Hani bazen susmak istersiniz de izin vermez kelimeler. Kalem göz kırpar gibi bakar, kağıtlar hasretle... Akmaya hazır yaşlar gibi bekler harfler dökülmeyi. Hani gözler çok dolunca kırpılmayı bile beklemeden süzülür ya damlalar, öyle işte.
Bu gece biraz uzak bir diyardayım. Sözün bittiği yere yakın fakat söylenecek milyonlarca kelimenin içinde saklandığı bir hayalde. Uyuyor olsam kabus diyeceğim ama uyku artık uzak bir aktivite. İnsanların yanında suskunlukların ardına gizlenmek de güçlü olmanın ön koşulu.
Halbuki hayallerim mutlu olmak üzerine kurulu. Güçlü olmak önceliğim değil yani. Yine de mutlu olmak için güçlü olmalıymışım gibi davranıyorum. Böylece sabrımı perçinliyorum. Malum fırtınalarda savrulurken batmamak için de çaba harcıyoruz.
Fırtına demişken, ben artık rüzgarın şiddetini ölçemiyorum. Yavaşladı mı yoksa daha da güçlendi mi bilmiyorum. Yok, hayır. Sığınacak bir yer bulmadım. Olanca hızıyla savuruyor hala. Sadece artık önemsemiyorum. Savrulmaya da alıştım.
Büyüyüp benliğimi ele geçiren yangının ısısını sıcakkanlılık olarak dışavurumum da takdire şayan. Acıdan da olsa gülümsemek önemli tabi. Bir de teşekkür etmek gerek oduna, yakarken öğrettikleri için.
Ruhumdan uzaklaşırken ayak seslerini dinlediğim duygularım ve tahtına geri dönen mantığımla hareket etmeye çalıştıkça battığım bataklığı fark ediyorum. Böyle elimi kolumu bağlayan, çırpındıkça battığım bir bataklık. Dibe inmeden kurtulmam gereken... Fakat uzanan bir el göremiyorum. Belki kapattığım gözlerimden belki görmek istemeyişimden... Yani bu gece acı denizinde attığım kurtulma çabasından uzak kulaçlarla ve bataklığın dibine aldığım yolun bilinciyle son umutlarımı yudumluyorum. Pes etmek için erken ama savaşmak için geç kalmış vaziyette sırtımı yaslayacak birini bulmanın umutlarını tüketiyorum her yudumda. Bulunduğum noktadan sonumu görebilmekse sanırım bu sonu ellerimle hazırlamamın cezası. Yalnızlığa hüküm giyerken sonsuzluğun beni kucaklamayacağını biliyor ve şimdiye kadarki hayatıma en içten elvedalarımı sunuyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ KAPLI DEFTER
Poesieİnsanlar bana "Unut" diyorlar. Dört harf iki hece bir kelime... Fark ettim de çok kolay söyleniyor. Hemencecik çıkıyor ağızlarından ama ben anlamını bilmiyorum. Şeye çok benziyor hani, yoksa o olmasın: "Umut"