"Tek kusurun, kusursuz oluşun."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bade'den..
Sarılmamızı çadırın dışından gelen ses böldü. Yavaşça ve istemeyerek ondan ayrılmak zorunda kaldım. O da çok istiyormuş gibi gözükmüyordu. Yüzüne baktığımda sıcak gülümsemesini sundu. Bana bir kaç ay önce gelip birinin gülüşü için her şeyi yapabilirsin, deselerdi deli olduklarını düşünürdüm ama ben deli oldum. O gülüşe deli oldum, onun içindeki henüz ölmemiş olan çocuğa deli oldum. Yakında o çocuk benim yanımda özgürce dolaşabilecek, biliyorum."Arkadaşlar, bir duyurum var, toplanın!"
"Hadi gidelim."
Başımı salladım ve çadırdan çıkacağım sırada arkamdan bir ses duydum.
"Teşekkür ederim."
Arkama doğru bakıp gülümsedim.
Samet hoca herkesi toplamış duyuru yapıyordu. Hemen benimkilerin yanına gittim. Gider gitmez Dersu bana bakıp kulağıma fısıldadı.
"Sonra neden böyle aklını kaybetmiş gibi sırıttığını anlatacaksın."
Sesindeki tehditkar tını bana başka bir çare bırakmıyordu. Kafamı sallayıp Samet hocaya odaklandım.
"Yarışma yapacağız. "Hocam, ben katılmayıp burada kalayım." gibi cümleler duymak istemiyorum. Herkesin katılması zorunlu."
Gözlerimi kısıp söylediği şeylere daha da yoğunlaşmaya çalıştım. Ne yapacağımızı merak etmiştim.
"Herkes bireysel olarak dağılacak. Bazı ağaçlara konulmuş bayraklar olacak. Kırmızı otuz puan, turuncu yirmi puan, sarı on puan ve yeşiller de beş puan olmak üzere. O bayrakları toplayacaksınız ve en fazla puanı olan ödül kazanacak."
Herkes bu fikre heyecanlanmış gibi gözüküyordu. Aralarında konuşurlarken biri hocaya seslendi.
"Hocam, ya kaybolursak?"
"Onun için herkesin söyleyeceğim uygulamayı yüklemesini istiyorum. Onun sayesinde nerede olduğunuzu görebileceğiz. Saat tam 14:00'da burada olmanız gerekiyor. Eğer bir kaç dakika gecikirseniz biz almaya geleceğiz."
Herkes uygulamayı yüklemeye başlamıştı. Bende telefonumu alıp uygulamayı yükledim. Hafiften karnımda ağrılar hissetmeye başlamıştım. Şimdi hiç iyi bir zamanlama değildi ama tuvaletim çok fazla gelmişti. Yarışmanın başlamasına az bir süre vardı, hemen halletmem gerekiyordu.
"Alper, ben tuvalete gideceğim, çok sıkıştım. Çantamı tutar mısın?"
"Tutarım da çabuk ol."
Az ileride olan kabinlerden birine girdim. Hocanın bütün öğrencileri oraya çağırdığını duyabiliyordum. Kabinin içinden dışarıda bekleyen Alper'e bağırdım.
"Alper sen git. Ben hemen halledip geleceğim!"
"Çabuk ol ama."
"Tamam."
Çok geçmeden işimi bitirip dışarı çıkmıştım. Çoğu kişi gitmişti. Beria hoca da yoktu. Etrafa bakınırken omzuma birinin dokunması ile irkilip arkamı döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Halledebilirdik | GXG
SaggisticaBade, her gün okuluna gidip gelen sıradan bir öğrenciydi. Okuluna yeni gelen öğretmen, aklını ve kalbini karıştırmaya yeterken hayatı da karışık bir hâl almaya başlamıştı. -Amatör yazım olarak yazılmıştır. -Girlxgirl olarak yazılmıştır. !!Homofobikl...