15.BÖLÜM

12.1K 528 36
                                    

Medya: Bade Giydikleri

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Bir yerlerden gelen telefon sesiyle gözlerimi açtım. Yatağın diğer ucunda gördüğüm telefonuma uzandım ve arayana baktım.

Annem arıyordu.

"Efendim anne?"
"Nasılsın kızım?"
"İyiyim anne sen!"
"Ben de iyiyim kızım. Bugün izin günün ya bize gel diye aradım." Dedi.
"Anne kolileri hala yerleştirmedim. Onları yaparım bugün. Başka bir gün gelirim ben."
"O zaman ben geleyim. Yardım ederim sana."
"Annem hiç zahmet etme ben hallederim."
"Emin misin kızım?"
"Eminim anne. Hallederim ben." Dedim.
"Peki kızım sen bilirsin. Ben seni tutmayayım o zaman. Çok öpüyorum." Dedi.
"Ben de annecim görüşürüz." Dedim ve kapattım.

Ayağa kalkıp banyoya gittim ve işlerimi halledip çıktım.

Kahvaltı için mutfağa geçtim ama çokta yiyecek bir seçeneğim yoktu. Dolapta bulunan şeylerden bir sandviç yapıp yemeye başladım. Bir alışveriş yapayım ben.
Evde hiçbir şey yok.

"Hayatının en vasat dönemini yaşıyorsun Bade. Tebrik ederim seni." Dedim kendi kendime.

Kahvaltı yaptıktan sonra direkt kolileri yerleştirmeye başlamıştım.

Saat akşam üstüne gelirken ben kolilerin çoğunu bitirmiştim. Zaten birkaç kıyafet ve kitaplar vardı çoğunda.

Son koliyi açtığımda içindekilerle duraksadım.

Fotoğraflar ve birkaç eşya vardı.

En üstte duran fotoğrafı elime aldım ve yere oturdum.

Düğün fotoğraflarımız, hazırlanırken, imza atarken... Daha ilk sevgili olduğumuz vakitten... Neredeyse evdeki tüm fotoğraflar buraya gelmişti.

Hepsine teker teker baktım.

Her fotoğrafta bir damla yaş düştü gözümden.

Tüm fotoğrafları çıkarınca bir kaç kutu kalmıştı kolide. Dikkatimi çeken kutuyu elime aldım.

"Bu da gelmiş buraya."

Seher annemin evlenirken bana emanet ettiği yüzüktü bu. Bora evlenme teklifini bu yüzükle yapmıştı ama asıl taktığım yüzük bu değildi. Ben bilerek evde bırakmıştım bunu. Ben de kalması artık gereksizdi.

Gözlerimi silip ayağa kalktım. Kutuyu komodinin üzerine bıraktım ve giyinme odasına geçip üstümü değiştirdim. Altıma sütlü kahve boru paça bir jean üstüne krem bir bluz giydim. Altına kahverengi topuklu botlarımı alıp üstüne de yine kahverengi ceketimi aldım.

Saçım başım düzgündü zaten hafif bir makyaj yaptım ve yüzüğü alıp evden çıktım.

Arabaya atladığım gibi Seher teyzelere doğru sürmeye başladım.

Teyze demeye ben bile alışamamışken onların yadırgaması çok normaldi gerçekten.
Yarım saat sonra evin önüne gelmiştim. Giriş kapısından geçtikten sonra bir koruma kapımı açtı.

"Hoş geldiniz Bade Hanım." Dedi.

"Hoş buldum. Seher Hanım evde mi?" Dedim.

"Seher Hanım'da Kemal Bey'de evdeler efendim." Dedi. Kafa salladım ve eve doğru yürüdüm.

Zili çaldıktan birkaç saniye sonra kapı açıldı. Kapıyı açan kişiyi görünce gülümsedim.

"Hih! Bade!" Dedi Perihan sultan beni görünce ve kollarını açtı sarılmam için.

GiriftHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin