Her sonbaharda yaprak yaprak dökülüyorum. Sonra rüzgarlar savuruyor parçalarımı bilinmezlere. Lakin bir şeyi anlamıyorum: Niçin her baharda yeniden açmıyorum? Süslenmiyorum çiçeklerle? Yoksa... Yoksa baharlar mı gelmiyor? Kış güneşlerinde bir parça ısıtıyorum ruhumu. Umutlar ekiyorum, kardelenlerim biçiliyor acımasızca. Takvimlere bakıyorum, birer birer eksiliyor yaprakları onların da. Karlar eriyor bir gün, tam bitiyor diyorum, ertesi gün süzülüyor gökyüzünden beyaz taneler. Üşüyorum. Gözüm yollara düşüyor, alamıyorum yollardan. Yüreğimde tatlı bir heyecan her güneşle ve her karanlıkla sakladığım bir parça umut. Bir bekleyiş, bazen de gözlerden düşen hüzün taneleri... Kimi zaman gökyüzünün maviliğine aldanıyorum. Kimi zamansa yazdan kalma bir günün güzelliğine... Hatta bazen birkaç çiçek açıyorum. Sonra bir fırtınadır kopuyor, kayboluşlarını izliyorum çiçeklerimin. Canım yanıyor. Her kaybımla biraz daha eksiliyor umutlarım. Yo, yo; düşünmek istemiyorum. Gelecek bahar, biliyorum. Bugün, yarın, sonraki gün... Günler geçiyor. Gelmediğini de biliyorum ama gelecek, inanıyorum. İnancımdan başka neyim var ki zaten? Ben baharı göreceğim inancıyla yaşıyorum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ KAPLI DEFTER
Poesiaİnsanlar bana "Unut" diyorlar. Dört harf iki hece bir kelime... Fark ettim de çok kolay söyleniyor. Hemencecik çıkıyor ağızlarından ama ben anlamını bilmiyorum. Şeye çok benziyor hani, yoksa o olmasın: "Umut"