Dream ~ Jenlisa

1.8

4 GÜN SONRA

rosé'nin aramasiyla telefonu elime aldım. lisa eve gelmiyordu, bildiğime göre otelde kalıyormuş.

-jennie, n'aber?

-sence? berbat... peki sen?

-iyiydim ama şuan sana gerçekten acıyorum jen... kötü anlamda demedim, yanlış anlama.

-yok rosie anlamam.

-bu arada, sen neden kötüsün anlamadım. sadece şu ta... işte o meseleyi biliyorum.

-sana anlatırım... sadece tek bilmen gereken şey, lalisa ile sevgili olduk.

-ne! ne oldunuz?!

-evet rosé, ilk defa lisa beni sevdiğini söyledi, denedik ve beni... beni çalışanı ile aldattı rosé!

-ne diyorsun sen jennie!

ağlamaya başladım, göz yaşlarım telefonun ekranına damlarken, giysimin üstüne sildim.

-ağlama, lütfen jennie! bak sana bir şey diyeceğim ama sadece dinle. biliyorsun lisa asla aldatmaz ve bu durumlardan nefret eder. onu en iyi biz tanırız. hiçbir sevgilisine onu aldattığını bildiği halde bir oyun oynamadı. bu durumda bir iş var, buna eminim.

iç çektim. göz yaşlarımı silip duruşumu dikleştirdim.

-ben istemiyorum,

-biliyorum jennie, istiyorsun. sen her zaman lisa'yı sevdin ve sana bunu yaptığını 'zannetmen' seni kırıyor ama hâlâ onunla olmak istiyorsun, jennie.

göz devirdim.

-konuşmasak olur mu roseanne?

-akşam sana geleceğim, tamam mı?

-tamam, roseanne. gelebilirsin.

-zaten geleceğim nini... konuşmamız iyi olacak. içini dökersin.

telefonu yüzüne kapatıp göz devirdim. lisa'yı gerçekten seviyordum... acaba rosé'nin dediği gibi bu durumda bir şey olabilir miydi? ya nayeon, bana benim istemediğim halde yaptığı şeyleri lisa'ya da o şekilde yaptıysa?

tekrar göz devirdim. bu sorular aklımı zindan ediyordu. belki de başka bir arkadaşımla buluşsam ve biraz sosyalleşsem iyi olabilir.

aklıma gelen hiç kimse olmaması beni üzmedi ama garip hissettirdi. jisoo... jisoo unnie bizi her zaman desteklerdi.

~~~~

Jennie
jisoo unnie

Jisoo
efendim?
bir sorun mu var jendeukie?

Jennie
konuşacak kimsem yok ve iğrenç hissediyorum unnie.

Jisoo
rosé ile akşam buluşacakmışsınıx
o zaman bende gelirim olur mu jennie?
[GÖRÜLDÜ]

~~~

iğrenç bir his içimi kaplamıştı. normalde çalışmadan duramazdım ama lalisa bana psikolojik olarak her ne bok yaptıysa iğrençtim.

aslında bu 'aldatılma' bana bir ihanet sayilmazdi, olayın aslını bilmiyordum. belki konuşursak her şey değişebilirdi ama ben bu adımı atacak kadar gururumu kenara birakamazdim. lisa beni gerçekten seviyorsa gelip bana açıklama yapardi, nayeon'la kafe kafe dolaşmazdı.

uyusam her şey düzelirdi... evet ya, uyusam ne iyi olurdu? yatak odasına kalkıp bir battaniye aldım ve geri geldim, salona. birayı ağzıma diktim ve boş şişeyi önümdeki sehpaya koydum. battaniyeyi üzerime örttüm.