Two deltas / Taekook

(:(

Hayırlı kandillerrr

İyi okumalarrrr

O günün üzerinden babamla hiç karşılaşmamıştık . Bi korkmuyor da değilim yani. Herşey olabilecekmiş gibi hissediyorum.

Çünkü ne zaman ben kötü birşey yapsam ya da suçum olmasa hep beni ya döver ya da işkence çektire çektire eziyet ederdi.

Alıştım diyordum ama ta ki kook'un benim yaralarıma sarana kadar.
O kadar açılışlardı ki, o kadar yakmıştı ki canımı,yıllardır hiç dövülmemişim de ilk defa dövülmüşüm gibi bir histi.

Şimdi ise olacak şeylerden korkuyordum her ne kadar delta olsam da , küçüklükten beri baskılanan ben için, babam benim için bir tehditti kurdum bile karşı gelemiyordu.

Okula doğru ilerlemiştim, olayların üstünden üç gün geçmişti. Ve emin olun okul bunun dedikoduları ile kaynıyordur.

Arabayı otopark'a park edip indim
(Doğal olarak yanim)

Biraz gergin bir o kadar normal adımlarımla bahçeye doğru gidiyordum.

Okulun ön kısmına geldiğimde herkes beni fark etmiş ve bütün dikkatleri üstüme çekmiştim.

Bir bana bakıp birde birbirlerine bakıp birşeyler diyorlardı.
Bu kadar da dedikoducu olduğunuzu belli etmeyin ya.

Daha fazla bu stresi kaldıramayacağım için kook'u arama kararı almıştım.

Telefonu cebimden çıkartıp  aradım.
İlk çalışta açmıştı.

- hayırdır beni mi bekliyordun.

" Hahah tabi ki de güzelim gözlerim yollarda kaldı.

- biraz daha kalacak galiba daha okula gelmedim.

" Emin misin güzelim arkanda olan ben değilim o zaman

Ne ima ettiğini anlayarak arkama döndüm.
Döndüğüm gibi de bana çapkın bir gülüşle bakan bir adet marsel görmüştüm.

Yanına doğru giderken kollarını açtı.
Bende hemen kollarının arasına girip boynuna kollarımı doladım.

O ise hemen belime yerleştirip beni hemen dibine çekmişti.

Şakağıma bir öpücük kondurup saçlarımı koklamıştı.

"Nasılsın güzelim?"
"İyiyim delta , sen nasılsın"
"İyiyim bebeğim bende gel hadi sınıfa gidelim"

Ona ayak uydurup ilerlemeye başlamıştım ki birisi fısıldadığını sanarak

" Şuna bak ne biçim delta, kaç kişiyi parmağında oynatıyor "

Hemen diyen kişiye baktım bu kız bir ara Jungkook'a asılmaya çalışan kişiydi.

Hemen yanına gittim durur muyum ben??

"Onu birde yüzüme söylesene !?"
Diye resmen gürlemiştim.

" Nişanda olan olayları Jungkook biliyor mu?"

" Bilip bilmemesi seni niye bu kadar ilgilendiriyor ki?"

Dediğim şeyle daha çok sinirlendi.
" Çünkü onu parmağında oynatıyorsum. Hemde üstelik bir çocuğun olacakken "

Kahkaha atmıştım. Sırf marselin gururu incinmesin diye demiyordum yoksa çoktan herkes öğrenmişti.

" Evet sevgilim biliyor hatta biliyor musun?"

Marsele baktım ne yapmaya çalıştığımı amlamaya çalıştığı her halinden belliydi. Ona baktığımda onu diyeceğimi sanmış olacak ki gerildi.

" O kişiyi sırf ben zor durumda kalmayayım diye Jungkook ayarladı"
Bir kızı düzdüm.

" Anlarsın ya sevgilisi nişan yapmasın diye küçük bir oyun"

Kahkaha atarak onun yanına gitmiştim.
" Ayrıca sana açıklama yapma zahmetine girmezdim ama benimde bir onurum var. Ve bir dahakine kimle konuştuğuna dikkaf et. Çünkü bir sonra ki sefer hiç acımam "

Demiş ve marselin koluna girmiştim.

Ne gereksizler vardı ya

Benim zaten canım burnumda birde bunlarla uğraşıyorum.

Neyse en azından dedikodular önlendi hehehe.

Selam umarım bölümü beğenirsiniz.

Normalde dün gece bölüm atacaktım ama uyuya kalmışım üzgünüm onun için.
Ve bu aralar acayip yoğun geçtiği için fazla yazamıyorum kusura bakmayın.

Seviliyorsunuzz kendinize iyi bakınn

😘😘

Bol bol yorum ve oy verirseniz sevinirim şimdiden teşekkürler 😘

Naz
07.03.2023