APPROACH•TAEKOOK+18

~Haketti~

Merhabaa~
Üzgünüm yazamıyordum ve sizi daha fazla bekletmek istemiyorum o yüzden bu yeni bölümü atıyorum<33
İyi okumalar~~

**
Jungkook'la yürürken ona bakıyordum çaktırmadan. Bütün yolu sessiz geziyorduk. Konuşmadığı için ben sormaya karar verdim. "Jungkook?" Dediğimde bana döndü. "Evet?"

"O çocuğu niye dövdün? Dövmek de...az kalsın ölüyordu...." Dediğimde sırıttı. "Ölmeyi hakediyordu" dediğinde gözlerimi kıstım. "O çocuğu tanıyor musun?" Diye sorduğunda kaşlarımı çattım. "Hayır? Neden?" Dediğimde başını ağır ağır olumlu anlamda salladı ve önümde durdu.

Ellerini kalçalarında tuttu. "O çocuk seni arıyordu Taehyung'cum" dediğinde kaşlarım daha da çatıldı. "Ne? Ben onu tanımıyorum ama?" Dudaklarını büzüp gözlerini kıstı. "Evet o sizden hoşlanıyormuş da" dediğinde tek kaşım havalandı. "Da?"

"Neden sizce? Bir şey yapmış olamazsınız? Çünkü tanımadığınız adama aşık mı olunur?" Dediğinde sorularda boğuldum. "Jungkook yapma böyle kendimden bile şüphelendim... Ama ben bir şey yapmadım ve onu tanımıyorum" dediğimde yutkundu.

"Evet ben de işimi hallettim" dediğinde sırıttı. "Bunun için mi??" Dediğimde başını olumlu anlamda salladı. "Evet?" Dedi ve kızar gibi oldu. "Tamam tamam sen de kıskanç ola biliyor muşsun" dedim ve gülmeye başladım. "Gülme! Hem ne kıskanması??" Dediğinde daha çok güldüm. "Ay dur gülmekten öleceğim"

"Gülmekten değil Jungkook'tan öleceksin evet!" Dediğinde elimi sallayıp gülmeyi durdurmaya çalıştım. "Ödeştik" dediğimde kaşlarını çattı. "Yarın bir yere götüreceğim seni ne dersin?" Dediğimde dudaklarını büzdü. "Okul?" Dedi ve kendisi de devam etti. "Siktir et okulu. Gidelim" dediğinde kıkırdadım ve sarıldım ona.

Geri çekildim ve ona el salladım. "O zaman yarın görüşürüz tavşan" dedim ve gittim. Çok heyecanlıydım. Hemen yarın olsun istiyordum. Hediyeleri vermek istiyordum.

**
Eve geldiğim gibi masamın çekmecesini açtım. Şükürler olsun hediyeler yerindeydi. Çekmeceyi kapattım ve anahtarı çevirip kilitledim. Yarın Jungkook'un eline gideceksiniz. Ehehee.

Yatağa atladım. Çok heyecanlı ve mutluydum. Artık vereceğim. Doğru yeni yıl bitti ama Jungkook için almıştım ve onları verecektim. Evet.

Pikeyi açıp içine girdiğim gibi üstüne çektim. Uyumaya çalıştım. Yarın özel günümüz olacak.

***
Yarın sabah uyandığım gibi yataktan fırlayarak kalktım. Kapıyı açıp banyoda gittim. Elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi bembeyaz olana kadar sertce fırçaladım. Evet garip çünkü biz vampiriz. Banyodan çıktığım gibi odams geri döndüm. Dolabımı açtım.

Beyaz gömlek, siyah pantolon götürdüm. Aşağı rafda siyah kutuyu çıkardım ve içinden yeni aldığım siyah ayakkabılarımı çıkardım. Onları da yatağımın yanına koyduğum gibi masaya doğru gittim. Jungkook uzakda kaldığı için onlara öğlene ukaşırım. Oradan da güzel yere giderken akşam olacak tam istediğim gibi.

Giysilerimi giydiğim gibi ayakkabılarımıda ayağıma geçirdim. Aynaya yaklaşıp siyah saçlarımı düzelttim. Masanın diğer çekmecesini açtım. Lipbalmımı götürdüm ve dudaklarıma sürdüm. Çilekli lipbalmı mmhhh. Kırmızı vampir dudaklarıma.

Dudaklarımı bir birine bastırdığım gibi lipbalmı geri koydum. Parfümümü de boynuma sıktım. Güzel kokmak istiyordum.

Kendime aynadan baştan ayağa baktım. Vay... Çok harika olmuştum. Çekmeceyi açtım ve hediyeleri çıkardım. Kutuyu cebime yerleştirdim. Vampir tavşanıda elimde götürürdüm.

Evden çıktığımda Jungkook'a söylemiştim. O da hazırdı. Çok heyecanlıyımm...

**
Evine vardım. Kapıyı tıklattım. Jungkook kapıyı açtığında ağzım kocaman açıldı.

Kahve renkli saçları taranmış, lipbalmlı dudakları, mavi gömleği ve kahve pantolonuyla karşımdaydı. Ağzımı sulandıracak kadar güzeldi...

"Ha-hadi gidelim" bu güzellik karşısında kekelemeden edemedim. Kendine gek Taehyung bu günün içine batırma!

Arabaya bindiğimiz gibi Jungkook aynaya baktı. Yüzü üzgündü. "Bir şey mi oldu?" Dediğimde bana döndü. "Az sürdüm yaa" dedi ve dudaklarını gösterdi. Yutkundum ve sadece baktım. Elini gözümün önünde şıklattı. Elimle yüzünden tuttum ve dudaklarına yapıştım. Alt dudağını emdiğimde gecikmeden üst dudağımı yakaladı.

Geri çekildiğimde gülümsedi. "Şimdi az sürmedin" dedim ve göz kırptım. Arabayı çalıştırdım ve yola koyulduk.

**
Akşam olmuştu. Deniz kenarında yere uzanmış yıldızlara bakıyorduk. Jungkook gülümseyerek yıldızları izliyordu. Ben dudaklarımı kemiriyordum ve nihayet cesaret alıp konuştum. "Jungkook"

"Efendim?" Dedi ve başını bana çevirdi. Oturur pozisyona geçtiğimde dikkatle beni izliyordu. "Sürprizimi vereceğim" dediğimde gülümsedi ve o da oturur pozisyona geçti.

Vampir tavşanı ona uzattığımda ağzını iki eliyle kapattı. Çok sevdiği tepkilerinden anlıyordum. Çok tatlıydı. Fazla hem de.

"Vay canına Taehyung..." Dedi ve tavşana baktı. "Vampir tavşan olarak ikimizi düşündüm" dediğimde gülümsedi ve kollarını boynuma dolayıp sarıldı. "Teşekkür ederim yaa" dedi ve geri çekildi. "Daha bitmedi" dediğinde kaşlarını çattı. "Bir şey daha mı var?" Dediğinde gülümseyerek başımı onu onaylarcasına salladım.

Kutuyu cebimden çıkarttım. Heyecanla beni izliyordu. Kutuyu titreyen ellerimle açtığım gibi ona gösterdim. Ağzı açık bana bakıyordu. Gülümsedim ve elini uzatması için kaş göz işareti yaptım. Elini şokla uzattı. Minicik sıcak elini tuttum ve yüzüğü parmağına takdım.

Diğerini de o titreyen elleriyle benim parmağına takdı. "Taehyung...cidden çok teşekkür ederim..seni haketmiyorum ben.." dediğinde işaret parmağımla dudaklarını durdurdum. "Şşhh bir daha duymayacağım" dedim ve parmağı geri çektiğim gibi ensesinden tutup onu kendime çektim.

Dudaklarına yapıştığımda saçlarımdan tuttu. Üstüne çıktığım için sırtı yere çarptı. Şimdi üstünde onu öpüyordum...

**
Bölüm nasıl olmuş? Evet en azından Taekook'um mutlu olsun:)
Sağlıklı kalın ben kaçar;))

-ZeynepXx