♡
"Eğer şimdi o siktiğimin kolunu bırakmazsan gözlerinin önünde öldürürü onu jungkook ,Tanrı şahidim olsun ki yaparım bunu"
Genç adam duyduklarıyla ürksede böyle bir şey yapıcağına asla inanmıyordu sadece onu korkutmak için böyle söylüyordu.
"Y-yapamazsın"
"Emin misin?"
Değildi "E-evet"
"Onun kalbinde olan küçük kırmızı noktayı görüyormusun güzelim "
Bakışlarını hızla So-hyun
kalbine indirmişti.Gördüğü kırmızı noktayla küçük dilini yutmuştu resmen, doğru söylüyordu.Onu öldürücekti.Karşısındaki adam ise başta anlamasada kafasını eğip jungkook'un baktığı yere bakınca gördüğü kırmızı noktayla hızla geriye atmıştı kendini.
"Ne oluyor lan!?"
"Tamam...T-tamam dur yapma"
Telefondan gelen kapanma sesi ile titreyen elindeki telefonu kulağından yavaşça indirmişti.Hayatının en kötü sabahını yaşıyordu.Sevdiği adam katildi ve onun kendi çalışanını öldürmekle tehtit etmişti.Evden gelen kapı sesi ile hızla kafasını o tarafa çevirdi .Elleri kan içinde olan sevgilisini görünce kalbi teklemişti canı yanmıştı.Hızla yanına gidip bakmak istesede içindeki bir şey buna engel oluyordu o şey ise sanırım korku ve öfkeydi.Olduğu yerden korkakça ona doğru yaklaşan sevgilisini izlemişti.So-hyun ise patronu geldiği için hızla başını eğmiş geriye doğru bir iki adım gitmişti en ufak bir yanlışta canından olacağının farkındaydı.
"İşine dön"
Buz gibi soğuk ve sert bir sesle söylemişti bunu ondan korkan tek kişi jungkook değildi Taehyung'u tanıyan tanımayan herkes ondan deli gibi korkardı adı geçtiğinde herkesin dili tutulurdu ,eli ayağı birbirine girerdi.So-hyun patronunun söylediğini duyar duymaz arkasına bakamdan uzaklaşmıştı yanlarından.Taehyung'un jungkook'a bir adım yaklaşmasıyla genç adam iki adım gerilemişti, sırtı sert kapıya çarpana dek bu böyle devam etmişti en son kaçacak bir yerinin olmadığını anlayınca bu sefer de olduğu yerde küçüldükçe küçülmüştü.
"B-bana zarar-"
"Jungkook sana deli olduğumu, seni nasıl sevdiğimi,sana zarar gelse kıyameti koparacağımı,seni başka biriyle görünce kıskançlıktan kafayı yediğimi ,bana naptığını görmüyormusun bırak sana zarar vermeyi sana dokunmaya bile kıyamıyorum jungkook neden anlamak istemiyorsun"
"B-ben..."
"Eve gitmek istiyorum"
Genç adamın hemen yan tarfına ,kapıya gelen sert yumrukla yerinden sıçramıştı.Havada kalan kanlı eli görünce canı yanmıştı.Taehyung'u yaralı görmek istemiyordu onun da canını bu yakıyordu işte.Az önce akmayı kesen göz yaşları yanaklarından süzülmeye tekrar başlamıştı.Sevdiklerinde zarar gelmesine asla dayanamazdı.
"Ağlama"
"Lanet olsun ağlama dayanamıyorum"
"Eve mi gitmek istiyorsun tamam ama yalvarırım ağlama jungkook"
Aslında eve gitmek istediği için değil Taehyung için ağlıyordu ama bunu onun bilmesine gerek yoktu, gerçektende eve gitmek istiyordu ve günlerce evden çıkmamak.Taehyung telefonunu çıkarıp biriyle kısa bir konuşma yaptıktan sonra genç adamın arkasındaki kapı yavaş bir şekilde açılmaya başladı.
"Bak açtım işte kapıyı,ağlama artık güzelim"
Son kelimesi ve hâlâ gitmek için ağladığını sanması genç adamı daha da üzmüştü çünkü taehyung şu an adam öldürmek için çok masum duruyordu,göz yaşlarına bu seferde hıçkırıklar eklenmişti. Taehyung ise ne yapıcağını şaşırmış,eli ayağı birbirine girmiş bir şekikde çaresizce sevgilisine bakıyordu.Sevgilisi küçük çocuklar gibi ağlıyordu ve o nasıl susturacağını bilmiyordu neden ağladığınıda bilmiyordu kapıyı açtırmıştı gitmesi için ama o hâlâ ağlıyordu .Yaklaşıp sıkıca sarılmak doya doya öpmek onu hiç bırakmamak istiyordu ama minik sevgilisi hâlâ oldan korkuyordu.
