Yıkılmış çökük harabeleriyle gönüller
Bir seher vakti tekrardan bozguna uğrayınca
Kana bulanmış edalarıyla kırmızı güller gibi
Defediyor huzuru bir Leyla uğruna
Şu bilinmez gayelerin arasındaki yorgunluk
bitmeyecekmiş meğerse
Defterler kirli artık, ya aşk kelimeleriyle ya da pişmanlık, anlayamazsınız aynı şey
Durdurmak zamanı, aşkın girdabına girip de çıkamamak, öldürmek kalplerdeki yalnızlığı
Ahh,
Mefta bir haldesin, perşembeleri kovalıyor akrepler, boğazlara düğümlenmiş kıldan ince bir hançer, ağır ağır kesiyor kanlı damarları
sükûta perçinlenmiş yağmur damlaları arasında uçurumlardan sarkıyor yalnızlığın mahzun şerefi
Yenilgilere uğruyor, kapılarını çalıyor acıların
Bense oturmuş bir dağın yamacına çalmasını bekliyorum çanların
ecelin korkusunu hissetmek için parçalanmış yüreğimde
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kaderdir insan ömründe ölüm
Poetry"Ne yaşamın sırrına erebildim, Ne ölümün tadını alabildim, Yalnızca sustum, Ve yalnızca konuşacağım."