Emma'yı teselli ettikten sonra odama gittim. Emma ve Ken-chin akşam ayrılmışlardı. Odamda yatmaya hazırlanırken odamın kapısı tıklandı. Açtığımda karşıma Ken-chin çıktı. Kokusundan anlaşılcak şekilde içmişti. Ona gelmesinin sebebini açıklaması için bir bakış attım. Hiçbir şey demeden bana sarıldı. Ona geri sarılmıştım ki beni gelin şeklinde kucağına aldı ve yatağıma attı.
Daha ne olduğunu anlayamamışken beni dudağımdan sertçe öptü. Ardından beni sadece iç çamaşırım kalana kadar soydu. Soyduktan sonra geri çekildi ve vücudumu süzdü ardından elleri ile göğüs ucumla oynamaya başladı. Ben inlemeye başlamışken boynumu öpmeye başladı. Boynumu öperken kendini de soymaya başladı. En sonunda ikimizin de iç çamaşırını çıkardı. Elini popoma götürdü ve bir parmağını içime soktu. Zevk ve acı içinde inlerken ikinci parmağını soktu ve makas hareketi yapmaya başladı. En sonunda parmağını çıkarttı ve borusunu içime soktu. Ken-chin'i ilk defa inlerken gördüm. Benim inlemelerimin içinde onun inlemeleri karışmaştı. Bir anda hızlandığında zevkten dört köşe olmuşken sırtına temas eden tırnaklarım sırtını tırmalardı. İçimde bir sıvı hissettiğimde durdu ve borusunu içimden çıkardı. Ardından borusunu benimki ile temas ettirdi ve sürtmeye başladı. En sonunda ikimde boşaldık ve bu cinsel ilişkiyi sonlandırdık. Ken-chin yanıma yattı ve beni kucakladı. Ken-chin saçlarımı okşarken uyuya kaldım.
Uyandığımda penceremden ışık geliyordu. Hareket etmeye çalıştım ama karnımdaki güçlü kol bunu engelledi. Bacaklarım Ken-chin'in bacaklarıyla dolanmıştı. Ensemde sıcak bir nefes ve sırtımda kaslı bir göğüs hissediyordum. Onu uyandırmak istemediğimden dolayı hareket etmedim. Ama Ken-chin beni daha da kendine çekince onunda beni uyandırmamak için harektsiz durduğunu anladım. Arkamı döndüğümde bana bakan Ken-chin'i gördüm.
"Ken-chin ben acıktım."
"Ne yemek istersin?"
"Fark etmez."
"Yakınlarda dorayaki satan bir yer vardı oraya gidelim."
"Olur."
Ardından Ken-chin'le kıyafetlerimizi giydik ve evden çıktık.Dorayaki satan yere geldiğimizde Mitsuya'yı gördük. Kız kardeşlerine dorayaki alıyordu. Kız kardeş demişken aklıma Emma geldi. Acaba şuan ne yapıyor. Akşamdan beir odasından hiç çıkmadı. Şimdi aklıma geldi Emma ile odalarımız yan yana idi...
Eve gelince ona diyeceğimi bilmiyorum. Büyük ihtimal bana bağırıp çağıracak ve bir kaç şey kırdıktan sonra odasına çekilecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ʜᴀɴᴀʜᴀᴋɪ-ᴅʀᴀᴋᴇʏ
Fanfiction"ken-chin... Seni seviyorum." Mikey bunu dediği anda anladı o onu sevmiyor gibi gözüküyor. Onun sevdiği kişiyi tahmin etti, Emma. o zaman neden onla ilgileniyor veya seviyormuş gibi yapıyor? Belki de gerçekten seviyordur ya da her şey bir yanılsamad...