...6...

453 106 30
                                    

En son Atlas Soykan'ı odada bırakıp çıkmamın arasından saatler geçmişti hava kararmıştı. Artık şirkete dönüp ona bakmak için yola çıkmıştım. Şirkete girdiğimde herkes normaldi sanırım Murat ve o iki koruma dan başka kimse durumu anlamamıştı bu işime gelmişti gerçi anlasalar da birşey olmazdı bu şirkete herkes bana bağlıydı birine söylemeye cesaret edemezler di eğer çok şey olursa parayla oyalardım. Her neyse sonunda şirkete varmıştım. Şirkete göz gezdirdigimde akşam saatleriydi dolayısıyla herkes yorulmuş masa başına geçmişlerdi. Biraz yürüdükten sonra Murat'ı görmüştüm masa da bir kızla birşey tartışıyorlar dı. Beni farkettiğinde hemen yanıma gelmişti. Yürürken soru yağmuruna tutmuştu.

" Hoş geldiniz Alev hanım."

"Hoş bulduk, Odamdan ses çıktımı ?"

" Siz gittikten sonra biraz kapıyı tekmeledi bağırıyoru bende o kattı boşaltım tadilat var falan dedim."

" Ulan Murat harbi kıral adamsın sen olmasan ne yaparım ben."

" Estağfurullah efendim sizden de bu sözleri duydum ya ölsem de gam yemem artık."

" Neden iltifat edemem mi ben."

" Yok hayır biraz soğuk sunuz kendinize has bir imajınız var onun dışına çıkınca bir garip oluyor."

Yan bir gülüş atıp odama çıkmıştım. Kapıyı açmadan aklıma gelmişti Murat'ı arayıp şirket dağıla bilir demiştim. Bugün erken dağılmaların istiyordum. Telefonu kapattıktan sonra tekrar odamın kapısına yönelmiştim. Odanın içinden sesler gelmiyordu Atlas uzun bir süre içerde idi biraz tedirginlik ile odanın kapısını anahtar ile açıyordum. Ve son birkez çevirmem ile kapı açılmıştı artık kapıyı biraz itirip içeri yavaş yavaş adımlarla ilerliyordum. Ve artık içerdeyim Atlas'ın arkası dönük siyah deri koltukta oturuyordu. İyice ilerledigimde beni farkedip irkilip hemen ayağa kalmıştı. Sadece sessizce bakıyorduk yüzünde yorgun bitik bir ifade vardı.

" S su ,su lütfen su verir misin."

Onu söylemesiyle hemen hareket edip odamda olan mini buzdolabından bir şişe su alıp ona vermiştim.

"Teşekkür ederim."

Konuşmaya mecali yoktu ne yapmıştı bu kadar kendine ne kadar hırpalamıştı kendini sesi kısılmış tı muhtemelen ben çıktıktan sonra çok debelenmişti . Benle bile tartışmaya girmiyordu çok naif di sakin bir erkekti . Bir süre böyle bakışlar la geçmişti. En son gidip koltuğuma oturmuştum.

" Neden, neden beni burda akşama kadar tutun neden?"

" Soru Sorma faslı da başladığına göre kendine gelmişin. Neden bu kadar hırpaladın kendini?"

"Önce ben soru sordum."

" Şimdi de ben sordum . Cevap ver!

" İlk ben sorduğum için ilk sen cevap vermelisin."

" Hmm,peki burda ağır basan kim."

" Off tamam cevaplıyorum. Beni burda hiç tanımadığım birileri zorla yakalayıp getirmeye çalışırken üzerine dayak yiyorum . Ondan sonra hiç tanımadığım birileri beni hiç tanımadığım bir şirkete getiriyorlar ondan sonra hiç tanımadığım bir kızın yanına geliyorum sonra o kız bana bir güzel ayar veriyor ve gidiyor. Hiç tanımadığım bir odada yalnız başıma bırakılıp saatlerce susuz kalıyorum. Sence bu hiç tanımadığım odada saatlerce kalmaya nasıl dayanıyım kapıları tekmeledim saatlerce bağırdım ama duyan yok çünkü beni buraya tutsak eden kızın sağ kolu burda . Sence şimdi haklı değilmiyim bu halde olmaya!"

" Tamam haklısın. Sakin ol şampiyon."

" Tamam ben cevap verdim şimdi sıra sende."

"Neye sıra bende."

Mafya Kız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin