Bebeğimi bana söylemeden öldürecek miydin??

264 32 22
                                    

Bir haftadır iyi değildim. Yediklerimi sürekli çıkarıyor en ufak koku dahi gelse hemen kusuyordum. Şu an ise odamın banyosundan gebelik testi yapıyordum. Ve beklenen ilk çizgiyi görmüştüm. Bir süre sonra da ikinci çizgi belirdi. Hamileydim aşık olduğum adamın bebeğine hamileydim. Ama o yaşadığımız o güzel geceyi hata olarak görüyordu. Banyonun zeminine çöktüm ve ağlamaya başladım. O geceyi olmamış gibi yapalım diyen adam bebeğini de istemezdi. Bu düşünce zihnime yerleştikçe daha çok ağlamaya başladım. Beni sevmiyordu bebegimi istemeyecek olması da doğaldı. Ağlamamı durdurdum ve hazırlanıp evden çıktım. Hastaneye gitmeliydim. Gebelik testi belki de yanlıştı. Arabama atladığım gibi hastanenin yolunu tuttum. Hastanenin kapısından girdim ve danışmaya gittim durumu anlattım oda beni yönlendirdi. Şimdiye kanım alınıyordu. Sonuçlar bir gün sonra çıkacaktı. Bunu duymak canımı sıkmıştı aslında işleri hızlandırmak için para verebilirdim ama yapmak istemedim. Hastaneden çıktım otoparka indim. Arabama bindim ve yola koyuldum. Düşüncelerimle boguşurken sahil kenarına geldigimi fark etmemiştim. Arabayı müsait bir yere park ettim. Arabadan inmeden topuklu ayakkabılarımı çıkardım ve beyaz vanslarım giydim. Arabadan çıktım ve sahile doğru ilerledim kendimi sakin bir bank buldum ve oturdum. Deniz manzarası güzeldi. İçimdeki sıkıntıların akıp gitmesini sağlıyordu. Bir süre sonra manzaramı kesen bir pamuk şekerci gördüm. Canım çektiği için aldım. Yemeye başladım sonra pamuk şekere bakarak ağlamaya başladım keşke hayat onun kadar tatlı olabilseydi. Bir süre sonra eve döndüm. Canım sıkıldı ve yine ağlamaya başladım. Canımın sıkıntısı hamileysem ne yapacağım diye düşünmektendi. Duş aldım uyumalıydım. Yatağıma girdim ve gözlerimi sıkıca yumdum.
SABAH ( SO RA'DAN DEVAM )
Hizmetçi odama geldi ve uyandırdı. Elinde bir zarf vardı. Bana uzattı. "Bayan Han bu size"dedi. Zarfı elinden aldım hastaneden gelmişti. Hizmetçiye "Bundan sakin kimseye bahsetme" dedim. "Peki efendim" dedi ve odadan çıktı. Ellerim titriyordu zarfı zorla açtım. Ve evet sonuç olarak hamileydim. Ne yapacaktım Kyuhyun'a nasıl diyecektim. Diyemezdim. En iyisi bebeğimi kimse ogrenmeden aldırmaktı. Kalktım. Duşumu aldım ve çıktım. Yine hastane gittim ama sanki takip ediliyordum aldırmadim ve doktorun odasının önüne geldim. Kapıyı tıkladım ve içeri girdim. "Buyrun oturun. Sağlıklı beslenme listesi istemeye mi geldiniz Bayan Han" dedi. "Hayır aldırmaya geldim doktor" dedim.
Ya babası o ne olacak" dedi doktor. Ağlamaktan şişmiş gözlerimle doktora baktım ve "Babası bizi bırakıp gitti" dedim. "Anlıyorum hemşireye söyleyeyim sizi hazırlasın" dedi.
KYUHYUN'UN AĞZINDAN
Yeni şarkımızın dans çalışmalarını yapıyorduk. Mola vermiştik. Telefonu elime aldım. Sulli'ye mesaj atacaktim ki bir mesaj geldi. Bilinmeyen numaradandı.
Sora hamile ve senden sakladı. Yarım saat sonra bebeğinizi XXX hastanesinde aldıracak. Bence koşmalısın yoksa hem bebeği hem So Ra'yı kaybedebilirsin.
XoXo Bay Arabulucu
Hızla şirketin otoparkına indim ve arabamı aradım. Sonunda buldum. Arabami bindim son sürat mesajdaki hastaneye doğru yola koyuldum. Umarım kendine de bebeğe de zarar vermez diye dua etmeye başladım. Sonunda hastaneye varmıştım hızla park ettim ve koşarak hastanenin bahçesine girdim. So Ra ilerde bir banka oturmuştu ve ağlıyordu. Yanına koştum ve dizlerimin üstüne çöktüm. "Aldırdın mi bebeğimi? Bunu nasıl yaparsın. O küçük zararsız masum bir canlıydı" diye bağırdım. "Yapamadım. Yapamadım kıyamadım ona" dedi. İçim rahatlamisti derin bir oh çektim nefes aldığımı hissediyordum. "Bebeğimi bana bir şey söylemeden öldürecek miydin? Nasıl için el verdi buraya gelmeye"dedim. "Ben istemezsin sandım" dedi. "Peki sen bunu düşünmeden önce bana sordun mu?" dedim. "Sen hayatımda geçirdiğimi en güzel geceyi unutmuş gibi yapmak istedin. Bebeğimi de isteyebilirdin" dedi. Utanmıştım. Haklıydı elinden tuttum ve arabama sürükledim. Evime götürecektim uyumalıydı. Kötü görünüyordu ve bu ikisinin de sağlığı için iyi değildi. Arabaya bindigimiz de bana utangaçca bakmaya başladı. "Ne oldu?" dedim sesim sert çıkmıştı. Kafasını önüne eğdi. "Şey pamuk şeker canım pamuk şeker istiyo alır mısın? dedi. Çaktırmadan güldüm ve boğazımı temizledim ve "Giderken alırız" dedim. Çocuksu bir sevinçle gözlerime baktı. Ve kafasını geri yere eğdi. Onun bu halleri hoşuma gidiyordu. Ama yaptığı kesinlikle yanlıştı. Ve benim ona bunu bir şekilde belli etmem gerekiyordu.
Eve geldik üzerini değiştirdi ve yatağa girdi. Bende yanına uzandım. "Sanırım evlilik işlemlerini hızlandırmalıyız" dedim. "Bunu yapmak zorunda değilsin" dedi. "O benim de bebeğim yaptığım hatanın sorumluluğunu almalıyım" dedim. Kahretsin pot kırmıştım. Arkasını döndü. Bende beline sarıldım ve omzuna öpücük kondurdum. "Özür dilerim. Gerçekten Üzgünüm" dedim. Bana verdiği cevap işte minik bir horultu olmuştu. Gülümsedim.

DOKUNMA BANAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin