Hepimiz Baji'yi hastaneye taşıdıktan sonra Ken-chin sürekli telefonunda yazışıp gülümsüyordu. Bu ciğerlerimdeki çiçekleri arttırıyor gibi hissettiriyordu. Bok gibi bir his. Daha sonra dayanamayıp tuvalete koştum. Boğazımdaki çiçekler artık çok daha fazla çıkıyordu. Napacağımı bilmiyorum. Tuvaletten çıktığımda Ken-chin'i Emma'yla birlikte gördüm. Sanki birbirleriyle flört ediyorlar gibiydi. Kıskançlık beni boğuyor, damarlarımdan öfkeden başka hiçbir şey akmıyordu. Ben orda arkadaşım için beklerken sevdiğim adamın kız kardeşimle flört etmesine dayanamadım ve ikisinin yanına gidip Emma'ya tokat attım. Tokat attıktan sonra hiçbir şey yapmadım sadece öylece durdum. Bunu gören Ken-chin de bana tokat attı ve Emma'nın acıyan yanağını okşamaya başladı. O anki üzüntü ve öfkenin birleşmesi ile göz yaşlarımı hissetmeye başladım. Oradan sert adımlar atarak uzaklaşmaya başladım. Eve geldim kapının yanında diz çökerek ağlamaya başladım.
Aradan 2-3 saat geçmişti dışarı çıkıp hava almak için odamdan çıktım. Dışarı çıktığımda Ken-chin'i ve Emma'yı gördüm. Ken-chin beni gördüğünde hemen yanıma geldi "Mikey konuşmamız gerek." dedi.
"Deneyelim demiştin!" Bunu derken göz yaşlarımı tutamıyordum. "Üzgünüm Mikey. Ben galiba Emma'dan hoşlanıyorum.". Ne yani dediği onca şey yalan mıydı? Hayatım bir yalan mıydı? Onu daha çok dinlemek istemedim ve hemen odama gittim.Sabah olduğunda okula gitmek için hazırlandım. Okulun girişinde iken Ken-chin'in Emma'yı yanağından öptüğünü gördüm. Sanırım ben uyurken Ken-chin, Emma'ya aşkını itiraf etmişti. Emma da bunu kabul etti. Ciğerlerimdeki çiçekler artık fazla büyümeye başlamıştı. Artık bunun bir anlamı kalmadığı için ameliyat olmalıydım sanırım. Ya da aşkımdan ölmeliydim. Sınıfa girdiğimde sırama oturdum ve defterime rastgele şeyler çizmeye başladım. Tenefüste iken okulun görünmeyen bir yerlerinde Ken-chin ve Emma'yı öpüşürken gördüm. Artık tamamen çaresizdim.
Aradan 2 gün geçti. Nedense artık çicekler çıkmıyordu. Yoksa Ken-chin bana âşık mı olmuştu? Ama o Emma ile sevgili. Bu nasıl olabilir? Evin kapısının orda otururken Emma'yı ağlayarak kapının oraya gelirken buldum "Hey Emma noldu?" Dedim.
"Draken ile ayrıldık. Başka birine âşık olduğunu söyledi." Dediğinde anladım ki Ken-chin benden hoşlanmaya başlamıştı.________________________
Pardon yaw hiç hikaye yazasım gelmiyo çünkü aklıma konu gelmiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ʜᴀɴᴀʜᴀᴋɪ-ᴅʀᴀᴋᴇʏ
Fanfiction"ken-chin... Seni seviyorum." Mikey bunu dediği anda anladı o onu sevmiyor gibi gözüküyor. Onun sevdiği kişiyi tahmin etti, Emma. o zaman neden onla ilgileniyor veya seviyormuş gibi yapıyor? Belki de gerçekten seviyordur ya da her şey bir yanılsamad...