2166 gün önce - 31 Aralık 2012
Yedi gencin hepsi bu sefer Seokjin'in evinde toplanmaya karar vermişlerdi. Günlerden pazartesi, saat akşam on otuz sekizi gösterirken Taehyung ve Jimin, içtikleri alkolün etkisi ile fazlaca gülüşerek sohbet ediyorlar ve Jungkook da köşesinde sessizce oturup ortada dönen kaotik ortamı seyrediyordu. Zira akşamdan beri abisine yalvarmasına rağmen küçük bir yudum dahi içmesine izin vermemiş bu yüzden de keyfi kaçmıştı. Herkes yanındaydı ve abisi zaten hiçbir zaman sarhoş olmazdı bile. Neden izin vermediğini anlamıyordu. Küsüp köşesine çekilmişti bu yüzden de.
Yoongi, saatlerdir oturduğu yerden kalkmayarak surat asan Jungkook'un yanındaki boşluğa kendini bıraktığında, yoğun alkol kokusu küçük olanın burnuna çarpmıştı hemen. "Sen neden katılmıyorsun bize?" Jungkook kollarını birbirine kavuşturup dudaklarını büzmüştü. "Yaşım tutmuyor, hyung." Yoongi hafif çakırkeyif kıkırdadığında bu, Jungkook'un daha da somurtmasına sebep olmuştu. "Namjoon haklı ama Jungkookie, daha yaşın alkol almak için çok küçük." Göz devirmeden edememişti. "Hyung ilk kez alkol aldığında kaç yaşındaydın?" Öylesine sohbet etmek için sormuştu bu soruyu aslında, alacağı cevaptan habersiz. "Sanırım on beş, on altı yaşlarında falandım." Yeşil saçlı olan düşünüyor gibi yaptıktan sonra cevapladığında Jungkook zaten büyük olan gözlerini iyice kocaman açmıştı. "Hyung!" Yoongi anlamayarak baktı yanındaki çocuğa. "Hyung ben kaç yaşındayım?" Beyaz tenli olan kaşlarını çatarak baktı. Bilmediğini fark etmişti ancak çaktırmak gibi bir niyeti de yoktu. "Kore yaşına göre on yedi oldum ben." İşte sebep yoktu hiç. En azından bir bardak içebilirdi. "Gece boyu ısrar edeceksin değil mi?" Yoongi bıkkınlıkla sorduğunda Jungkook, hyungunun gözünde pes etmeye yakın bir ifade görmesiyle heyecanlanmıştı. "Hyung, sadece bir bardak. Söz veriyorum başka içmem hiç. Abime de söylemem." Cümlelerini nefessiz sıraladığında Yoongi gardını indirmişti bile. Son zamanlarda Jungkook'a karşı fazla güçsüzdü. Namjoon'dan gizli bu çocuğa verdiği tavizlerin haddi hesabı yoktu. "Pekala, sadece tek bir bardak soju. Başka bir şeye izin veremem. Benim sorumluluğumdasın." Jungkook heyecanla el çırptığında abisinin dikkatini çekmiş ve esmer olan kaşlarını çatarak bakmıştı kardeşine. Yoongi'yi ikna ettiğini ve gizli gizli içki içeceğini anlamak zor değildi ancak arkadaşına güvenmeyi seçmişti. Yoongi, çoğu olayda kendisinden bile daha olgun düşünebilen ve olaylar karşısında soğukkanlılığını sürdürebilen biriydi.
Yoongi orta sehpada dağınıkça duran şişelerin ve abur cubur paketlerinin arasından bitmemiş bir şişe ve temiz bardak alarak küçüğünün yanına oturmuştu tekrardan. "İlk içkini benimle birlikte içiyorsun, ömür boyu hatırlayacaksın bu anı." hafif alayla karışık söylese de söylediklerinde tek bir yanlış yoktu. Jungkook, Yoongi ile yaptığı hiçbir şeyi zaten hiç unutmuyordu. "Hyung," dedi bu yüzden. Bu gerçeği büyüğünün de bilmesine izin verecekti. "Zaten bir şey seninle yaptığımda hep unutulmaz oluyor ki." gülümseyerek söylemiş ve Yoongi'nin uzattığı küçük soju bardağını almıştı eline. Cümlelerinin Yoongi üzerindeki etkisini bilmiyordu tabii. "Nasıl içmeliyim şimdi?" Heyecanlanmıştı. "Tek yudumda iç." aldığı öneri ile bardaktaki saydam sıvıyı midesine gönderdiğinde yüzünü buruşturmuş ve öksürmeye başlamıştı. "Ama bu acı!" Yoongi kahkaha atıyordu şimdi. "Sen nasıl bir tat bekliyordun ki?" Jungkook ağzındaki tat yüzünden titremişti. "Bilmiyorum ama siz çok lezzetli bir şey gibi içiyordunuz."
"Verdiği keyif birkaç bardak sonra anlaşılıyor zaten, bu sadece fragman." Jungkook'un parmakları arasında tuttuğu küçük bardağı almış ve bir daha doldurmuştu. "Bir bardak demiştin?" Jungkook şaşkınca sorduğunda Yoongi bardağı shotlamıştı bile. "Sana bir bardak zaten, bu banaydı." Jungkook ısrar etmek istemiyordu. Yoongi'yi pişman etmezse gecenin ilerleyen zamanlarında birkaç bardak daha içebileceğini düşünüyordu. "Ben doldurayım mı senin bardağını da o zaman? Sen bana doldurmuştun." Jungkook şişeye uzandığında Yoongi şişeyi küçüğüne verip bardağını uzatmıştı.
Saat gece on biri yirmi üç geçiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberries and cigarettes | yoonkook
Fanficyaz akşamları küçük balkonumuzda oturur, o sigarasını içerken ben de çileklerimi yerdim. yıldızlar şahitlik ederdi güzelliğimize. belki de onlar da yakıyorlardı bir sigara, bizim kadar güzel olamadıkları için. bir yaz gecesinde hava hafiften puslu...