Daha erken uyanmaya alışamayan genç adam, uyuanıp banyodaki işlerini çabucak halletmişti.Şirkete gitmek istemiyordu çünkü dün yaşanan o olaydan sonra o koruma mıdır nedir goril suratlıyı görmek istemiyordu, çünkü görürüse kavga çıkarır ve bu kavgada nasibini alan sadece o olurdu. O yüzde sakin ve sessiz bir gün geçmesini umaraktan dolabına doğru hızla ilerledi.Giyim konusunda serbestti takım elbisesi gibi şeyler yoktu ki bu jungkook için avantajdı.Eline aldığı gri ve ona oldukça bol gelen thişort'ü altınada mavi geniş bir kot kaptığı gibi giyinmeye başladı.
...
Şirketin önüne gelen otobüsü durdurup kalabalığın içinden hızla sıyrılmıştı.Dün gece yağmurlu olan hava bugün kavurucu bir sıcaklıktaydı.Hızla ilerleyen genç adam asansöre doğru yürüyüp kalabalığın içine karıştı, yine doluyudu ve sanırım hep böyle dolu olucaktı.Yavaşça kapanan kapıyı biri eli ile durdurup tekrardan açılmasını sağlamıştı.Uğultular kesilince dün olduğu gibi hızla herkes asansörü boşaltmaya başlamıştı. Kafasını kaldırıp kim olduğuna baktığında hiç saşırmadan karşısında patronu'nu gördü yani Bay Kim'i .Herkes çıkınca jungkook'ta yavaş adımlarla asansörden çıkmaya başladı.Kalabalık dağılmıştı ve sadece bay kim yanında dünkünden farklı olan bir koruma ve jungkook kalmıştı.Asansörün içine giren patronu jungkook'un bileğinden yakalayıp onuda hızla kendisiyle birlikte içeriye almıştı.
"Bay Kim siz na-"
"Şşş"
"Sen gidebilirsin wonjin"
"Peki efendim"
'Ne yani ikimiz tek mi kalıcaz'diye içinden geçiren genç adam hâlâ bilğini bırakmayan patorununa göz ucuyla bakmıştı.
"Ne yapıyorsunuz?"
"Dün neden öylece gittin"
"Sizene"
"Jungkook?!"
"O korumanız olucak şerefsiz ve karaktersiz goril bana nasıl bir imâda bulundu duymadınız mı?"
"Onun ne dediği seni ilgilendirmemeli yapılması gerekeni yaptım zaten"
"Kusura bakmayın ama bana paragöz ve patron avcısı imâsında bulunursa gayette ilgilendirir"
"Kovdum onu zaten jungkook"
"Ne!? neden"
"Senin de dediğin gibi sana paragöz ve patron avcısı imâsında bulunduğu için"
"İyi de bana dedi Bay Kim siz neden kovuyorsunuz?"
"Çünkü-"
Açılan asansör kapısıyla ikisinin de konuşması sona ermiştti.Odalarına gittiklerinde nerdeyse bütün çalışanların gözleri sadece ikilinin üzerindeydi en çok da jungkook'taydı.Yeni odasına doğru ilerlerken jiminin seslenmesiyle olduğu yerde kaldı.
"Jungkook"
"Efendim jimin"
"Dün için geçmiş olsun diycektim iyimisin sen"
"hı hı iyiyim teşekür ederim jimin"
"kötü bir sey yok değil mi?"
"Yok yok, da sana bir soru sorucam"
"Sor?"
"Hani dedin ya Bay Kim kimseyle asla temas etmez"
"Evet"
"Eminmisin?"
"Evet jungkook neden sordun ki?"
"Hiç"
"Dur hatta sana bununla ilgili bir şey anlatıyım.Bak şimdi Bay kim annesi ve babası öldükten sonra başlamış bu hastalığı o günden beri kimseyle temas ettm-"
"Sen nerden biliyorsun ki"
"Küçüklükten beri yanyanayızdır.Ama çok soğuk ve mesafeli bir çocuktu gerçi hâlâ da öyle"
"Sonra ne oldu"
"Dört asistanı sırf bu yüzden işten atıldı üçü ona yavşadığı için diğeride yanlışlıkla temas ettiği için.Odada 10 dk'dan fazla kimse vakit geçiremez Kimseye eli bile değmez insanlardan iğrenir hatta koruması vardı 6 yıllık ama dün kovmuş neden kovduğu hakkında hiçbir fikrim yok güvendiği nadir kişilerden biriydi oysa ki"
"Ne? 6 yıllık mı?"
"Evet niye bu kadar şaşırdın"
"Hiç"
"Neyse işlerim var sonra görüşürüz kook"
"Görüşürüz jimin"
Duyduklarından sonra kendi odasına gitmekten vazgeçip patronunun odasına doğru yönelmeye başladı.Kapıyı çaldıktan sonra 'gir' komutuyla kapıyı aralayıp içeriye girdi.
"Şey müsait misiniz bay kim"
"Evet jungkook, bir sorun mu var?"
"Yok, size bir soru sorucaktım da"
"Dinliyorum"
"Gerçekten korumanızı benim yüzümden mi kovdunuz"
"Senin yüzünde değil sana yaptığı imâ yüzünden"
"İyi ama kovmanıza gerek yoktu Bay Kim sonuçta bâyadır birlikte çalışıyormuşsunuz.Kendimi suçlu gibi hissediyorum"
Ayağa kalakan patronu yavaş adımlarla elleri ceplerinde jungkook'a doğru yürümeye başladı.
"Suçlu falan değilsin,hak etti."
"İşe geri alamaz mısınız?"
Taehyung jungkook'un tam önüne gelip ellerini kapıya yaslayıp kafasını boynuna doğru yavaş hareketlerle eğmeye başladı.
"Bilmem alıyım mı?"
"E-evet"
Dibine kadar giren patronunun burnu genç adamın boynuna temas ediyordu ve bunu temastan nefret eden Bay Kim yapıyordu.Taehyung derin bir nefes alınca titremesine engel olamadı genç adam.
"Cennet gibi kokuyorsun jungkook"
"N-ne?"
"Kokun...sanki bu dünyaya ait değil"
"A-ama siz-"
"Şşş..."
Taehyung kafasını kaldırınca jungkook konuşmasına devam etti.
"Şey"
"Ney güzelim"
Duyduğu hitap karşısında genç adam şoka girmişti.Bu haline dayanamayıp kahkaha atan patronunu fark edince kendine hayali bir tokat atıp kendine gelmişti.
"Siz-"
Çalan kapıyla genç adam susup patronunun gir demesini beklemişti.İçeriye bir çalışan girince yüzündeki sırıtış yerine ciddi bir yüz ifadedi aldı.
"Bay kim toplantınız başlamak üzere sizi bekliyoruz"
"Tamam çık dışarı geliyorum"
"Evet dinliyorum güzelim"
"Toplantınız var Bay Kim isterseniz çıkalım yoksa geç kalırsınız"
"Anlat jungkook"
"Sonra söylerim Bay Kim"
"Tamam o zaman geç bakalım"
Eliyle kapıyı gösteren patronuna uyup önden ilerledi genç adam ve arkasında da patronu onu takip ediyordu.
