8. BÖLÜM: UZUN SÜREN KOVALAMACA

6 1 0
                                    

Kasım, Ahmet ve Mustafa; çoktan çocukların izlerini kaybetmiş, Adana' da bir kuyumcuda nezaret haneye girmişlerdi.
_ Ve işte uçuruma geldik kardeşlerim. Şimdi bundan sonra nasıl yol izleyeceğiz onu konuşalım.
Sadece ve sadece onlar vardı.
_ Büyük ihtimalle bizi serbest bırakacaklar. Şimdi beni iyi dinleyin. İlk önce Tarsus' a geçiş yapmak için bir otobüsün bagajına bineceğiz. Tabii Adana' dan ötesine geçen ilk aşiret biz olacağız. Peki sizce o veletler nerede?
_ İnşallah Ankara' ya gelmemişlerdir. Yoksa yandığımız gündür abi.
_ Bence Ankara'dalar. Çünkü rüyamda onları Ankara'da gördüm.
_ Lan andaval eğer rüyalar gerçek olsaydı biz şu an gebermiştik.
O sırada gelen polis memuru onlara:
_ Üç silahşörler çıkabilirsiniz, dedi.
Çok şaşkınlardı. Çünkü Kenan'ı onlar öldürmüşlerdi. Şüpheli olarak sadece onların ismi geçiyordu. Artık taksiye bineceklerdi:
_ Kardeşlerim, artık Adana' dan ötesine gitmenin yolunu bulduk. Otobüs' e gerek yok. Bir tane zengin mı zengin akademisyen uzaktan akrabamız bizleri alacak Mersin'e kadar bırakacak. Ha, bu arada bizim veletler Mersin'e kaçıyormuş. Onları sanırım öldüreceğiz.
_ Vallahi abi ben umudumu kaybettim. Dedim ya onlar Ankara' da diye.
_ Ulan şerefsiz sana mı inanayım yoksa zengin akrabamız Reşit' e mı inanayım.
_ Abi tamam sakin ol. Halledeceğiz.
Araba sonunda gelmiştir.
_ Merhabalar binebilirsiniz.
Üç kardeş arabanın güzelliğine mı yoksa Adana' dan ötesine gidebildiklerine mi şaşıracaktı acaba?
_ Toprağım sen bu kadar parayı nereden buldun?
_ Üzümünü ye bağını sorma.
_ Demek ki akademisyenlikten başka iş de yapıyorsun ha!
_ Tabii ki, arada sırada hastane geliri de elde ettiğim doğrudur. Ama kaçak bir şekilde...
_ Vay canım Adana nın ötesine geçen ilk Hakkâri li sensin. Toprağım, gerçekten Mersin de mi yaşıyorsun?
_ Evet, hem de rezidansta...
_ O ne ki?
_ Koca koca gökdelenler işte, içinde her şey var.
_ Vay be Hakkari'nin gururu.
_ Peki Mersin' den ötesi uçurum mu?
_ Yok öyle bir şey. Ankara da yaşayan arkadaşlarım bile var. Ancak bazıları benim kadar zengin değil.
Tarsus a gelmişlerdi.
_ Burası Tarsus mu? Bizim ilden bile büyük!
_ Evet ama Mersin daha büyük.
_ Gerçi hiçbiri Adana kadar büyük olmaz.
Üç kardeş Akdeniz'e hayran kaldıkça kalıyor, şaşkınlıktan küçük dillerini yutuyorlardı. Artık Mersin' e 10 km kalmıştı. İdeallerine ulaşmaya çok az kalmıştı.
Öte yandan dört kafadar da Mersin'e gelmişlerdi.
_ Sahi biz buraya niçin geldik?
_ Yakalanmamak için... Çünkü burada kimse bizi bulamazlar. Amacımız onları öldürmek...
Artık onlar intikam için ant içmişlerdi...



Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 24, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÖLESİYE MUTLULUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin