6- Annelik...

47 15 0
                                    

Eee nergis senin oğlan ne zaman geliyor
Bir annesi olduğunu unuttu gibi? Sizin aileden pek beklenmedik bir hareket doğrusu... Altın gününde hiç eksik olmayan gelin aysel de hemen konuşmaya atladı ve sanki gün yapmaya değil de nergis hanımı yargılamaya gelmişler, adı da ahter miydi ne anlamsız bir isim insanları yargılamam ama biz anamızdan babamızdan da böyle görmedik,bunu sevecek kıza da yazık annesinin değerini bilmeyen karısının değerini nasıl bilsin. Nergis çok sinirlenmişti bir anne evladına asla toz kondurmaz. Oğlundan ümidini kesmeyen nergis misafirlerine kendini savunmak ister ama daha sonrasında saydıkları sözler karşısında dedikodu yayılacağını anlayarak mütevazı bir ses tonuyla sakın bir şekilde konuşmaya başlar. " siz de ne büyüttünüz canım genç daha o hem annesini unutan da yok hem gelecek zaten bugün yarın o zaman tanışır sizlerle"bunları söylerken bir an kendisi bile inanır ve bu konuşmadan sonra nergis hanımın günü güzel geçer ardından misafirler birer birer evlerine dağılır kimisi yemek telaşına kimisi okul dan gelen çocuğunun derdine düşmüş nergis ise misafirleri gönderdikten sonra ahter'i düşünmeden yapamaz ve gözlüğünü orman yeşili gözlerine takarak eline telefonu alır ve ahter'i arar...
Telefon uzun uzun çalar fakat yanıt gelmez ikinci defa arar ve yine uzun uzın çalar en nihayetinde ahter kalın sesiyle efendim anne birşey mi oldu ahter ın sesini duyan nergis ın gözleri dolar kalbine mutluluk saçılır ve ahter'i memleketine dönmesini gerektirecek bir düşünce düşünmeye koyulur bu arada ses alamayan ahter endişelenir " anne iyi misin alo anne sesim geliyor mu? "
Nergis herşeyi planlayarak ahter le konuşmaya koyulur " alo evladım sesim gelmedi herhalde sana uzun zamandır söylemeyi düşünüyordum aslına bakarsan bu gün de söylemezdim lakin vakit azaldı ben bugün yarın ölürsem gözüm açık gider seni bir kere göreyim mutluluğuna şahit olayım sonra rahat bir şekilde can vermeye razıyım evladım... "
Ahter duyduğu bu sözler karşısında ne diyeceğini bilemez hale gelir dünyası durmuştu adeta sesi tizleşmişti ve annesine yansıtmamak adına konuşmayı kısa tutmaya çalışacaktı "anne ne diyorsun sen ölmeyi de nereden çıkardın bir doktora gitseydin hemen böylesi kararlar vermen doğru değil yada izmir'e gel seni buradaki doktorlara götüreyim olur mu? "
Nergis işine ustalıkla devam eder... "Olmaz evladım nice doktor gezdik babanla artık memleketim deyim sen gel buraya evladım, sen gel mis kokulum ... "
Ahter kendisini tutamaz ve ağlamaya başlayarak annesine dert yanarcasına konuşur " hayır anne lütfen böyle deme zoruma gidiyor hiç birşey yolunda gitmiyor sende ölürsen naparım ben nolursun öyle düşünme annem sen şimdi mutlu ol tamam mı? Ben en kısa zamanda mardin'e geleceğim anne"
Bu sözleri duyan nergis in dünyasına tekrardan bahar gelir ve büyük bir mutlulukla " tamam annecim ne zaman geleceksen söyle ama en sevdiğin yemeği yapayım olur mu?
Ahter bir anda çocuk gibi içli köfte! anne sana zahmet olmayacaksa ama çok özledim senin içli köfteni hemen en yakın satte bilet bakacağım canım anam benim yaa! " nergis mutlu olmuştu bir yandan yaşadığı mutluluğun sevinci bir yandan da planının ötesini düşünüyordu. "Tamam oğlum hadi dikkat et kendine gelmeden evvel de ara olur mu? " adeta bahar havası yaşanıyordu anne oğul arasında en huzurlu şarkının ezgisi gibi... Ahter hemen büyük bir hevesle " tamam anam dahi Allah'a emanet. " der ve telefonu kapatır, şimdi vakit nergis için durmuştu kara kara düşünmeye başlamıştı bile , nergis kara kara düşünürken kapıdan içeri fazıl bey girer bunu bile fark etmeyen nergis gözleri yere dikilmiş ve sanki ruhen burada değilmiş gibiydi fazıl bey'in bunu fark etmesi uzun sürmedi salonun ortasında birkaç dakika öylece dikildikten sonra mühim birşey olduğunu anladı ve anlayışlı ama bir o kadar da sitemli bir şekilde "hoşbulduk hanım nerelerdeydin bakim sen" nergis birden irkilmişti ve kelimelerini birleştirmekte bile zorlanmıştı " aman bey ne zaman geldin sen?" fazıl bey hemen hanımı nergis hanımın yanına sokularak " ne oldu anlat bakalım nergisim senin güzel yüzün ne diye bu kadar solgun" nergis hanım telaşlı bir şekilde "bey ben birşey yaptım ahter le konuştum buraya gelecek ben istedim "

"Allah Allah bak sen bizim şu oğlana sonunda yola gelmiş ha! e hanım ne güzel işte neden bunun için üzülesin ki kalk iki çay koy da keyfimiz yerine gelsin bende birşey oldu sandım eh be nergis hanım."

"Bey güzel hoş geliyorda aslında gelmeyecekti ben bana bir dert düştü belki ölürüm evlat dön mardin'e dedim..."

Fazıl bey ellerini kafasına koyarak hafif yüksek sesiyle nergis hanımı taklit ederek cevap verir. "Allaah komşular yetişin hanımım ölüyormuuş vay allahım bu da mı vardı kaderimde vay benim kara yazım vahh, aman hanım yalanmış işte iyi yapmışsın yoksa geleceği yoktu keratanın benim de işime gelmiş oldu işyerindeki birkaç işi de tutar sen hiç merak etmeyesin ben sana destek olurum keşke baban da derde düştü diyeydin yav ayıp sana hanım" der ve nergis hanımın koluna hafifçe vurarak kıkırdamaya başlar. Bu olay nergis hanımın da hoşuna gider ve o da gülmeye başlar "haklısın fazıl bey ben çay koyayım sende bi üstünü başını değitiresin. " der ve mutfağa doğru yürür o sırada fazıl bey kendi kendine " benim hanıma bak be eyy nergis hanım bu uşak sana bunu yaptırdıysa daha neler yaptırmaz hey gidi dünya hey..." der ve fazıl bey de elini yüzünü yıkamaya gider.

Arkadaşlar merhaba bir hatırlatma vermek istiyorum lütfen korsan okuyucu olmayın ve eğer hikayem hoşunuza gittiyse lütfen oylayınız ve takip ederseniz de çok mutlu olurum :) teşekkürler...

Aynı Yıldızların Altında       A.AHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin