2.Bölüm

340 25 19
                                    

30 HAZİRAN 2021

Üzerimdeki ağırlık ile yeni bir güne uyandım. Uyandım uyanmasına fakat gün henüz aymamış ve ben insanların hayatını kurtarırken, kendimi ve elbiselerimi malesef ki Burcu’dan bir türlü kurtaramamıştım.

Gece tek başıma yattığım yatağımda şimdi 
Burcu hanım hükmünü sürdürürken, kolları ve bacaklarıyla da ahtapot misali bana sarılıyordu. Üstelik üzerinde, henüz giymeye kıyamadığım kırmızı elbisem vardı. 

Burcu’nun kollarından kurtularak hızla lavaboya girerken, aynadaki yansımama  bakarak gülümsedim. İçimdeki heyecan ve mutluluk sanki gözlerime yansımıştı. 30 Haziran 2021 'Genel Cerrahi Uzmanı Ladin AKSUNGUR' olarak bugün görevime resmi olarak başlıyordum.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesini birincilikle bitirdikten sonra asistanlığa hemen başladım. Tezimi henüz bir yılda bitirip savunmamı da yaparak uzman olarak görevime başlama vaktim artık gelmişti.
Yirmi sekiz yaşında bir kadın olarak herkes başarılarıma gıptayla bakarken, ben ise aynaya baktığımda sadece geçmişimde ki kayıplarımın acısını görüyordum. 

Gözümden akan bir damla tuzlu su yanağımdan bir yol çizerek yere düşerken, içimden gururla; ‘başardım baba, Ladin’in doktor oldu’ diye, acı bir şekilde tebessüm ettim.

Hızla elimi yüzümü yıkayarak lavabodan çıkarken, yine odama doğru geçtim. Bu defa dolabımın kapaklarını sessiz bir şekilde açarak hızla üzerimi giyinirken, ayriyeten içinden bir tane de pijama takımı çıkardım ve yine aynı sessizlikle Burcu'yu fazla rahatsız etmeden üzerini hızla değiştirdim. Hem bu duruma alışık hemde uykusu ağır birisi olduğundan dolayı gram rahatsız olmazken, bu haline tebessümle karşılık verdim. Kırmızı elbisemi kenara koyarken bu defa Burcu'nun üzerine ince bir pike örterek geri çekildim.

Sanırım bu hayatta en borçlu olduğum kişilerden birisi de, Burcu'ydu.. 

Ben bu eve temelli bir şekilde geldiğimde, daha henüz yedi yaşındayken, Burcu ise sadece on iki yaşında bir kız çocuğuydu. Yaşadığım travmalar sonucunda bana hem abla hemde dost olmuş, belki de benim yüzümden erken yaşta olgunlaşarak bana gerçek bir abla olmak zorunda kalmıştı. Burcu, Ahmet amcam ve Sevilay teyzemin kızlarıydı. Otuz üç yaşında, ülkenin en iyi ve belki de en güzel moda tasarımcılarından birisiydi.

 Otuz üç yaşında, ülkenin en iyi ve belki de en güzel moda tasarımcılarından birisiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu defa guruldayan mideme kulak vererek odadan hızla çıktım. Mutfağa doğru giderken koridorun sonundaki misafir odasının ışığını açık görünce, merak ederek adımlarımı önce oraya doğru yönelttim.

Hafif aralık olan kapıdan içeriye doğru baktığımda ise Sevilay teyzem ellerini açmış dua ediyordu; “Allahım, çocuklarımın sağ salim dönmesini sağlayıp bana bağışladığın için sana sonsuz şükürler olsun..” 
Sevilay teyzemin duasına içten bir şekilde tebessüm ederken, rahatsız etmemek için  sessiz bir şekilde geri çekilip bu defa adımlarımı mutfağa doğru yönelttim.

KAOS 'Lidan'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin