XXV

234 25 206
                                    

"paralel iki doğru sonsuzda kesişir ama matematik kimsenin sonsuza dek vaktinin olmadığını önemsemez."

🍀

Yaşadığımız her şeyi bilerek yeniden doğsak aynı hataları tekrar yapar mıydık? Muhtemelen herkes bu soruya düşünmeden hayır derdi ama benim için cevap bariz belli bir evetten ibaret. Çünkü yaptığım her hata, beni ben yaptı.

Ben düştüm. Çok sert, çok yüksekten, yanımda kimse yokken düştüm. Sonra kalktım. Yavaş yavaş ama yine yanımda kimse yokken. Bugün olduğum, aynaya baktığımda gördüğüm kadın bir adamın ustalık eseri diye düşünüyordum.

Ama öyle değildi. Aynaya baktığım zaman gördüğüm kadın, benim ustalık eserimdi. Ben o kadını yüzlerce hata yapa yapa, düşe kalka, deneye yanıla ve en önemlisi kendi kendime yaratmıştım. Bu yüzden kimsenin o kadını bir kere daha mahvetmesine izin vermeyecektim.

''Dünya'dan Nes'e!'' Lizzie elini gözümün önüne getirip sallayınca, irkildim. ''İyi misin sen?''

Salonumda oturan inanılmaz ekibe baktıktan sonra başımı sağa sola salladım. ''Arkamızda ölü bir yargıç bıraktık. İyi değilim tabiki. Siz iyi misiniz?''

Herkes çok normal gözüküyordu. Lizzie eve girer girmez duşa girip, saten pijamalarını giymişti. Alec ve Magnus maç izliyordu. Zayn upuzun bir telefon konuşması yaptıktan sonra kendine meyve soymuştu.

Leo ve Joenne sıcak çikolatanın içine atmak için marshmallow bulamayınca markete gidip geri gelmişlerdi. Niall ise Harry'i birkaç hedefi kurtlarını beslemek için kullanmaya ikna etmeye çalışıyordu.

''Ben iyiyim ya. Sağ ol sorduğun için.'' Harry'den umudunu kesen Niall bana döndü. ''Ev çok sıcak sadece. Şu dereceyi biraz düşürsenize daraldım çok fena.''

''Dalga mı geçiyorsunuz siz ya?'' Yüksek çıkan sesime engel olamadım ve bu yüzden tüm gözler bana döndü. Sinir krizi geçiriyordum ya da geçirmek üzereydim çünkü tüm vücudum titriyordu. Ellerim soğuk soğuk titriyordu.

''Bir yargıç öldürdük. Siz bu ne demek biliyor musunuz? Bunun cezası hakkında en ufak bir fikriniz var mı? Mafya, suçlu, ya da sıradan bir vatandaş değil. Yargıçtı o adam. Ölümü gündeme bomba gibi düşecek.''

Niall yüzüme yani der gibi bakınca, kahkaha atmaya başladım. Beni kendince sakinleştirmek için, ''Bu benim ilk yargıç öldürüşüm değil ki? Malcolm Hodgarth ölmüştü ya hani, çöpte bulunmuştu. Onu da ben öldürdüm.'' dedi.

Donup kaldım.

Harry durumumun iyinin yakınından bile geçmediğini anladığında elime uzandı ve beni yukarı çıkardı. Odaya girip beni yatağa oturttuktan sonra kapıyı kapattı ve yatağın önünde diz çöküp ellerimi ellerinin arasına aldı.

"Hiçbir şey olmayacak." Söylediği her kelime yalan bile olsa, ona inanırdım. Çünkü ona inanmaktan başka çarem yoktu. "Bu işin ucu bize hiçbir şekilde dokunmayacak."

"Ya dokunursa?" diye sordum.

Çünkü zihnimde bir alarm harekete geçmişti. Felaket senaryoları yazıp duruyordu. O alarmı bir türlü durduramıyordum. Giderek daha da çok çıkıyordu sesi.

Benim sorumu tamamen görmezden gelerek bana başka bir soru sordu. "Sence ben iyi bir adam mıyım Vesna?"

Konumuzla bu sorunun alakasını asla anlayamasam bile, "Değişir." dedim. Çünkü bana göre iyi bir adamdı ama bir başkasına Dünya'da cehennemi yaşatırdı.

"Değilim." Yüzünde içimi inanılmaz rahatlatan ufak bir gülümseme vardı ve baş parmağıyla elimi usulca okşuyordu. "Ben kötü bir adamım. Peki iyi ve kötü adamın arasındaki farkı biliyor musun?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 09, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Pure | h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin