Merhaba, yeni gxg kitabıma başladım ve bu seriyi bitirmeyi düşünüyorum umarım beğenirsiniz, yorumlarınızı eksik etmeyin. Oy ve Yorum gelmediği süre içerisinde motive olmadığım için bölüm yazamıyorum...
Başladığınız tarih:
İyi okumalar :)
--------------------------------------
Okula yeni gelen müdürün isteği ile son sınıflar olarak topluca bir geziye çıkarıldık. Neresi olduğuna dair fikrimizin bile olmadığı bu tekin ormanda tek bildiğimiz bir gezi içinde olduğumuzdu. Tereddüt ederek Baran'a döndüm. ''Lan Baran, bu yeni müdür bizi kaçırtmak için ayarlamış olmasın bu geziyi.''
Baran'ın şaşkınlıkla büyüyen bakışlarına karşın istemsizce daha da tereddüt oldum. ''Lan.'' dedi Lanımı tekrar edip, tek kaşımı kaldırdım. ''Ya gerçekten öyleyse Derin? Beni de korkuttun bak şimdi.'' dedi ve titremeye başladı. İstemsizce güldüm. Gülmemle titreyen vücudunu sahte bir imajla dikleştirip arkama geçti. ''Ben korurum bizi tilki? Korkma arkanda kocaman ağabeyin var.''
''Pft. Sen mi?'' Gülerken burnunu sıktım. Daha da ağır ağabeye dönüşmesin diye kolları arasından sıyrılıp köşede duran Kemal'in yanına ilerledim. ''Ne yapıyorsun yere oturup? Yağmur yağıyor görmüyor musun koçum kalk hadi.''
Kemal laptopundan çektiği bakışlarını yukarı yönlendirip irislerimle buluşturdu, gözlüğünü eliyle düzeltti ve oldukça karizma gelen yüzüne aksi gelen diş telleriyle sırıttı. ''İşine bak Derin.''
''Geziye geldik Kemal ama elinde hala laptop var ve o kadar değişiksin ki birazdan çamurlaşacak toprağa götünü dayamışsın.''
''Of evet!'' diyerek yandan fırladı Göksel. Ani gelen atılmasıyla kalbimi tutup geri çekildim, bu kızın sürekli pat diye ortalığa çıkması şaka mıydı?
Kemal Göksel'e bakmamış laptopunda tekrar tıkır tıkır dosya doldurmaya devam etmişti. Şahsen teknolojiyle aram pek olmadığı için sadece dosya dolduruyordur diye tembihliyordum.
''Evet çocuklar, lütfen size verdiğimiz çantalardaki küçük kutuları açın ve ormanın ortasına doğru ilerleyin. Hepiniz eşit bir noktada buluşup, elinizde ki kutular ile birinci olmaya çalışacaksınız.'' dedi yeni gelen müdür.
Birincilik mi? Bu yarışacağımız anlamına geliyordu. Ben ve yarışmak? Her konuda beceriksizimdir, eski kafalıyımdır. Teknolojiden anlamam, spor hakkında ne yeteneğim var ne ilgim. Ek olarak derslerimde berbattır. ''Sonuncu şimdiden belli hocam.'' dedim elimi kaldırarak.
Hoca tek kaşını kaldırıp baştan aşağı beni süzmüş ardından gülümsemişti, bu elimi geri indirmeme sebep oldu. ''Yarışma değil, eğlenmeniz için olacak uzun bir serüven bu.'' dedi ve bakışlarını benden ayırıp hepimize konuşmak istermişçesine her öğrencinin üzerinde gezdirdi. ''Neyde yetenekli olduğunuzu bilemezsiniz. Bu yarışma neyde yetenekli olduğunuzu bilmeniz için. Şimdiden iyi şanslar.''
Hocanın ayrılmasıyla ortalıkla bir gümbürtü kopmuştu. Çoğu kendi arasında oluşturulan grup ormanın içerisine koşmaya başlamış, diğer geriye kalanlar yani ''biz'' giden müdürün ardından şaşkınca bakakalmıştık. ''Ne diyor la bu?'' diyerek yanıma yaklaşan Baran'a baktım, Kemal'de sonunda laptopunu çantasına koymuş yanımıza doğru sakince adımlamıştı. Cevap veremedim. Müdürün kendi isteğiyle bizi geziye getirmesi, işi yokmuş gibi okulu bırakıp hepimize açıklama yapması garipti. Şahsen diğer okullardayken kimse müdürü bile göremezdi...
''Bilmiyorum ama gerçekten bir gariplik olduğu kesin. Sanki bir yarışmanın değil de oyunun içindeymişiz gibi.'' dedi Kemal ve gözlüğüne yapışan küçük damlaları eliyle silip gözlüğünü batırdı. Akıllılığının ardında hep bir aptallığı vardı. Gözlüğünün tamamen kirlenmesiyle ağzından çıkarttığı sıcak nefesiyle camlarını buharlaştırdı ancak buhar gitmedi. Baran ve Göksel gülmeye başladığında kendimi tutamayıp bende gülmeye başladım.
Kemal bozuntuya vermeden sertçe gözlüğünü taktığında yanlarından uzaklaşarak ormanın ucuna ilerledim. Bu havada şort giymemeliydim, bacaklarım leş gibi donuyordu.
Bir kaç saniye yerimde durup ardıma baktım, bunlar ne zaman akıllanacaktı? Derin bir nefes aldım.
''Gelmiyor musunuz?'' dememle birlikte cümbür cemaat peşimden koşuştular. Baran'ın ayakkabısının çamurlu toprağa batmasından bahsetmiyorum bile. ''Hay sikeyim abi yeni almıştım ya!'' diye bağırışıyla Kemal kulaklarını kapattı, tekrar derin bir nefes alıp önüme döndüm.
''Ne olacağını bilmiyoruz ama, umarım kazanırız.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Palette// GXG
AcciónCinayet-Aksiyon ''Sana zarar veren herkesi öldüreceğim Derin." Katilimin kanıyla süslenen resim paletinde tek bildiğim beni kurtarmak isteyen iki çift eliydi. Ölürken bile onun kurtarışlarında bir başroldüm.