pt 11

267 17 30
                                    

Telefonun çalmasıyla aniden uyanan Barış,kafasını yorgan altına saldı.Telefon ısrarla çalmaya devam ettiği için bıkkınlıkla telefonu aramaya başladı.Bulduğunda kimin aradığına baktı.Uykulu olduğu için kısık gözlerini aralayarak ismi okumaya çalıştı.

"Bu saatte bir tek sen arayabilirdin zaten."

Yanında hala uyumaya devam eden Fırat'a kaydı gözleri.Hala uyanmamış olması hiç şaşırtıcı olmadı.

"Efendim,Baba.Bu kadar ısrarla aradığına göre o çok sevdiğin şirketinle ilgili bir şey olmuştur,değil mi?"

"Bu akşam beni temsilen bir yemeğe gitmelisin."

"Whoa bir dakika.Yalnız beni Savaş beyle karıştırmamış olmayasın.Zira hep o gider bu tür yemeklere."

"Barış,sen gitmelisin dediysem,senin gitmen gerekli.Kardeşin yurtdışında biliyorsun."

"Peki,ne yemeği bu?

"Şirkete geldiğinde sana dosyalar taktim edilecek.Ordan konuyu öğrenirsin.Barış,bak beni temsilen gidiyorsun.Sakın,saçmala orda."

Gözlerini devirerek cevap verdi.

"Anladım.Merak etme,uğrarım şirkete de."

Babasının telefonu asmasıyla,yatağa attı kendisini.Gözlerini kapattı.Onun için önemli olmalıydı ki kendisini arayıp,gitmesini istemiş.Saat'e baktı,9:40'tı.Kalkması gerekiyordu.Fırat,yerinden kıpırdamaya başladı.Gözlerini araladı.

"Günaydın."

"Sen neden uyanıksın,saat kaç ki ?"

"Babacığım aradığı için uyanmak zorunda kaldım.Daha erken ama."

Fırat doğrularak saat'e baktı.

"Neden aramış?"

"Şirketle ilgili akşma yemeği var akşam.Onu temsilen oraya gitmeliymişim."

"Anladım.Benim de önemli işim var zaten.Eve uğramam gerek."

Barış eğilerek Fırat'ın dudağından öptü.Kalkmak için hamle yapmak istediğinde Fırat onu kolundan tutarak yeniden kendisi çekti ve dudağından tutkulu bir şekilde öpmeye başladı.Barış da ona karşılık vermeye başladı.Ama daha sonra kendisini çekti.

"Bunun nereye gideceği belli bence.Ama benim şirkete gitmem lazım."

Fırat sonunda onun kolunu bıraktı.Barış lavaboya giderek,duş aldı.Yeniden odaya döndüğünde Fırat ayna karşısında üzerini düzeltiyordu.Barış kapıya yaslanarak,karşısında hazırlanan güzel adamı izledi.

"Sayın Savcım"

Fırat sırıtarak,ona aynadan baktı.

"Çıkıyorum ben,sana akşam için iyi şanslar."

Barış'a doğru yaklaşarak boynundan öptü.

"Teşekkür ederim.Görüşürüz."

"Görüşeceğiz."

Fırat'ı uğurladıktan sonra odaya çıkıp,üzerine beyaz t-shirt ve siyah kot pantolon,deri ceket geçirerek evden çıktı.

Şirkete uğradığında şaşıran ama saygılı gözlerle karşılandı.Şirkete pek uğramasa da,o da bir Yesariydi.Ona sunulan dosyalara baktıktan sonra konuyla ilgili bir kaç bilgi edindi.Bir savcılık şubesiyle şirketle ilgili bir akşam yemeği olacaktı.Konuya hakim olduktan sonra evine döndü.Gardirobuna bir süre baktı.

Guns & Whiskeys Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin