Yeni yılınız sağlıklı, huzurlu veeee paralı geçeeeer! *son kısmı yüksek sesle ve konfeti patladığını düşünerek dillendirin*
Keyifli okumalar♡
Yazgı'dan Devam
Yemin ederim fenalık geçireceğim.
Bayılacak ya da etrafa kusacağım. Dur... kusamam ki! mide boş mide! ne zamandır yemek yemedim ben? tansiyonum yerlerde sürüklenip, yemek diye bağırıyor.
Bıkkınca nefes verdim, "Hiç öyle bakma bana," dizlerimi iyice kendime çekip, "zorunda kalırsam seni yerim! Mideme birisini kurban etmem gerek. Bu kutsal görev de her an sana düşebilir."
Yerde ki kalın dalı alıp yüzüme yaklaştırdım. "Ne kadar yapış yapış olsanda, doğada hayatta kalmamı sağlayacak besin sensin, zülfü. Herşeye hazırlıklı ol." Dalın üstündeki salyangoz zülfü, gözlerini iki tarafa eğerek bana baktı.
"Hiiiç masum hareketler yapma. Bize etki etmez bu sevimli ve sümüklü hareketler." dediklerimi anlamış gibi kafasını kıvırdı ve kabuğuna saklandı. "Küçük bir dal yardımıyla seni oradan çıkartmam üç saniyemi alır." Tamam belki üç deği, ama en kısa sürede çıkarabilirim.
İyice manyağa bağladın
Açım ben aç aç! Şu ana kadar ayakta durabilmek bile benim için bir mucize.
Yaslandığım ağaç gövdesinde biraz daha kıvrıldım.
Murat abi ile ayrıldıktan sonra diğer tarafa, ağaçların sık olduğu yöne koşmuş ve adamları da peşime takmıştım. Uzun kaçış sonrası bir ağacın koca gövdesine saklanıp yapraklarla kendimi gizlemiştim, küçük böcek ya da örümcek olmaması için dua ederken bi yandan da şu salyangoz ile uzun süredir muhabbet edip Yemeğim olması konusunda onu ikna etmeye çalışıyordum, ya da kendi kendimi mi ikna etmeye çalışıyordum emin değildim.
Birden hapşırdım, çıkan ses boş ormanda yankılandı. E Sürekli yüzüme başıma her yerime su döktükleri için, kurumadan tekrar aynı şeyi yaşıyordum ve ne kadar yaz ayında da olsak ormanın içi soğuktu. İnşallah bunun üstüne bir de hasta olmam.
Dikkatimi tekrardan zülfüye odakladım, "Şşşt, saklanma bakayım." Salyangozu elime aldım, boşta kalan dalı geri yere bıraktım ve salyangozu hafif havaya kaldırarak saklandığı delikten ona baktım. "Tamam karın doyurmazsın ama en azından şu tansiyonu düzenlersin." Parmağımla çıplak kalan kısmına hafifçe dokundum. "Şimdi kusucam ha!" Elime gelen vıcık vıcık sıvısını ağacın gövdesine sildim.
Niye dokunuyorsun o zaman?
Nasıl dişlerimle ezerim diye dokusunun nasıl olduğunu öğrenmek için dokundum(!)
Kulağıma ilişen hışırtı sesleriyle gerildim. Beni bulmuş olabilirlerdi, zülfü'yü avucumun içine sakladım ve yavaşça olduğum yere biraz daha sindim. Kafamı hafif çıkartıp gizlice sesin geldiği yöne baktım. Görünürde kimse yoktu, ya da görünürde o takım elbiseli şeytan pislikler yoktu demeliyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abilerim Mİ?? Ben Hangi Kitabın İçindeyim?
Ficção AdolescenteYazgı Güneş, birden fazla işte çalışıp sefil yaşamında hayatta kalmaya çalışan bir genç kız. Ta ki o ana kadar. Talihsiz bir ölümle, Kendini okuduğu bir kitabın içinde buluyor. Kitabın başrol kızı Karaca, yazgı'dan kendi yerine geçmesini, kendisini...