Kırık Bebek 🙋

Rose Derwa

Rose dün geceyi düşündü yatağında. Gabriel'in sözleri onu uykusuz bırakmıştı. Saat on olduğunda Rose partinin detaylarını konuşmak için yan komşusuna gitti.

Gabriel'in evi gerçekten çok güzeldi. Giriş katında sadece bir oturma grubu vardı.
- Onları evin eski sahibi bıraktı Rose. Sözleşme maddesine iyi bakmam dahil edildi.
- Eşyaların az olduğu evleri severim.
Gabriel mutfağa gittiğinde Rose onun yapacaklarını düşündü.
- Omlet veya sucuklu yumurta mı yapacaksın bize ?
- Hayır. Sarımsaklı ekmek ile güne başlarım.
Sosyal medyada aşırı popüler olan sarımsaklı ekmeği Gabriel'in elinden yiyeceği için şanslı hissetti.

Gabriel odasında bulunan iki takım elbiseyi kahvaltıdan sonra Rose'ye gösterdi. Rose ise modaya uygun olmadığı söyleyince ikisi alışverişe çıktı. Rose partiye giderken Gabriel'in en şık takım elbiseyi almasını istiyordu. Annesinin bıraktığı parayı harcama konusunda cömert davrandı. Eve döndüklerinde Gabriel aldıklarını kendi evine götürdü.
Rose ise aldığı mor elbiseyi bir kez daha giyinip aynada kendini inceledi. Harika olduğunu söyleyip elbisesini dolabına koydu.

Kremalı makarna yapan Rose yan komşusuna seslendi.
- Gabriel.
Gabriel ise eli ile susmasını işaret etti. Rose kiminle konuştuğunu bilmek için Gabriel'in can atıyordu. Gabriel geldiğinde annesiyle konuştuğu söyledi. Tabağa kremalı makarna koyan Rose merakla sordu.
- Lezzetli mi ?
- Oldukça iyi.
Gabriel'in telefonu tekrar çaldığında Rose onu arayan kişinin sevgilisi olduğunu tahmin etti.
- Bence evine gitmelisin Gabriel. Eski sevgilinin seni arıyor olmasını sindirmek istemiyorum şuan.
- Rose. Annem arıyor dedim sana.

Gabriel kalkıp gittiğinde Rose tabakları yıkadı. Mutfağı topladı. Annesinin odasına gitti. Küvetin içinde keyif yapacaktı. Bir saat kadar sıcak suda kaldı. Gabriel aklından çıkmıyordu. Annesinin dolabında bulduğu gelinliği banyodan çıkan Rose giyindi. Yaptığı saçmalık karşısında kahkaha attı. Evin zili çaldığında Rose giydiği topuklu ayakkabılar yüzünden zor yürüyordu.
Gabriel karşında gelinlik giymiş ve ıslak saçlarıyla ona bakan Rose bulmayı beklemiyordu. Uzun süre ikisi birbirine baktı. Gabriel dayanamayıp sordu.
- Bu ne kılık böyle ? Yüzün kıpkırmızı. Gir içeriye Rose. Tanrım sen sarhoş musun ?

Küvette fazla kaldığı için yüzünün kızarmış olduğunu Rose söylemedi.
- Evime niye geldin ?
- Anahtarı kaybettim.
- Masanın üstünde duruyor. Al ve evimi terk et Gabriel.
Rose yakıcı bir günah işlemiş kadar utanç duyuyordu. Kelimeler boğazına dizildi. Yaptığı saçmalık sadece kendine özgü kalmış olsaydı keşke. Hoşlandığı adamın karşısında çocukça bir şeye imza atmıştı. Gözümden akan yaşları gören Gabriel'in sordu.
- Sen niye ağlıyorsun ufaklık ? Tatlı oldun. Hadi ama şaka yaptım sana.

Gabriel'in nefesini yüzünden hissetti Rose. Gabriel onun yanağına bir öpücük kondurdu.
- Bana mahçup olmadın. Kızlar gelinlik hep sever Rose. Ayrıca çok hoş oldun.
- Gerçekten hoş oldum mu ?
Gabriel duraksadı. Rose soğuyan ellerini tutan adama baktı.
- Rose. Sen minnoş bir kızsın.
Gabriel elini tuttuğu Rose ile birlikte kanepeye oturdu.
- Bazen hepimizin gözünde bir kahraman vardır Rose.
- Sana göre olgun biri değilim. Onu mu söylemek istiyorsun Gabriel ?
- Hayır. Hepimizin kusurları vardır.

Gabriel gözlerine baktıkça Rose içindeki alevin büyüdüğü hissetti. İç çamaşırı ıslanır iken Rose dudağını diliyle yaladı.
- Çok sıcak Gabriel burası. Bir bardak su içeceğim.
Rose kalkamadı.
- Otur lütfen. Ben sana su getireceğim. Ayrıca topuklu ayakkabını çıkarır isen harika olur.
Suyu içen Rose bardağı kenara koyduğunda Gabriel diz çöktü.
- Bu dansı benimle eder misin gelinim ?
- Gabriel. Lütfen.

Gabriel telefonundan bir müzik açtı. Rose ile birlikte dans etmeye başladı. İkisinin arasında yükselen kıvılcım geceyi aydınlattı. Müzik bittiğinde Gabriel onun alnına bir öpücük kondurdu.
- Rose. Sen harikasın. Dans ettiğin için benimle teşekkür ederim.
Rose oturmak için ilerledi. Gabriel geldi ve onun beline sarıldı. Boynuna öpücük kondurdu. Gelinliğin açık olan sırtına elleriyle Gabriel dokunduğunda Rose gördüklerinin hayal olduğunu düşünüyordu.

Gelinlik boylu boyunca yerde paspas misali uzanırken Gabriel beceriksiz şekilde elleri titreyen Rose'ye yardımcı oldu. Pantolonu ve gömleğini gelinliğin üstüne fırlatıp attı. Rose annesinin odasının kapısını açtığında boynunu öpmeye çalışan Gabriel rahat durmayı hiç düşünmüyordu. Gabriel'in güçlü elleri göğüslerini sıkıp bırakıyordu. Rose yatakta erotik bir poz veriyor gibi kıvrımlı yatarken Gabriel kendini garip hissetti. Sanki ilk kez seks yapıyordu.
- Vücudun bir model kadar seksi Rose. Böyle seksi vücudun benim olacağını hiç hayal edemezdim.
Ereksiyonu büyüyen Gabriel erken boşalma yaşayacak olduğuna karar vermişti. Elini çabuk tutmak istedi.
Gülümseyerek sordu.
- Senin içinde olmak istiyorum. İzin veriyor musun ?
- Kocaman aletinin beni sevmesine ihtiyacım var.

Gabriel'in ağzı silip yutmaya başladı Rose'nin şerbetini. Çabucak hassas bölgesine ağzını Gabriel getirmişti. Ağzının yaptıkları karşısında Rose çaresiz kalmıştı.
- Elini çabuk tutmaz isen boşalmış olacağım Gabriel. Elimle defalarca kendimi sen var diye okşadım. Penisin kocaman kalınlığını hissetmek istiyorum.
İsteğini Gabriel emir bildi. Cevabıyla aletini Rose ile bütün kıldı. Rose ilk seferi olduğunu Gabriel'in bilmesini istemiyordu.
Gabriel ise anlamıştı.
- Bu oldukça sıkı ufaklık. Girdiğim en dar kokulu bal sensin.
Rose inlemeye başladığında Gabriel aletinin hepsini nihayet zirveye ulaştırmayı başarmıştı.

Sonunda Rose ve Gabriel boşaldı. Rose havai fişekleri görmüştü. Gabriel banyoya gidip Rose'ye bir havlu getirdi. Temizlenmesine yardım etti.
- Artık benimsin Rose. Mezuniyet gününde seninle evlenmem gerekiyor.
Rose şaşırdı.
- Yattık diye mi ?
- Hayır. Sana aşık oldum. Beni pencereden gözetleyen kadınım sen ol istiyorum ufaklık.

Gabriel sadece bir yıllığına gittiği üniversiteden eve dönerken yanında karısı Rose vardı. O yıl Rose sınava gitmişti. Hemşirelik bölümünü kazandı. Gabriel ilk çocuğunu kucağına aldığında mezuniyet törenine gidemedi. Rose doğuma gittiğine dair mesaj atmıştı eşine. Mezuniyet için bindiği otobüsten apar topar acile koşmuştu Gabriel.
Kızları Sally babasının gözlerine sahipti.
Sally büyümeye devam ederken Gabriel şehrin en büyük hastanesinde çocuk doktoru olarak işe başlamıştı.
Rose ise okulunu bitirmek ile uğraşıyordu.
Rose işe başladığında ikinci çocuklarına hamile kaldığını öğrendi.
- Gabriel hep senin yüzünden hamileyim.
- Yılbaşı gecesi sevişmekten dolayı dudağımı kanatan kimdi Rose ?
- Ben sadece şaraptan öyle yaptım.

İkiz kızları Arya ve Maya doğduğunda Rose daha çocuk yapmayacak olduğuna karar vermişti. Gabriel ise üç çocuğuna dördüncü eklensin istiyordu. Nihayet Rose ağlayarak yanına gelmişti.
- Hamileyim.
- Aşkım ben mutluyum. Çocuklara iyi şartlarda bakıyoruz.
Gabriel'in annesi üç torununa misler gibi bakıyordu. Rose ise haftasonu olunca kayınvalidesi ile alışverişe gidiyordu.
Dördüncü çocukları Juan doğduğunda Rose annesini doğuma çağırmıştı. Rose için en büyük sürpriz ise doğuma gelen babası olmuştu.

Anne ve babası çocukları severken Gabriel karısına çorba götürdü.
- Rose. O günü hatırlıyor musun ?
- Hangisi günü ?
- Seni gelinlikle gördüğüm günü.
- Evet.
- O gün benim olduğunda söz vermiştim kendime Rose. Hep güller açacaktı yüzünde.
- Sözünü hep tuttuğun için teşekkür ederim kocacığım.
Rose eşinin uzattığı çorbadan bir yudum almıştı. Çorba oldukça tuzsuz olmuştu.
- Beğendin mi ?
- Gabriel tuzu az ama sorun değil. Benim hayatımın en güzel lezzeti senin bana bakarken gülümseyen ışıltılı gözlerin olacak.
- Rose. Beni böyle yapan senin muhteşem kalbin sevgilim.

Gabriel'in çorbasını Rose bitiremedi. Çünkü; aşk onların dilinde kıvamını almıştı çoktan.