını sıkıyordu. Hemen annesi bile izin vermeden ben de gitmek istiyorum diye tutturmaya başlamıştı. Dolunay hemen inkara geçmişti ama Aylin bir an da ağlamaya başlayınca annesi dayanamayıp en son Aylin'i yanında götürürse gitmesine izin vereceğini söyledi. Dolunay zorlada olsa kardeşini götürmek zorunda kalmıştı.
"Tamam hadi gidelim."diyerek ayakkabılarını giydi.
"Beni bekle." dedi Aylin "Ben daha küçük yastığımı almadım."
"Bir güncükte yastığınla yatmazsan ölmezsin Aylin." dedi Dolunay.
"Sana ne!"
Sonunda ikiside hazır bir şekilde ellerinde çantalarla onları bekleyen arabaya binmişlerdi.
Arabanın içinde Beril , Damla , Dolunay ve Aylin vardı.
"Diğerleri nerede?" dedi Dolunay merakla.
"Diğerlerinden kastığın ne?" diye imalı bakarak sordu Beril.
"Beril." dedi kimden kastığını anlayarak.
"Merak etme diğer arabadalar bebeğim." dedi Damla.
Araba çalışmaya başladığında "Şarkı açıyorum?" dedi Damla.
"Evet , aç" dedi hemen oradan atılarak Beril.
İlk açılan şarkı Hande Yener'in Kırmızı şarkısıydı. Kızlar şarkı dinleyerek yolun yarısını yarılamıştılar. Arkalarında bir araç yan tarafındaki yola geçince korna çaldı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doluçın
General FictionSıradan bir hayatı olan bir kızın , bir akşam gördüğü olağanüstü bir olaydan dolayı hayatı ne kadar etkilenebilir? Bu hikaye genç bir kızın bir akşam dünyasının , hayatının birden değiştiğini gösterir.