•İYİ OKUMLAR•
6 GÜN SONRA
Tanrısal bakış açısıGenç adamı bekliyordu kişisel koruması. Stüdyoya geç kalmak üzerdeydiler ve bu kısa zamanda Emirhan'ın anladığı tek bir şey varsa o da patronu Selim Bey denen herifin geç kalınmasına tahammül edemediğiydi. "Ah be çocuk yine azar işiteceksin.", diye geçirmişti içinden. Genç adam evin hizmetlisi Nurbanu'ya el sallayarak koşarak arabaya bindi.
"Ayyy yetişebilecek miyiz?" Alperen oldukça gergindi ve gergin olmakta haklıydı.
"Merak etme uçurarak götüreceğim seni." Emirhan kesinlikle bu çocuğun üzülmesini istemiyordu. Selim Bey denen sikik heriften oldukça nefret etmişti. Bazen geceleri düşünüyordu Emirhan, kim bu kadar güzel bir çocuğa sik gibi davrana bilir ki? Cevap bulamıyordu.
Arabayı çalıştırması ile gazı köklemişti o kadar hızlıydıki Alperen bir anda koltuğa yapışmıştı.
Normalde yarım saatte gidecekleri yolu nerdeyse 10 dakikada gelmişlerdi. Emirhan arabayı park etti ve hızlıca Alperen'in çalışacağı yere gittiler. Yetişmişler!"Evet, işte böyle. Harika pozlar bunlar. Alpciğim bir harikasın!" Fotoğrafçıydı bu kelimeleri kuran. Emirhan'ın deyişiyle yavşak piç kurusu. Emirhan hiç hoşlanmıyordu fotoğrafçıdan nedenini bir türlü bulamasa da.
"Alpciğim, gömleğinin bir kaç düğmesini aç o güzel, bembeyaz tenini de çekelim." E yuh artık diye geçirdi Emirhan. Sik birde istersen diye bağırmak istedi ama sadece istek olarak kaldı bu eylem. Alperen gömleğinin ilk iki düğmesini açtı ve poz vermeye devam etti.
"Güzellik 15 dakika mola ardından yakın çekime geçelim." Fotoğrafçının dediğiyle olumlu anlamda başını salladı Alperen. Yakın çekimlerden sonra bugünlük bitiyordu o yüzden mutluydu genç adam. Zıplayarak korumasının yanına gitti. Koruması çocuğun aksine hiç mutlu değildi. Çünkü yakın çekimde fotoğrafçı çocuğun ağzına girecekti.
"15 dakika molada kahve içelim mi?" Alperen'in sorusuna olumlu cevap vermişti Emirhan nasıl reddedebilirdi ki bu güzelliği? İki kafeterya kısmına geçip bir masaya oturdular. Bir yandan sohbet edip bir yandan da kahvelerini içiyorlardı. İkisi de çok mutluydu taki fotoğrafçı Can sandalye çekip yanlarına oturana kadar.
"Alpciğim bu akşam boş musun?" Bu pezevenk ne diyor diye geçirdi Emirhan içinden. Alperen ise niçin sorduğunu merak ediyordu.
"Şimdilik bir planım yok, neden sormuştunuz?" Normalde herkesle mıçmıç olan oğlanın sesi oldukça mesafeliydi.
"Ahh ekip olarak çıkışta bir bar'a gideceğiz. Seni orada görmeyi çok isterim."
"Ekip olarak derken neyi kastediyorsunuz?" Çocuk merakla sormuştu bu sefer.
"Bir kaç fotoğrafçı arkadaş,modellerimiz ve işverenlerimiz. Gelirsen bence kariyer açından da iyi olur işverenlerimiz seni çok beğenecektir." Emirhan oldukça sinirliydi elini masanın altından yumruk yapmıştı. Genç adam biraz düşündü ardından Emirhan'a baktı.
"Nasıl istersen öyle yap, Senin seçimin." Emirhan'ın fark ettiği şeylerden biri de çocuğun yerine sürekli başkalarının seçim yaptığıydı. Bu yüzden her fırsatta ona seçim yapmasını söylüyordu.
"O zaman ona haber ver Emirhan bu akşam bir planımız var artık." Can'ın yüzüne bir sırıtış eklendi.
"Ah, Alpciğim numaranı ver hem konum atarım hem haberleşmiş oluruz.", diyerek göz kırpmıştı. Genç adam verdi numarasını fotoğrafçı güle güle diyerek ayrıldı yanlarından.
"Bir an gitmeyecek sandım." Bıkkın sesiyle söylemişti Emirhan. Cümlesinin bitmesiyle genç adam kıkırdamıştı.
"Hadi ama iyi biri bence." Sikim daha iyi diye mırıldandı Emirhan,genç adam duymamıştı, Tekrardan stüdyoya döndüler. Yakın çekim, Emirhan'ın sinirden sürekli kendi içinde ettiği küfürleri ile bitmişti.
Yazım yanlışları varsa kusura bakmayın:)
@Mutlusrc hikaye gidişini beğeniyor musun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yes,My Sir (bxb)
RomansAlperen ve Emirhan'ın hikayesi "Yalakanım bebeğim Senin için dağları deleyim"