Bay Manobal, kendi dilinde özür diledikten sonra beni ve Lisa'yı yalnız bıraktı. Jisoo, Chaeyoung ve diğer tanıdığı insanlar da sarılıp tebrik ettikten sonra tamamen yalnız kalmıştık. Dakikalardır yanında dikildiğimi yeni fark etmiş gibi şaşkınlıkla karışık bir tebessümle yüzüme baktı. Dudağının kenarı yukarı kalkarken gülümsemesindeki samimiyet yüzünden okunur haldeydi.
"Dışarı çıkalım mı?"
Başımla onayladım, yüzündeki gülümseme bulaşıcı gibiydi. Cevabımla beraber koluna girmem için kolunu hafifçe kıvırdı. Daha sonra büyük bir hata yapmış gibi kolunu indirdi.
"Alışkanlık işte!"
Sakin bir gülüşle tekrar cebine koyduğu elini hafifçe çekiştirerek koluna girdim.
"Çıkalım."
Binadan uzaklaşmamız Lisa'nın hızlı adımları ve benim de ona uyum sağlamaya çalışan olabildiğince hızlı adımlarım sayesinde uzun sürmemişti. Ağaçların arasında konuşlanmış küçük bir parkın gölgedeki bir bankını gözümüze kestirdik.
İkimiz de yeşiller arasındaki banka oturduğumuzda sanki sözleşmiş gibi aynı anda arkamıza yaslandık. Bunu aynı anda yaptığımızı fark edince Lisa gözlerini kısarak gülümsedi, ben de biraz bundan cesaret alarak biraz da uzun zaman sonra ilk defa rahatlamış hissettiğim için kahkaha atmaya başladım.
Lisa'nın kahkahama eşlik etmesi uzun sürmedi. Başını geriye atıp yüzünü kapatarak katıla katıla gülüyordu, benimle aynı hisleri paylaştığı belliydi.
Sonunda başını indirip gözlerime baktığında bir anda duraksadı. Kahkahasının içine gözyaşları karışmaya başlamıştı ama bu yaşlar, gülmekten dolayı akmıyordu.
"Lisa..."
Başını öne eğip burnunu çekti. Yüzüme kaçamak bir bakış attığında ifadesini okumak çok zordu. Bir süre sadece bakmakla yetindikten sonra ondan beklemediğim bir şey yaptı.
Beni aniden kollarının arasına aldı ve sanki her an kollarından kayıp gidecekmişim gibi sıkıca sarıldı. Bir yandan da sarsılarak ağlıyordu. Ne tepki vereceğime bir süre karar veremesem de en sonunda gözlerimi kapatıp elimi sırtına yerleştirdim ve onunla birlikte ağlamaya başladım.
"Özür dilerim," dedi hıçkırıklarının arasında.
Bu özür tam olarak ne içindi bilmiyordum. Belki bazı şeyleri baştan anlatmadığı belki de her şeye rağmen kendini suçlu hissettiği için. Bilmiyordum. Ama önemli de değildi. Çünkü bu özüre cevabım uzun zamandır belliydi.Gözyaşları yüzünden yanaklarına yapışan saçlarını gülümseyerek geriye ittim.
"Seni çoktan affettim Lisa."
Jisoo solo için çok heyecanlıyım 🥺💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blackout | jenlisa
RandomJennie hayatını değiştiren kazanın sorumlusuyla çoktan tanıştığının farkında değildir.