Girift

25.BÖLÜM

Bölüm medyası sonda sürpriz.

,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Karnının sağ tarafı kan içinde, kaşından aşağı doğru kan akan bir Bora görmek hiç beklediğim bir şey değildi.

Ona doğru koşup yanına eğildim.

"Bora iyi misin? Ne oldu sana?" Dedim hızla.

Kapalı olan gözleri açıldı. Şaşkınca baktı bana.

"Bade?"

Benim gözlerim karnındaki yaradaydı. Üzerine emanet gibi bir gazlı bez koyulmuştu.

"Ne oldu sana? Neden hastanede değilsin bu haldeyken?!" Dedim.

Geri ona baktığımda bende olan bakışları Samet'e kaydı.

"Ben sana ciddi bir şey değil doktor istemiyorum dedim, sende doktoru bırak üstüne bir de Bade'ye mi haber verdin Samet?" Dedi dişlerinin arasından.

"Abi ama kanaman hala durmadı ne yapsaydım? Ben de garanti olsun diye yengemi aradım." Dedi yaptığını Bora'ya güzel göstermeye çalışarak.

"Tabi ki beni arayacaktı! Başka kimi arayacaktı? Asıl sana sormalı, ne demek doktor istemiyorum? Hayır doktoru bırak hastaneye gitmeliydin Bora! Hatta Samet gel yardım et. Hastaneye gidiyoruz." Deyip ayağa kalkacakken kolumdan tutup geri yerime çekti.

"Küçük bir bıçak sıyrığı. Cidden önemli bir şey değil. Kapattım zaten yarayı bir süre sonra durur kanaması. Telaş yapma, iyiyim ben." Dedi tane tane konuşurken.

"Öyle mi? Tamam ya o zaman sen ciddi değil diyorsan." Deyip geri çekilmiş gibi yaptım daha sonra sinirle ona bakıp konuştum.

"Delirdin mi sen? Bu kadar kan normal mi sanıyorsun? Bir süre sonra durur diyor birde! Profesör doktor!"

Kafamı Samet'e çevirdim.

"Arabamın bagajında koyu gri bir çanta var. Onu getirir misin Samet?" Dedim.

Hızla başını salladı.

"Emrin olur yengem." Dedi ve koşar adım çıktı evden.

Geri Bora'ya döndüm. Suçlu çocuk bakışları vardı gözlerinde.

"Nasıl bu kadar sorumsuz davranabilirsin?" Dedim.

"Ya yemin ediyorum ciddi değil. Derin bile değil sıyrık." Dedi.

Göz devirdim.

"Nasıl oldu bu?" Dedim dediğini görmezden gelerek.

"Birkaç it kopuk, sataştılar. Kaşıdım ben de." Dedi omuz silkerek.

Bak bak tavırlara bak!

"Pek sağlam çıkmamış gibisin ama?" Dedim.

Ciddi misin der gibi suratıma baktı.

"Sen bir de karşı tarafı gör dememe gerek var mı?" Dedi.

"Yok." Dedim. O sırada içeri Samet girdi.

"Yengem getirdim." Dedi ve yanıma bıraktı çantayı.

Çantayı açtım ve hemen mutfağa gidip elimi yıkayıp geri geldim. Elime eldivenlerimi geçirip yaranın üzerindeki gazlı bezi kaldırdım.

"Tepemde dikildikçe sana daha bir ayar oluyorum Samet. Çık dışarı bir iki günde gözüme gözükme." Dedi Bora huysuzca.

Çocuk gibi ya.

"Emrin olur abim. Nasıl olsa emin ellerdesin." Dedi ve arkasını dönüp çıktı.

"Bak onu doğru dedin işte." Diye Bora'nın mırıldanmasını duydum.