...7...

404 97 9
                                    

Dün akşam cama doğru bakarak yaslandığım için güneş ışığı direk gözüme vurmuştu. Yavaş yavaş gözümü açmıştım. Gerçekten tüm gece buradamı uyumuştum ben her yerim ağlıyordu. İyice gözümü açtığımda üzerimde bir ceket vardı. Dikkatli baktığımda bu Atlas'ın ceketi idi gerçekten bu çocuk ceketini bana mı vermişti ne yapmaya çalışıyordu. Yaslandığım yerden doğrulup karşıma baktığımda Atlas da aynı benim yaptığım gibi oda karşı duvara yaslanmıştı. Ne gerçekten dün kapı kilitli değildi kaçmak yerine benimle birlikte burada uyumuştu yada beklediğim gibi zeki değil di yada beklediğim den daha zeki idi en sonunda oturduğum yerden doğrulup ayaklanmıştım. Atlas'ın ceketini hemen önündeki masaya bırakıp odamdaki banyoya gitmiştim. Evet biliyorsunuz ki şirket odamda banyo vardı. Ve içinde eşyalarım vardı.

Banyoda rutin işlerimi haledip herzaman kinden farklı olmayan siyah bir takım giymiştim. Bugün hafif makyaj yapmıştım. Banyoda işlerim bittikten sonra tekrar içeri girmiştim. Atlas kıpırdamaya başlamıştı. Uyanıyordu. Ben kahvaltı yapmıyordum ama o muhtemelen yapıyordur onun için odaya kahvaltı söylemiştim. Banada herzaman ki sert kahve.

Odamda koltuğuma oturup o büyük camlara bakıp kahve içiyordum. Ve sonunda Atlas uyanmıştı. İlk başta yüzüme bakıyordu. Sonra camlara bakmaya başlamıştı. Sonra tekrar bana dönüp...

" Günaydın."

" Günaydın.", Artık bir süre burada kalacaksın o yüzden burayı öğren (elimle kapıyı göstererek)şurası banyo , şurada buzdolabı falan var ."

" Banyoyu kullanabilir miyim?"

" Git."

Ben diyorum ki şurada şu var burda bu hayla kullanabilir miyim diyor neden bu kadar Kibardı ondan nefret ederken ona ayak uydurmak istemiyordum. İnsanı kendine hayran bırakıyor du . Aksine çok naif ti anlaşılan bizimkiler den iyi dayak yemişti hayla dudağı iyileşmemişti gözüme takılıyordu. Kendini savunamıyordu. Neden böyle idi sorular aklımı yerken banyodan çıkmıştı.

" Şey kusura bakma bu kıyafetler kirlendi yedek kıyafet varmı.?"

" Ah doğru senin prens unvanıyla tanındığını unutmuşum ben rahatlığından taviz veremezsin değil mi. "

" Ne ?"

" İşine gelmeyince anlamamazlıktan geliyorsun degilmi prens."

" Cidden seni anlıyorum dün iyi davranıyor dun en azından konuşuyor dun ama bugün bugün ne oldu da kötü davranıyor sun bir yaptığın bir yaptığını tutmuyor."

(Üzerine yürümüştüm. Yüzüne yaklaşıp.)

"Dün sana bir mucize olduğunu birgün sürdüğünü söylemiştim prens ne çabuk unutun dün bir istisna idi birdaha asla o yüzle tanışamayacaksın."

" Prens, prens unvanıyla tanındığımı nerden biliyorsun. "

" Ben senin her şeyini biliyorum."

" Şaka gibi yaa sen benim herşeyimi biliyorsun beni kaçırıp buraya haps ediyorsun ama ben senin hakkında hiç birşey bilmiyorum. Ne tür bir şaka bu "

" Bu bir şaka değil prens, bu daha fırtına öncesi sessizligi daha bu hiç birşey sana yapacaklarımın yanında tanıtım bile değil!!!"

" Neden, neden yapıyorsun bunları?"

" Zamanı geldiğinde öğreneceksin."

"Beni hep bu cehennem odada mı tutacaksın."

" Merak etme burası geçici birşey ben sana daha güzel bir cehennem vereceğim orda keşke bu odada ölseydim diye yalvarıcaksın."

Mafya Kız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin