1- YENİ KAN

7.8K 171 20
                                    

Takip etmeyi  ve oylamayı unutmayın.

Sevgilerimle, 

:)


----


Şiddetli yağmur taneleri Beast Hill kasabasını esir alırken yoğun bulut tabakası altında sis kasabayı bir battaniye misali örtmüş gibiydi. Etraftaki herkes hızlıca ıslanmamak için dükkanlara ve ya yakında olan evlerine kaçıyorlardı. Raven yağmuru sevse bile ıslanmayı çok sevmeyen tiplerdendi. Hemen bir kaç adım ötesinde gördüğü ilk dükkanın kapısını açıp içeri girdi. Şansına dünyada ki en sevdiği yere denk gelmişti. Bir kitapçıya.

Henüz buraya taşınalı bir hafta olmuştu ve açıkçası yeni yeni keşfediyordu. O yüzden girdiği ilk dükkanın bir kitapçı olması ona kendisini şanslı hissettirmişti. Hiç tereddüt etmeden rafların arasında dolanmaya başladı. Alıp okumak istediği bir kaç kitap vardı ve şuan mükemmel bir zamanlamaydı. Aradığı kitapları bulmak için rafların tepe kısımlarında bulunan yönlendirme tabelalarına baktı.

Dram- Dergi- Bilim Kurgu- Fantastik- Polisiye-Korku. Ah işte dedi seslice yüzünde oluşan bir tebessümle. Hızlıca ileri doğru gitti ve sağ tarafa dönerek Polisiye yazan tabelanın olduğu yere girdi. Jean-christophe grangé  ait bir kaç kitap almayı umuyordu. Sonunda en sevdiği yazarlardan biri olan (tabi bu sıralama Stephen King dışında bir sıralamaydı korku denilince akla ilk gelen yazar Raven için oydu) Jean'in  kitaplarından Siyah Kan-Ölü Ruhlar Ormanı'nı eline aldı. Yüzünde garip bir tebessüm belirmişti. Kitapların arka kapak kısımlarını okuyarak kasaya doğru ilerlemeye başladı.

Karşıdan ona doğru elinde kahve bardağı ile gelen kişiyi fark edemeyerek hızlıca ona çarptı. Raven kafasını kitaptan kaldırırken karşısında bir kolunu havaya kaldırıp bardağı tutan adamın kendi üzerine baktığına şahit oldu. Kahve göğsünden aşağı doğru açıkta kalan  kırmızı gömleğine dökülmüştü. Dudaklarını ısırırken adamla göz göze geldi.

Ben çok özür dilerim dedi en sonunda cılız çıkan bir sesle kendisini ifade ederek.

Adam mavi gözlerini kıza dikip bakarken bir şey söylemeden hemen önce elinde ki bardağı rafın üzerine koydu. 

Aa sanırım benim hatam telefonuma bakıyordum ! dedi elini hafif şekilde olduğu yerde sallayıp telefonu işaret ederek.

Raven o an adamın diğer elinde sıkı sıkıya tuttuğu telefonu fark etti. 

Yoo hayır bende kitabın kapağını incelerken önüme bakmıyordum. Üzgünüm !

Genç adam yeniden gözlerini kıza çevirdi. Koyu siyah saçlar, koyu renkte gözler, pembe dudaklar ve çıkık elmacık kemikleri.. Kendisinin sarışısın olmasına karşısın karşısında duran kadında bir o kadar koyuydu. Teni buğday ile esmer arasında bir yerlerde gibiydi. En azından o böyle tahmin ediyordu.

Raven adamdan tekrardan özür dilediğinde kitaplarını göğsüne bastırdı. Bu durumdan bir an kurtulmak istiyordu istiyordu. Sanki etrafta ki herkes onları izliyormuş gibi hissettiği için bunalmıştı.

Önemli değil sanırım ikimizde hatalıyız o yüzden sorun değil.

Peki dedi Raven ve yeniden üzgünüm diyerek adamın yanından uzaklaşmaya başladığında arkasından duyduğu sesle birlikte durmak zorunda kaldı.

Hey en azından ismini söyleyebilir misin ?

Raven ona doğru dönerken tebessüm etti. Aralarında sadece altı adımlık bir mesafe vardı ama karşısında ki yabancı ona biraz bağırarak hitap ediyordu.

KURTLAR İÇİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin