Toplumuza yerleştirilmiş katı ve net bir yargıdır.
Bunun sonucu olarak ta erkekler asla ulu orta gözyaşlarını göstermek istemezler. Bir erkeğin isteyeceği en son şey, başkalarının gözü önünde gözyaşı dökmektir. Çünkü dökülen yaşlarla beraber gücünün, karizmasının, saygınlığının da kaybolacağını düşünür.
Peki bir erkek neden ağlar?
Bir erkek, çocuk olduğu için ağlar.
Bir erkek, çaresiz kaldığı için ağlar.
Bir erkek, yürek teline dokunulduğu için ağlar!
Her erkek bir çocuktur aslında.
Yaşı, makamı, ekonomik durumu ne olursa olsun, her erkek büyümeyen bir çocuktur aslında. Ve bu koca bebekler, tıpkı küçük bebekler gibi ansızın ağlayıverirler bazen. Altında fazla bir şeyler aranmamalıdır bu ağlamanın. Başkalarına göre son derece basit ve sıradan bir sebeb onları ağlatmaya yetebilir.
Bir erkek hiç bir zaman çaresiz kalmamalıdır.
Erkek dediğin güçlü, kararlı ve dik olmalıdır her zaman. Hiç bir erkek çaresizliği kaldıramaz. Çaresiz kalmış bir erkek; Gururunu, onurunu, kişiliğini kaybettiğini düşünen bir erkektir. Bu durumdaki bir erkek ağlamaktan gocunmaz.
Her ekekte bir yürek teli vardır.
Bu tel görünmese de, bilinmese de vardır.
Bu yürek teli çok hassastır ve en küçük bir dokunuş, gözyaşlarının yatağından boşalmasına sebeb olur. Bu teli harekete geçiren bazen bir çoşku, bazen bir hüzün, bazen bir mutluluktur.
Sanılanın aksine erkek acıdan ağlamaz.
Erkek, içerisindeki çocuğu yaşatıyorsa ağlar.
Erkek, çaresiz kalmışsa ağlar.
Erkek, yürek teline dokunulmuşsa ağlar.
"Erkek adam ağlamaz" diyenler için son not: Erkeğin ağlaması yufka yüreğine, ağlamaması ise zalimliğine delalettir!!
