Birlikte kapıyı açıp içeri girdiğimizde etrafa bakındık.Yanımdan gelen ani sesle oraya döndüm ve...Bir ebe daha mı? tuzak olduğu belliydi...
~~ Summer time sadness-Lana Del Rey ~~
Tam ateş edecekti ki sarışın adam elektroşok makinesiyle ebeyi yere sermişti.Tam konuştuğu sırada ebe tekrar ateş açmaya başladı.Hepimiz bir kenara atılırken o odanın dışına sarı adamla çıkmıştık.Kumral çocuk orada bulduğu bir odaya girip kapıyı kapamıştı.Sesler kesilince kapıyı tekrar yavaşça açıp içeri girdiğimizde ebe gözükmüyordu. O odaya ilerlerken bir anda silah tekrar ateş etmeye başladı.
Kumral çocuk ebenin elinden silahını atamamış ebe ise ona çevirmişti namlunun ucunu.Adamın elindeki elektroşoku alıp ebeye tuttuğumda silah elinden düştü ve kenara savruldu.
silahı daha da tekmeleyerek uzağa attım ve içeri koşarak bir kız girdi.Bu o tırmanan kızdı.Kumral çocukla aynı anda butona bastılar.
İkiside yerden kalktığında ebenin maskesi savrulmuştu ve içinde yaşlı bir kadın vardı.
Boynundaki şey tasma gibi duruyordu.Ses geliyordu.Sonunda ise BOM..kafasındaki kanlar arka duvara sıçradı.Kazandığımızı söyleyen bildirim gelince odadan herkes çıktığında ben bekliyordum.Kanlar öyle bir desen oluşturmuştu ki duvarda...Psikopat değilim sadece çok...çok değişik duruyordu.Elimi sürmek istedim ama yapmadım.Arkamdan gelen sesle oraya döndüm.
"Ne yapıyorsun burada?"
yine mi o adam.sadece yüzüne bakıp kapıdan çıktım.
Oyunda yaşayabilmem için yemek ve uykuya ihtiyacım vardı.
3 gün vize verilmişti.Bu yüzden yarın girmeyecektim.Bulduğum markete gidip yiyecek bişey aldım ve bir eve girip orada yiyip yattım.
...
Kalktığımda saat 8.40tı.Kalkıp bir şeyler yedim ve biraz koşu için dışarı çıktım.İlk önce kıyafet bakmam gerekti tabii.Kirli hissediyorum.Mağazalara bakıyordum.Rahat bişeyler olması gerek.
bulduğumda kabinlerden birinde giyindim ve eski kıyafetlerimi çöpe attım.Hava bu sefer gereğinden sıcaktı.Üstüme hırka alma gereksinimi duymadım.Koşu yaptıktan sonra duşa girmekti niyetim.Bu yüzden hızla başladım koşmaya.
Yolda yatan bir çocuğu gördüm.Bu dünkü çocuktu.Durup yanına gittim ve nefes alıyor mu diye kontrol ettim.Hâlâ yaşıyordu.Tekrar onu orda bırakıp koşmaya devam ettim.
Köşeyi dönerken birine çarpmıştım.
Normalde insan olmadığı için şaşırmıştım ama çarptığım kişiye bakınca bu yine aynı adamdı."Dikkat etsen iyi olur.Ölebilirsin."
Göz devirerek yanından geçip gittim....
"Buraya üçümüz birlikte kazanarak geldik.Sizin adınız ne?"
diye diğerlerine açıklarken soru yöneltti."Arisu."
diye cevapladı kumral çocuk."Usagi."
kızda arkasından söyledikten sonra herkes bana döndü.Hepsine tek tek baktıktan sonra telefondan ses
geldi.
"Sıradaki oyunumuz mesafe.Süreniz 150dakika.Oyun başladı.""Bu ney şimdi?"
"Kaçmalı mıyız?"
"Ne yapacağız?"
"Açıklama bile yapılmadı."Kendilerince ses kalabalığı yapıp duruyorlardı.Bu sefer o adamla denk gelmemiştik neyseki.Otobüsten inip koşmaya başlamıştık.Arabaların olduğu yerin ilerisinde ses geliyordu.Dikkatli baktığımızda bu bir kaplan....
Üstümüze koşmaya başlayınca tekrar geldiğimiz yöne koşmaya başladık.
Bir adam arabanın altına girdi ve kaplan bir süre onunla oyalandı bizde bu sırada daha hızlı koşuyorduk.Ciğerlerim dolduğundan acı veriyordu.Kaplan tekrar bize yetiştiğinde Arisu arabanın kapısını açtı ve kaplanı engelledi.Taki kaplan arabanın üstüne atlayana kadar..Kaplan koluma bir pençe attığında kanadığını göz ardı ederek koştum..Usagi ile koşup arabanın diğer tarafına gittiğimizde çocuk kapıyı kapatmaya çalışıyor fakat kaplan izin vermiyordu.Usagi elindeki havai fişek tarzı şeyi kaplana attığında geri çekilmişti biz ise diğer taraftan kaçmıştık.
Sonunda başardığımızda geri dönüş yolunda bir motor bulduk.İki çocuk arabadan indirdiklerinde Arisu motorla arabada kalan ayağı sakat olan çocuğu almaya gitti.Bizde bekliyorduk fakat arkamızdaki duvarlardan su patlamaya başladı.Kaçtığımızda son gücümüzle koşuyorduk.Su gittikçe yaklaşıyordu.Çocuk suyun altında kalmıştı.Arisu karşımızdan otobüsle geliyordu.Usagi'nin elinden tutarak arabaya çekip kurtardı ve bende arabaya atladım.Kapıyı kapattığımızda su şiddetiyle devrildik.Bayılmıştık.Uyandığımda su damlama sesleri geliyordu.
Kalktım ve yanıma baktım Usagi ve Arisu yeni uyanıyordu.
İkiside dikildikten sonra arabadan çıktım yürümeye başladım.Arkamdan kız seslendi.Tekrar kazanma bildirimi gelince çıkıştan çıktık.Kıza döndüm."Adın ne?"
dedi.Cidden sadece bu muydu?"Yui."
dedikten sonra kız gülümsedi.Geri gülümseyip arkamı dönüp ilerliyordum ki adımı seslendi.
Ahh tekrar döndüm."Sahil.Gelecek misin?"
dedi aslında gitsem iyi olabilir.."Neden olmasın.."
kız tekrar gülümsedikten sonra akşam arabaları takip edip sahili bulmuştuk.
Tabi bizi sandalyeye bağlamasalar iyiydi.Kolum hala kaplanın çiziği yüzünden acıyordu bu yüzden kolumu gerdirdikçe acısı artıyor.Bir kadın geldi ve sahili anlatmaya başladı.
Adı Ann'miş. Aslında çok güzel bir kadın.Ardından sahilin patronu denen Şapkacı geldi.///
oy ve yorum atarsanız sevinirim..
Oylar çok geldikçe yeni bölüm atıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑰𝒏 𝑻𝒉𝒆 𝑮𝒂𝒎𝒆/𝗦𝗵𝘂𝗻𝘁𝗮𝗿𝗼 𝗖𝗵𝗶𝘀𝗵𝗶𝘆𝗮/
Teen Fictionfan fiction {imagine} ... "you are gonna fall,little kitten." "and you are gonna die, dickhead" ... Asla aşka inanmayıp aşık olamayacağına inanan bir adamı sizce küçük bir kız kararından döndürebilir miydi? Adını bir kere bile kullanmamıştı.. Ne uğ...