10. DÖVÜŞ

46.4K 2.1K 418
                                    

Bu bölümde biraz değişiklikler yaptım, Cengiz'in sözleri falan...

Kurt adamımın kitaba girdiği bölüm. 🤍

Şarkılar; Gazapizm - Pisliğin Üstüne Basmışlar

Keyifli okumalar.

Bu yaşıma kadar hayalini kurduğum ve gerçekleşen tek şey onunla aynı motora binmem olabilir miydi?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu yaşıma kadar hayalini kurduğum ve gerçekleşen tek şey onunla aynı motora binmem olabilir miydi?

Kalbim yerinden çıkacak kadar şiddetle çırpınıyordu. Sessizce ona sarılarak geçirdiğim kısa yolculuğun sonunda beni getirdiği yer sahildi. Kumlarda usulca güneşin yaktığı denizi izliyorduk. Ne o konuşuyordu ne de ben, sadece gözlerimiz birbirimizin üzerinde geziniyordu. Tabii arada bakışlarımız kesişse de ben hemen gözlerimi kaçırarak bozuyordum bu durumu.

Sessizliği bozan sonunda Demir'in telefonu olmuştu. Birkaç saniye titrediğinde sabır çekerek yanıtladı çağrıyı. "Söyle?" dedi tok sesiyle, sonrasında birkaç saniye karşı tarafı dinledi ardından kaşları çatıldı. "Banane amına koyayım!" Göz ucuyla bana baktığında hemen önüme döndüm. "Müsait değilim ben," diyerek devam etti konuşmaya. Yani ben yanındayım diye konuştuğu kişiyi erteliyor muydu? Ah kalbim... "Madem altından kalkamayacaksın ne diye giriyorsun! Lan ben seni nasıl kaçırabilirim?" Kaçırmak mı, kiminle konuştuğunu deli gibi merak ediyordum şu an. "Emre'yi ara Atakan, o halletsin."

Atakan ismini duyunca yüzümü ekşittim. "Selam söyle," dedim yalandan gülerek.

Demir'in kaşları hala çatıktı, neydi onu bu kadar sinirlendiren? "Ömrümü yedin Atakan!" Telefonu yüzüne kapatıp bana döndü. "Gitmem lazım."

Gitmek mi, daha geleli on dakika bile olmamıştı ki...

Kalbim kırılsa da başımı salladım. Demir ayaklanıp elini uzattı, elini tutmayıp önüme döndüm. "Getirdiğin için teşekkür ederim, görüşürüz."

"Evine bırakacağım." dedi ve cevap vermemi beklemeden belimden tutup sanki tüymüşüm gibi kolay bir şekilde kaldırdı beni yerden.

Anlık olarak ayaklarım yerden kesilip, burunlarımız birbirine temas ederken "Eve gitmek istediğimi de nereden çıkardın," diye sordum bacaklarımı havada çırparak. "Gitmek istemiyorum, indir beni."

Beni hala bırakmazken "Burada ne yapacaksın?" diyerek sorgulayıcı bir şekilde bakmaya başladı gözlerime.

Teması nefesimi keserken "Oturacağım," dedim yalandan. Eve gitmek istemiyordum. O pislik kesin evde olurdu bu saatte. "Atakan ne istiyor?"

Gözleri yüzümde gezinirken "Sen niye her şeye burnunu sokuyorsun?" dedi ters ters.

"Dün hayatını kurtardım ben senin," dedim saçlarımı savurup üste çıkarken. "Hem kaçırmak falan dedin, polise giderim bak."

UFAKLIK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin