Uzmanlara göre ne sıklıkla duş aldığımız ve kişisel vücut kokularımızı algılayış şeklimiz, tamamen kültürel bir yaklaşım biçimi. Zaten sık sık duş almak, artık günümüzde modern ve sosyal hayatın kurallarından da biri. Ve bu toplum kuralları, iyi kurgulanmış reklamların birer parçası. Reklam ve kozmetik sektörü 1920'li yıllardan beri sabun ve duş jelleriyle bizlere bunun bir gereklilik olduğunu, bize hep vücudumuzu bakterilerden korumamız gerektiğini anlatıyorlar. Oysa uzmanlara göre yanlış burada başlıyor.
Çünkü öncelikli olarak çok sık duş almak ve özellikle de sıcak suyla yıkanmak, cildi kurutuyor, hassaslaştırıyor. Daha da önemlisi bağışıklık sistemimizin bir parçası olan ve cildimizde doğal olarak bulunan iyi bakterileri de vücuttan uzaklaştırdığı için mikroplara ve hastalıklara olan direncimizi düşürüyor. Çok sık duş almak ayrıca ciltte küçük çatlaklar meydana getirebiliyor; bu da enfeksiyon riskini artırıyor. Hatta bebeklerin çok sık banyo yaptırılması, alerji ve mantar riskini yükselten etkenlerin başında geliyor.
Spor, egzersiz gibi günlük aktivitelerimiz ve mevsimsel sıcaklıklar, duş alma sıklığımızı önemli ölçüde etkiliyor. Örneğin soğuk kış günlerinde pek çok insan her gün yıkanmak yerine, her iki veya üç günde bir yıkanmayı tercih ediyor.
Eğer her gün yıkanmak senin için vazgeçilmezse bunun yerine sabunlu bir lifle veya küçük bir havluyla yüzünü, koltuk altlarını, göğüslerinin altını ve genital bölgeni bakterilerin sebep olduğu kokulardan kurtulmak için silebilirsin. Ayrıca iç çamaşırını her gün değiştirerek kötü kokulardan uzak durabilirsin. Unutma, uzmanlar sakın her gün yıkanmayın diyorlar!
![](https://img.wattpad.com/cover/38880172-288-k615286.jpg)