Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-
Jungkook bunu beklemiyor olacak ki aniden geri çekilip kapıya gitti. Taehyung'un yüzünde ise yaramaz bir gülüş belirdi.
Utanmıyordu. Taehyung flörtten veya cinsellikten utanmazdı. Hoşuna giderdi böyle şeyler. Daha önceki partnerleri sıkça ne kadar arsız olduğundan bahsederdi ona.
"Pizza söylemiştim. O gelmiş." dedi, Jungkook elindeki kutuları işaret ederek. Ortamı böldüğü için kuryeye huysuzluk yapmış, kötü kötü bakmıştı. Yine de bahşiş vermeyi ihmal etmemişti.
Taehyung elindeki kutulardan birini alırken "Bence sen ikisini birden yiyemezsin. Ver birini ben yiyeyim." dedi.
Bir tanesini ona aldığını söylemedi, Jungkook. Bilmese de olurdu. Taehyung'un günün çoğunda eve uğramadığını ve yorgun olduğu için yemek yapmayacağını tahmin ediliyordu. Hazır akşam da kupa ve kargo bahanesiyle ona geleceğini bildiğinden ufak bir jest yapmıştı.
Taehyung ise Jungkook'un yemek konusunda iyi olduğunu bildiği için faydalanmak istemişti.
"Al bakalım." Jungkook bir kutuyu onun önüne, diğerini kendi önüne aldı ve sessizce yemeye başladılar. Az önce, o baştan çıkartıcı anları yaşamamış gibi karşılıklı pizza yediler.
"Seni yaklaşık bir yıldır tanıyorum." diye başladı söze, Jungkook. "Ne zaman yemek yapmaya üşensen soluğu benim yanımda alıyorsun."
"Çünkü sen güzel yemek yapıyorsun. Ben beceremiyorum. Ayrıca biz hem komşuyuz hem de arkadaş, o kadarını yap." dedi.
Jungkook ise ne dediğini pek anlamamıştı çünkü gözü pizzanın üzerine döktüğü baharattan kızarmış ve sürekli kıpırdayan dudakları incelemekle meşguldü.
Boğazını temizleyerek kendine geldiğinde henüz iki dilim yediği pizzasını kenara itip tekrar gözlüklerini taktı. Bilgisayarı tekrar kucağına alıp çalışmaya başladı.
Taehyung yaklaşık on dakika sonra kendi pizzasını bitirdi. Ancak henüz doymamıştı.
Elini uzatıp "Seninkini de alabilir miyim? Yemiyorsan." dedi, tatlılıkla.
Jungkook kafasını sallayarak onay verince Taehyung hiç beklemeden pizzayı önüne alıp yemeye başladı.
Ona fark ettirmeden güldü, Jungkook. Bazen bebekler gibi tatlı, bazen de şeytan kadar sinsi oluyordu ve Jungkook, onun iki haline de bayılıyordu.
Taehyung, Jungkook'un yemediği pizzayı da bitirince kutuları alıp ayağa kalktı.
"Ben gidiyorum. Kupanı bıraktım, kargomu da aldım. Bu kutuları da senin yerine çöpe atacağım, teşekkür gibi düşün."
Jungkook sevimsizce güldü. "Neden hemen gidiyorsun? Yeşil çay yapacaktım ben sana."
Taehyung yüzünü buruşturup "Ciddi bir şey diyecek diye bekliyorum ben de." diye söylenerek gitti.
Jungkook, sarışının ardından kapalı kapıyı gülümseyerek izledi.
-
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
