6.bölüm:Açık Yaralar

245 40 3
                                    

Keyifle okuyun canımıniçleri❤️ sadece alttaki yıldızı parlatıp satır arası yorum yapıp düşüncelerinizi belli ederseniz çok sevinirim🦋 seviliyorsunuz🫀✨

Açık Yaralar

Sare Aral'ın ağzından...

Sızının en derinden hissedildiği yer kalbinizin tam ortasıdıdır.
Neden mi? En önemli damarlar kalbin ortasından geçer, en ufak duygu değişiminde bile beyin oraya sinyal gönderir hep böyle derler.

Yalan.

Nedenmi orası acır çünkü bıçağı sokan tam kalbinizin ortasını hedef alır. Bıçak saplanır, ordan çıkar , iyileşir ama yarası hep orda iz kalır.

Açık yaralar.

Sevdiğimiz insanlara arkamızı döneriz.

Güven.

İşte katil tamda onlar.

Yaralar geçti, izler geçti, insanlar geçti. Bunlardan arda kalan yürüyen bir ceset, ölü bir ruh, kanayan bir yara ve ölmek için atan bir kalp...

İşte ben tamda buydum.öyle masallardaki gibi ne uzun altın sarısı saçlarım var ne de öpsün de uyanayım dediğim bir prensim.
Çocukken masallara çok özenirdim ama insan büyüyünce anlıyor.

Kuleden kurtulmak için bir prensi beklememe gerek yok ben kendime yeterim. Bir adam gece boyu dans ettiği kızı tanımayıp kapı kapı dolaşıp insanlara ayakkabı denettirip tanıyorsa sevmesin.

Lüzumu yok.

Zehirleniceksem tanımadığım bir adam öpünce uyanmayayım bırakın şerefimle orda öleyim.
Masallar diyarında yaşamaktana gerçekle burun buruna tüm acısıyla yaşayayım çünkü eğer inanırsam tekrar unuturum ve bu sefer düşersem bir daha kalkamam.

Ben fazlasıyla yorgunum.

Maçların yapıldığı mekâna Zifir diyorduk hem insanlar arasında anlaşılmadan konuşmakda kolay oluyordu böylece. Yol boyunca Burak beni takip etmişti. Arabadan indiğimde oda tam arkama park edip yanıma geldi. Gözleri her şeyi kaydetmek ister gibi etrafı süzüyordu. Burası Barlar sokağının tam ortasında bitişik olan evlerin arasında kalan dışardan bakınca 3 katlı eski küçük ama aslında 6 kat ve devasa olan yer altı maçlarının yapıldığı yerdi. Sırt çantamı tek ozuma atıp kapıdaki Korumalara kimliğimi gösterip içeriye girip kolidorda yürümeye başladım.

"davetiyeniz olmadan giremezsiniz beyefendi"

korumalardan biri tek eliyle Burak'ın karnına bastırdı. Bu manzara neden hoşuma gitmişti. İster istemez dudaklarım kıvrıldı. Burak adama küfür ediyordu ağzından anlaşılıyordu ama sesi net gelmiyordu. Kolumdaki Saate bakınca maça 20 dakika kaldığını gördüm.

Hızlı bir şekilde yanlarına gidip burağın yumruk atmak için olan elini havada tuttum. İfademi ciddileştirip.

"benim misafirim. Sana ona böyle davranma hakkını kim verdi"
adam ellerini önünde birleştirdi.

"ama sare hanım kuralları biliyorsunuz"

"sikmişim kurallarını şimdi çekil şurdan bir daha olursa selim beyle muhattap olmak zorunda kalırsın"

adam dudaklarını birbirine bastırıp yanındaki neredeyse 3 katım olan adama baktı. Adam başını olumlu anlamda sallayınca yoldan çekildi. Burağın elini bırakıp hızlı adımlarla içeriye doğru yürümeye başladım oda arkamdan geliyordu. İki tane asansör vardı bir tanesi üst düzey yöneticiler için her kata giden. bir taneside misafirler için sadece ring in olduğu kat ve locaların olduğu kata giden asansördü.

Yangınlar Bize Mi Ağlar?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin