Medya; Kuntay Karahan
Yazgı'dan Devam
Saçlarımın arasında gezen bir şeyler hissediyordum.
Lan! Böcek falan değildir dimii!
Ay ben ölürüm korkarım.
Aç gözlerini
Açabilsem açarım zaten salak. Gözlerime öküz oturmuş gibi ağır. Açamaya gücüm yok.
Yattığım yerde hareketlilik olduğunu hissettim. Allahım bu kim şimdi, off off kimseyi çekemem ben yaa.
Zaten dün baba tarafı ile tanışmak beni çok yor...
Lan! Doğru, dün.
Nasıl unuttum ben, dün sik kafalı semih ile boğuşuyorduk. Sonra kapı açılmıştı ve büyük bir kargaşa oldu.
"O... ona bir şey yapmamış dimi?" Bu ses kuntay'a aitti.
Bir şey derken? Neyden bahsediyordu? Zaten olan olmuş baksana pertim çıkmış daha ne olsun.
"Hayır... şükürler olsun ki hayır. Kuzey anlattı, o piç amacını gerçekleştiremeden, kuzey yetişmiş." Bu ses de koralcığıma aitti.
Sanırım onlar, semih'in yapmaya çalıştığı tecavüz girişiminden bahsediyorlardı.
"Kuzey nasıl farketmiş?" Bu ses kadem'e aitti.
"Sikik herifin yokluğunu biz nasıl farkedemedik." Bu ses de Kerem'in.
"Kuzey, Karaca gittikten bir dakika sonra o itin de yanlarından ayrıldığını söyledi. Karaca'nın da yokluğu uzun sürdüğü için endişelenip kontrol etmeye gitmiş. Bizim kata geldiğinde... Karaca'nın bağrışlarını duymuş." Dedi, koral. Sesinde ki o korkuyu hissetmiştim.
"Ya... Ya kuzey yetişmeseydi o zaman... o zaman ne olurdu düşünmek bile istemiyorum." Bu kokoş'un sesiydi yani kıvanç'ın. Sesi titriyor muydu onun?
Yaa çen korktun mu çennn.
Diyene bak
"Yeter! Kapatın konuyu." Kuntay bey sanki bu konuyu siz açmamış gibi davranıyorsunuz.
Artık gözlerimi açmam gerekiyordu. Sanki kuntay'ın bağırışına uyanmış gibi mırıltılar çıkarttım.
Zor da olsa gözlerimi yavaşça araladım, güneş ışığı 'selamün aleyküm' diyerek gözüme saldırıyordu mübarek.
Abim hızla yanıma geldi. "Fıstığım, iyi misin? Nasıl hissediyorsun kendini."
Bok gibi!
Öhöm öhöm neyse dur.
"Ku.. kuzey nasıl? Eli kesilmişti." Sesim kısık ve hırıltılı çıkmıştı, konuştuğumda da boğazımda sızlama hissediyordum.
Allah'ın cezası semih!
"Dur dikkat et," beni yavaşça oturur pozisyona getirdi. "Kuzey iyi elinde çok derin bir kesik yok endişelenme." Demesi ile kafamı onaylarcasına salladım.
Etrafıma baktığımda, koralcığım'ın odasında olduğumu farkettim.
Abi tayfası da tam kadro burdaydı hepsi gözümün içine bakıyordu."Ben buraya sen mi getirdin abi?" Çünkü dün biri beni hoppala diye havalndırmıştı, inşallah diğerleri almamıştır beni.
"Hayır fıstığım, seni Kıvanç aldı. Odama götürmesini söylemiştim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abilerim Mİ?? Ben Hangi Kitabın İçindeyim?
Novela JuvenilYazgı Güneş, birden fazla işte çalışıp sefil yaşamında hayatta kalmaya çalışan bir genç kız. Ta ki o ana kadar. Talihsiz bir ölümle, Kendini okuduğu bir kitabın içinde buluyor. Kitabın başrol kızı Karaca, yazgı'dan kendi yerine geçmesini, kendisini...