SEN DEĞİŞTİREBİLİRSİN

60 7 0
                                    

Hayır aslında ortada bişey yok bilmiyorum ya Emma sen sevdiğin şeylerden bahsedermisin Daniel.

Benmi uykuyu severim o olurmu dedim Emma yaaa Daniel off dedi ya tamam kızma Emma ben antika ile uğraşmıyorum ama bende antika bir sandık var.

Şuan şehir merkezindeki büyük antikacıda istersen yarın gidelim alalım koleksiyonuna ekle Daniel sen ciddimisin dedi tabiki ciddiyim neden ciddi olmayayım demem ile boynuma atlaması bir oldu bir an dengemi kaybettim ve üzerime düştü dudaklarını bi an hissettim ikimizde kızarmıştık.

Emma üzerimden kalmak istersen haber ver olurmu dememle fırladı çok meraklı değilim Daniel kalkıyorum abartma.

Noktayı koydu bir an hey Emma çok sinirlisin şaka yaptım üzerimde tepinebilirsin alındım küçük bey demesiyle parladım şimdide bana çocuk muamelesi yapıyorsun Emma şuan öylesin Daniel kabullenmek zorundasın.

Karşılıklı tripleşmiştik bana iyi gelmemişidi ama Emma bundan baya zevk aldı yüzü gülmüştü.

Sesleri Emmanın annesi duymuş olmalı ki koridorun köşesinde bize bakıp gülümsemişti Emma fark etmemişti ben görüncede gitmişti.

Daniel senin odan burası diyerek omzuma değen eli ile kendime geldim teşekkür ederim Emma dedim iyi geceler Daniel dedi ve üşür isen dolaptan üzerine bişeyler al Daniel hastalanmanı istemeyiz dimi dedi tatlı bir gülümseme ile gitti.

Sabah odamın kapısının çalınması ile fırladım ilk saate baktım saat öğlen olacak neredeyse 10:40 olmuş kapıdan müsaitmisin Daniel diye seslendi Emma üzerimde eşofmanlarım vardı evet Emma müsaitim dedim.

Kapının arasından masumca bir bakış attı ve içeri geldi hey Daniel bugün çalışma akşam bahsettiğin sandık için sehir merkezindeki antikacıya gidelim olurmuki Emma işler yoğun baban kızmasın sen onu bana bırak Daniel ben babamla konuştum.

Ama sen planlamışsın bana neden sordunki yaa Daniel babam Daniele sor dedi yani yetki sende diyerek dalgasınıda geçmişti olur Emma tamam Daniel kahvaltını hazırlatıyorum istersen odana göndereyim Yooo hayır hemen geliyorum.

Üzerime dar bir tsort bedenimin tüm kıvrımlarını gün yüzüne çıkarttıyordu tsorttün rengi siyahtı ve altına patlıcan rengi bir pantalon giyerek tamamladım aşağı inmeye hazırım kapıya yöneldim.

Kapıya ulaşamadım önümde görünmez bir duvar var gibiydi sağa sola hareket ederek baktım sanki bi kafes içine girmiş gibiydim neler oluyor böyle diyerek telaşa verdim sesimi çıkartmazdım kimseye anlatamam bi ara duvara itildim baya sert itildim kolum açıdan sızlıyordu.

Sağa sola hareket etmeye çalışıyorum olmuyordu iki duvar arasında sıkıştırılmış gibiyim bileklerimin tutulduğunu hissediyorum sert bir tepki vererek çırpınıyorum canım yanmaya başladı sesimi çıkartmazdım çıldırmış gibi hareket ediyorum deli olduğumu düşünebilirler.

Kollarımdan havaya kaldırıldım ne oluyor böyle diyerek düşünüyorum kollarım morarmaya başladı sıkılmasının şiddeti git gide arttı artık dayanabileceğimi sanmıyorum dişlerimi sıkmaktan dişlerimi kırma noktasına getirmiştim artık dayanamadım acı çığlıklarımın ses duvarını aştığını biliyorum artık yeter diye bağırmaya başladım.

Gözlerimin yaşardığını hissediyorum göz yaşlarım ben havada asılı bir haldeyken yere damlıyordu acı dayanılmaz bir hal almıştı kapının zorlandığını fark ettim kulaklarımın çınladığını hissediyorum son kez yeter diye bağırdım ve gözlerim karardı kulağımın içinde savaş vardı adeta kelimeler tekrar tekrar yankılanıyor.

SandıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin