Ateş evdeki hazırlıklarını tamamlayıp Lale'ye gideceğini söyleyince babası ve annesi de ona eşlik ettiler. İkisi birer koluna girerek gecenin serinliğinden faydalanıp yürümeye başladılar. Laçin arada oğlunun koluna sıkıca sarılıp başını omzuna yaslıyordu. Ateş de annesinin saçlarını koklayarak öpüyordu. Aşkı ilk tattığı kadındı annesi. Zorlu bir kadındı ama sevgisini göstermeyi iyi bilirdi. Babasının ona neden âşık olduğunu ve gözünün içine baktığını çok iyi anlıyordu. Aykut Bulut'un her arıza hali ile baş etmeyi bilen yaratıcı bir kadındı.
Laçin, Umay'ı görmesi ile hemen kolundan çıkıp arkadaşının yanına yerleşti. Yıllardır değişmeyen bir kuraldı. Evdeki yüksek sesli konuşmaları duyan Lale'de aşağıya indi. Ateş'in yanına geçti. Herkes akranını bulmuş aralarından sohbet ediyorlardı. Komşularının gelmesiyle ekip tamamlandı.
"Lale kalk Soner'e gidelim. Canım sıkıldı"
"Üzerimi değiştireyim"
Lale'nin üzerinde yine ince şortu ve bluzu vardı. Ateş baştan ayağa inceledi.
"Değiştirme de ilave bir şeyler giy"
"Sen ne ara böyle maço oldun?"
"Bebeğim yarı çıplak geziyorsun evde"
"Güven sorunun var Ateş"
"Ne alaka ya? Sor babana bakalım"
Lale gülümseyip olaya daha farklı girmeyi tercih etti. Kıyafetinden yola çıkarsa kızını kıskanmayı görev edinmiş bir baba olarak yenilirdi. Önce babasına seslenip dikkati üzerine çekti.
"Baba, beni seviyor musun?"
"Bayılıyorum sana bebeğim"
"Bana güveniyor musun?"
"Sonuna kadar"
"Peki, her hatamda arkamda olur musun?"
"Sonuna kadar"
Lale yandan bir gülüşle Ateş'e baktı. Lafı çeviren kuzenine sinir bir gülümseme gönderdi. Aynı soruları kendi babasına yöneltmek için döndü ve Aykut'a seslendi.
"Baba ben seviyor musun?"
"Oğlum olduğun için seviyorum"
"Bana güveniyor musun?"
"Yani... Kısmen"
"Peki, her hatamda arkamda olur musun?"
"Tabii ki hayır"
"Anladım... Beni evlatlıktan ret edersen sana kızmam"
"Bunu öğrendiğim iyi oldu"
Herkes kıkırdarken Laçin "Aykut!" diye çıkıştı. Baba oğul sanki normal bir konuşma yapıyorlarmış gibi sakinlerdi.
"Nasıl konuşuyorsun oğlumla?"
"Ne? Bence çok verimli bir konuşmaydı Laçin"
Laçin söylenmesine devam ederken Ateş arkadaşına gitmek için kalktı. Annesi, babasının canına okurken omzunu sıkarak "Kolay gelsin" dedi. Her zaman arkalarında olduğunu biliyordu ama Aykut'un dilinden dökülmez eylemleri ile belli ederdi. Değişik bir sevgi şekli vardı. Sınırsız sevgisini yerinde ve dozunda vermeyi uygun görüyordu. Bu tedbir bile Ateş'in şımarık olmasına engel olmamıştı. Ateş önden giderken Lale üzerini değiştirip geleceğini söyledi.
Soner koltuğunu bahçeye çevirmiş, ayaklarını uzatmış sessizce oturuyordu Ateş geldiğinde. Dalmi de yanına kıvrılmış başını okşatıyordu.
"Baba kız ne güzel görünüyorsunuz"
"Bende kızıma seninki neden hala gelmedi diyordum"
Ateş gülerek omzuna yumruk attı. Diğer koltuğu çevirip yanına yerleşti. Dalmi hemen Ateş'e döndü. Tatil planlarının sabote edilmesini anlattı. Soner, ablasına asla hayır demeyen adama bakıp güldü. Bir ara kendini de gelmesi için ikna çalışmalarına başlayacak gibi oldu ama bakışları cevap verdiği için uzatmadı. Dalmi'ye bakarken Ateş'in cebinden sarkan kırmızı üçgen bir şey dikkatini çekti. Kaşlarını çatarak ne olduğunu anlamaya çalıştı. Olmayınca ucu tutup çekti ve küçük ucun ardından kocaman bir fular çıktı.
