(AKŞAM SAATLERİ)
Kamera Gülengül ailesinin evini gösterir. O sırada evin önüne siyah bir araç yanaşır, araç evin önünde durmuş ve Ferman'ı araçtan atmışlar sonra evin ziline basmışlar ve hızla ordan uzaklaşmışlardır. Beliz ise kapı sesi ile kapıyı açmaya gitmiş ve kapıyı açınca gördüğü manzara karşısında neye uğradığını şaşırmıştır.
BELİZ: Ferman ne oldu sana
Beliz Ferman'a yardım ederek içeri götürür onu koltuğa oturtur ve ilk yardım malzemesi getirir ve Ferman'ın yaralarına pansuman yapmaya başlar.
BELİZ: Kim yaptı bunu sana Ferman kiminle kavga ettin
FERMAN: Beliz Belizim
BELİZ: Konuşma iki dakika ya bekle şu yüzünü temizleyelim. Sonra yatağa yatıralım seni
O sırada Kıvılcım ve Demir FerBel'in yanına gelmiştir, Kıvılcım oğlunun halini görünce hemen yanına gitmiştir
KIVILCIM: Aman Allah'ım Ferman ne olmuş sana böyle kim yaptı bunu sana
FERMAN: Beliz Beliz
BELİZ: Sayıklıyor anne
DEMİR: Kim yaptı bunu
BELİZ: Bilmiyorum biri kapıyı çalmıştı gidip açtığımda Ferman yerde yatıyordu bende hemen içeri aldım
DEMİR: Şerefsiz herif
KIVILCIM: Demir
DEMİR: Ne anne ya haksız mıyım ben
KIVILCIM: Olayın aslını astarını bilmeden böyle beddua edemezsin hakkın yok. Ben size böyle mi öğrettim he
DEMİR: Anne...
KIVILCIM: Odana çık Demir
DEMİR: Peki öyle olsun
KIVILCIM: (Demir odasına çıkar) Beliz
BELİZ: Efendim anne
KIVILCIM: Kızma ama benim aklıma bir isim geliyor
BELİZ: Ali yapmaz anne evet Ferman'ı sevmiyor doğru ama bu kadar yapmaz
KIVILCIM: Tabi kızım bilemeyiz ama sen yine de bir arayıp konuşsan olayın aslını öğrensen
BELİZ: Tamam anne
KIVILCIM: Hadi odanıza çıkın artık, yardım edim mi
BELİZ: Ben hallederim anne sağol
KIVILCIM: Allah rahatlık versin kızım hayırlı geceler
BELİZ: Hayırlı geceler annecim
Kıvılcım kendi odasına çıkarken Beliz'de Ferman'ı odaya çıkarmıştı zor olmuştu ama yapmıştır. Ferman'ın üstünde ki kıyafetleri çıkarıp pijama takımını giydirir sonra kendi de üstünü değiştirir ve yatağa girer. Ferman aldığı o kadar darbeye daha fazla dayanamamış ve uyumuştur. Beliz ise önce Ferman'a sonra tavana bakmıştır aklında Kıvılcım'ın sözleri vardı. Ali gerçekten de yapmış mıdır diye düşünmeden edemiyordu. En iyisi sabah konağa gidip Ali işe gitmeden onunla konuşmaktı.... Vefa ailesi ise masada oturmuş yemek yiyorlardı her şeyi Nazlı hazırlamıştı gün içinde hiç durmadığı için yorulmuştur bu halinden de belli oluyordu. Ali ise Nazlı'ya hiç yüz vermiyordu, Nazlı'nın sözleri gerçekten Ali'nin sabrını taşırmıştır.
ADİL: Nazlı tabağımı doldur (Nazlı Ali'ye bakar bir şey diyecek mi diye ama Ali hiç oralı bile olmamış ve yemeğini yemeye devam ediyordur, Adil de Nazlı'nın Ali'ye baktığını anlamıştır) Ali
ALİ: Buyur baba
ADİL: Nazlı'nın hizmet etmesinde bir sorun var mı, senin karındır ağa karısıdır uygun mudur senin için
ALİ: Uygundur baba sen nasıl münasip görürsen
Bu sözün üzerine Nazlı'nın gözleri dolmuştur Ali dediğinin arkasında duruyordu, Nazlı şu an bu konakta tek başınadır. Ali evlendikleri günden beri Nazlı'ya hep destek olmuş onu koruyup kollamıştı babasına karşı. Ama şimdi tek başınadır
ADİL: (sert bir dille) Gelin
HARİKA: Baba Feride abla...
ALİ: (Ali Harika'nın lafını keser) Harika babamın sözünün üstüne söz mü söylersin sen
HARİKA: Abi
ALİ: Yemeğini ye Harika
Nazlı dolu gözlerle masadan kalkmış ve Adil'in tabağını alarak mutfağa gitmiştir, Feride hanım da uyarıldığı için bir şey diyemiyordu. Nazlı tabağa yemeği koyacak iken ellerinin titrediğini görür, ilk başta ellerini bir kaç kez yumruk yapıp açar sonra tabağı doldurur. Tam o sırada Nazlı'nın başı döner ve hemen mutfak dezgahına tutunarak destek alır. Feride hanım bunu görünce hemen oturduğu yerden kalkar ve Nazlı'nın yanına gelir
FERİDE: Nazlı kızım
NAZLI: İyiyim iyiyim
FERİDE: İyi halin bu mu senin, gözlerinden uyku akıyor resmen. Ben içeri gidip haber veriyorum
NAZLI: (Feride tam gidecek iken Nazlı kolundan tutmuştur) Hayır Feride hanım
FERİDE: Kızım böyle durulur mu sen iyi değilsin
NAZLI: Lütfen
FERİDE: Peki kızım peki öyle olsun
Nazlı tabağı almış ve içeri geçmiştir Feride hanım ise hüzünlü gözlerle arkasından bakmıştır. Nazlı masanın yanına gelince tabağı Adil'in önüne bırakır, Adil ise Nazlı tabağı bırakırken Nazlı'nın ellerinin titrediğini görür. Nazlı sonra kendi yerine oturmuş ve yemeğini yemeye devam etmiştir. Yemekten sonra da görevliler bir şeye dokunmamış her şeyi Nazlı yapmıştır. Artık dayanacak gücü kalmadığı için izin isteyip odaya çıkmış ve kendisini direkt yatağa atmıştı. Bir iki dakika sonra yorgunluktan üstünü dâhi değiştirmeden uyuya kalmıştı... Bir iki saat sonra Ali gelmiştir odaya, Nazlı'nın üstünü dâhi örtmeden uyuduğunu görmüş, sonra kendi üstünü değiştirmiş ve giyinme odasından çıkıp yatak odasına gelmiş ve yatağa girmiştir. Vicdanı da el vermemiş ve Nazlı'yı da tam yatağa yerleştirip üstünü örtmüş ve kendi üstünü de örterek Nazlı'ya sırtını dönerek uykuya bırakmıştı kendini....
(SABAH)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"AĞAM" (AlNaz)
AcţiuneBirbirini tanımadan ve yaşanan bir olay yüzünden evlendirilecek olan iki insanın hikâyesini okumaya hazır mısınız......